• 10 senelik bir süre içerisinde imf'ye olan 20-25 milyar dolarlık borcunu bitirirken, toplam dış borcunu 120-130 milyar dolardan, 380-390 milyar dolara taşıyan bir ülkede yaşanmış son derece güzide bir hadise.
  • özelleştirmelerin parasından arta kalanlar ile ödenmiştir. satacak birşey kalmadığında tekrar kapısı çalınır imf nin merak etmeyin. bu arada klasik bkz'yi de verelim;
    (bkz: akp döneminde gerçekleşmiştir)

    yeri geldi yazdım editi: aha akp li bakanda itiraf etmiş bu söylediğimi. yazının sonlarına bakın.
    http://www.bloomberght.com/…ik-ilave-yuk-kaldiramaz
  • http://www.cnbce.com/…izlanma-olmadigini-gosteriyor

    not: mahfi eğilmez, güzelce bu durumun önemli olmadığını açıklamış.

    (bkz: imf/#33846403)
  • türkiye'nin dış borcu sadece ve sadece imf'e olduğundan tarihimizdeki en büyük ekonomik başarıdır. bunu yok sayan veya basite indirgeyen cehapelidir, esetçidir, koministtir, taocudur, dombilidir.
  • son odeme tarihinin aybasindan once oldugunu ogrendigimiz durum.
  • bankaya olan kredi borcunu kapatmak için tefeciden borç alma durumudur. önemli olan ne kadar borcun olduğudur kime olduğu değil. bu borç miktarı 10 senede 3-4 katına çıkmıştır, ilginç olansa bununla övünebilme yüzsüzlüğümüzdür.
  • yıllarca eski hükümetlerin imf'ye taktığı borç yüzünden bu haldeyiz algısının yerleştirildiği ülkemizde sevinçle ve minnetle karşılanacaktır...
  • geçen gün tam da bu konuda bir yazı okuduğum gelişme, denk geldi başlığı fark ettim, yazıyı hemen paylaşayım dedim.

    http://ekonomi.milliyet.com.tr/…1707662/default.htm

    oldu da linki koymayı başaramadıysam diye güngör uras'ın yazısını da kopyalayalım buraya;

    "türkiye’nin ımf borcunu sıfırlaması, ımf kredisine muhtaç durumdan kurtulması alkışlanacak bir gelişmedir... ancak bu demek değildir ki, kamu sektörü artık döviz kredisi kullanmıyor.
    (1) kamu (merkezi hükümet) ımf kredisini öderken her yıl başka kaynaklardan kullandığı dış kredi miktarını yükseltti.
    (2) kamu dış borç kullanma politikasını değiştirdi. dışarıya (1) bankalar-finans kesimi, (2) özel sektör-reel kesim-firmalar borçlanıyor. kamu kesiminin döviz ihtiyacı bu borçlanmalarla karşılanıyor.
    2012 yılı sonu itibariyle türkiye’nin toplam brüt dış borcu 336 milyar dolar. bu borcun sadece 103 milyar doları kamu kesiminin, 226 milyar doları özel kesimin borcu, özel kesimin 226 milyar dolarlık dış borcunun 111 milyar doları finans kesiminin, 114 milyar doları reel kesimin-firmaların borcu.

    * 2002 yılında türkiye’nin toplam dış borcu 129 milyar dolardı. 2012 yılında 336 milyar dolar oldu.
    * kamu borcu 64 milyar dolardan 103 milyar dolara yükseldi.
    * özel sektörün dış borcu ise patladı. 43 milyar dolardan 226 milyar dolara yükseldi. özel sektörün toplam borcunun 2002 yılında 11 milyar doları bankalara aitti. bankaların dış borcu 2012 yılında 84 milyar dolara yükseldi.

    şimdi de gelelim ımf borcunun sıfırlanmasına.
    * 2002 yılında ımf borcu 14 milyar tl kamunun ımf dışı kaynaklara borcu 50 milyar dolar idi.
    * 2012 yılına kadar ımf borcu kademeli olarak azaltıldı. ama kamunun ımf dışı kaynaklara olan borcu 50 milyar dolardan 101 milyar dolara yükseldi.

    bütün bunlar borçlanma politikası yanlıştır diye sıralamıyorum. okuyucularım neyin ne olduğunu bilsinler diyerek bunları yazıyorum."

    anlaşılan, ımf'den kredi alınmıyor artık çünkü başka kredi kaynakları kullanılarak daha da çok borçlanılmış, borçlanmak kötü birşey değil elbette ama bir yandan borçlanmayı artırıp bir yandan da artık borç almıyoruz demek kelime oyunları ile bazı gerçekleri saptırmak gibi geliyor bana.
  • girilecek savaş karşısında silinmiş olabileceğini düşündüğüm borcun bitmesi olayıdır. amerika'nın karşılıksız (savaşa girme karşılığında) vermiş olduğu parayla ödenmiş borç da olabilir. eğer ki öyleyse o parada rehyanlı'da ölen masumların kanı vardır. kanlı paradır. perde ardında neler dönüyor bilmiyoruz sonuçta. ama geçen aylarda bülent arınç'ın hazinenin bomboş olduğu ile ilgili bir açıklaması doğrultusunda inadırıcı gelen düşüncelerdir. benim kendi düşüncem olduğundan herhangi bir link verememekteyim.

    zöge: az bekle yiğidim çıkar bunun kokusu o zaman özelden yazarsın konuşuruz.

    zamanında söyledik de anlamadın aha da bak editi: #34175828

    (bkz: öso'ya toptan silah sevkiyatı başlamalı)

    zöge: aha da demiştim. suriye savaşınız hayırlı olsun dostlar.
  • güldüren ve analiz edilmesi gereken bir gelişmedir.
    şöyleki tüm cumhuriyet tarihi boyunca akp hükümeti dönemine kadar olan devletin iç-dış borç toplamı 257 milyar tl iken, akp iktidarı döneminde 563 milyar tl. olmuştur.
    ama ne hikmetse cambaz akp hükümeti, satın alınmış medya, kaçak elektrikle ışıtılan ampul yalamaktan beyin devreleri yanmış, sorgusuz sualsiz her şeyi veri kabul eden bir takım zevat tarafından asla görülmeyecek ve hiç bir basın yayın organında gösterilmeyecektir bu acı gerçekler.
    he canım akp ile türkiye dünya gücü oldu, uçuyoruz kaçıyoruz, dünya liderliğine oynuyoruz, bu ülke 1998 yılında dünyanın gsyih karşılaştırmalarına göre 17. en büyük ekonomisi idi, 2013 itibarı ile 18. büyük ekonomisi. tıpkı askeri olarak dünyanın taşak oğlanı isek, ekonomi konusunda da çok farklı değiliz. buzdağının altını kavramak lazım biraz.

    değişen hiç bir şey yok, sadece türk milleti'ni kandırmakta çok mahir, emperyalist güçlerin ve şirketlerin desteğini almış taşeron bir hükümetimiz var hamd olsun.
    dahası, takipteki krediler, kredi kartıyla yapılan alışverişler, ödenemeyen çekler de cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesinde. suudi arabistan'dan, katar'dan, amerika'dan, kuveyt'ten, bae'den, amerikan şirketlerinden ve diğer bazı emperyalist güçler tarafından ülkemize, suriye'nin yıkımı için akan sıcak paranın gelmediğini düşünürsek, büyük bir kriz ihtimali var kapıda.
    (bkz: benden söylemesi)

    hiç bir şey üretmeyen, üretiminin %90'ı ithalata bağlı, boyuna avm'ler, plazalar, gökdelenler üreten, boyuna yandaşını 7 sülalesini zengin eden ama halkını sadakaya mahkum eden, en zengin ile fakir arasındaki gelir farkını gösteren makasın gittikçe açıldığı bir ülkedi akp türkiyesi.
    teknoloji, bilgi üretemeyen, kayda değer bilimadamı, sanatçı, sporcu yetiştiremeyen, herkesin din adına en fazla ahlaksızlığı yaptığı yerdir akp türkiye'si.
    trafik kurallarına uymanın ahlaksızlık sayıldığı, reyhanlı'da 100'ün üzerinde ölüm varken, fb'lisi ,gs'lisi çılgınca eğlenebildiği yerdir akp türkiye'si.
    reyhanlı patlaması nedeniyle düğününde yeterince eğlenemediği için isyan eden burhan kuzu'nun yaşadığı yerdir akp türkiye'si.
    en iyi sporcusunun doping müptelası, en iyi sanatçısının cahil olduğu, en iyi işadamının faizle devleti soyduğu yerdir akp türkiye'si.

    daha çok söyleyecek şey var ama sadece şunu söyleyerek bitireyim hani derler ya "batının bilimini al ahlağını alma" diye. keşke en azından ahlağını alsak ama biz halen ikisini de alamadık, aramızda yüzlerce yıl var ve bu farkın kapanma ihtimali yok maalesef. her geçen gün türkiye yaşanmaz bir ülke oluyor. ha bu arada bu sorunların büyük kısmının tek müsebbibi akp hükümeti değil. diğer hükümetlerin de ülkenin bu duruma düşmesindeki katkısı yadsınamaz.
    (bkz: allah sonumuzu hayır etsin)
hesabın var mı? giriş yap