• (bkz: birol yıldırım) iddiaya göre 5 haziranı 6 hazirana bağlayan gece esenyurt'ta birol yıldırım göz altına alınıyor. kamera olmadığı için karakolun yemekhanesine götürülüyor ve 11 (on bir) polis tarafından sırayla dövülerek öldürülüyor. akabinde esenyurt devlet hastanesinden darp yoktur yazısı alınarak ailesine nefes darlığı sebebiyle vefat ettiği söyleniyor. yakınları ise burnun kaydığını ve gözlerinden kan aktığını söylüyor.

    ne güzel adalet, almanya kıskanıyordur şimdi.

    edit: mesajlardan gelen kaynaklar:

    - karakol girişinde atılan tokat
    - karakol içerisinden görüntüler

    -diken.com.tr'deki haber
  • bu çok ciddi bir konu arkadaşlar.eğer bu polisler birbirlerinden güç alarak,bir şeylerinde ört bas edilebildiğini görerek böyle bir olaya kalkışmış iseler burda devletin ciddi deredece bu konunun üzerine gitmesi gerekir.çünkü bu herkesin başına gelebilecek bir olay olmuş oluyor.polislik çok hassas bir meslek.darbeden sonra 10 bin 10 bin birçok polis alımları oldu. 6 ayda polis oldular.vatandaşa nasıl davranacağını bilmeyen bir çok kişinin bu mesleği yaptğını düşünüyorum.yaşları genç, karakolda kendilerine kimsenin dokunamayacağını hissetmiş olup gaza gelmiş olabileceklerini düşünüyorum.çok dikkatli olunmalı 11 kişiden bahsediliyor.elbet içlerinden birisi birgün vicdan yapıp olayın gerçek yüzünü açığa çıkaracaktır.
  • bir facebook grubundan okuyarak öğrendiğim iddia.

    doğru mu değil mi henüz bilmiyorum ama hiçbirimiz "böyle bir şey asla olmaz, olamaz, olursa o polisler cezasını çeker yanlarına kâr kalmaz." diyebiliyor muyuz ?

    hayır.
  • belli ki bu adam karakolda polisler tarafından dövülerek öldürülmüş. hastaneden darp yoktur raporu nasıl alınır lan? hangi şerefsiz doktor böyle bir rapor verebilir? delil karartmak vs. doktorların da cinayete ortak olması anlamına gelir ki bunlar çok ciddi suçlardır... medeni bir ülkede tabi...

    bu olay doğruysa eğer polislerin ve doktorların işin içinde olduğu bir çete oluşumu var demektir.
    ülkede hangi taşı kaldırsan altından çeteler çıkıyor. nasıl bir yere düştük...
  • karakola sağlam girip nefes darlığından ölmüş. kendi ülkenin vatandaşı karakolda ölüyor. sen ülkeye doğrudan yatırımı daha çok beklersin.
  • epey karanlık bir şeye benziyor. götü sağlama alınca istediğin suçu işleyebiliyorsun tabii. (bkz: istanbul'u ben yönetemiyorum berat yönetiyor)
  • 1978'de "biz iktidarın uşağı değil, türk halkının polisleriyiz" diyen pol-der üyesi polislerden gelinen nokta bu; karakoldan çıkmak isteyen sivil görünümlü vatandaşın üzerine çullanıp üzerindeki üniformaya ve belindeki silaha güvenerek adamı darp eden onlarca polis. adamı dövmekten elleri şişmiş, belki ayakları acımış artık polislerin.

    bu olayda halka yalan bilgi veren başta vali, vali yardımcıları, valilik basın işleri sorumluları, o karakolda bu linç ve kasten adam öldürme meydana gelirken bulunan tüm polisleri siktir etmeyen devlete de yazıklar olsun. devletin egemenlik alametlerini aşağılama suç olmasaydı daha farklı şeyler söyleyebilirdim.

    sabah sabah çok sinirlendim. babası eski bir pol-der'li polis olan ben, artık karakol polisi ve s. kartallarını gördüğümde tüylerim diken diken oluyor. bu mevzu sadece oradaki polislerin işgüzarlığı ve aptallığından değil, çok daha büyük bir kavrayıştan ileri geliyor.

    şükrü balcı, mehmet ağar, süleyman soylu ve niceleri. teşkilatın tepesindekiler son kırk yıldır mafyanın kucağında. imam osurursa cemaat sıçar'ın en güzide örneklerinden biri.

    edit: gider ayak amına koyduklarımla başım belaya girer diye entry'de kırpmalar yaptım. nasıl istersem öyle yazabileceğim bir ülkeye gidene kadar, birkaç ay daha sabredeyim. sonra tüm bu entryleri öyle bir editleyeceğim ki, 40 yaşından küçük kardeşlerime sözüm olsun:d

    edit2: "darp yoktur" diyen doktorla ilgili hayli mesaj aldım, onu atlamışım. valilik makamının yalan söylediği yerde hekimin de göt korkusuna şerefsizlik yapmasını garipseyemiyorum. kabataş'ta bacılarımıza vajinal yolla ışın kılıcı soktular diyen kişi tarafından yönetiliyoruz neticede. yalan, utanmazlık, iftira ve korkaklık her yerimize sirayet etmiş. sadece vefat eden vatandaşın kızının acısı bir nebze diner ümidiyle, bu vahşette payı olan herkesin yargılanmlarını temenni ediyorum. ailenin başı sağ olsun.

    edit3: maarri adlı suserin ince ilgisi neticesinde "taksirle" kısmını "kasten" olarak değiştirdim.

    --- spoiler ---

    ortada "neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence" suçu bulunmakta, bu suç ise taksirle veya olası kastla işlenebilen bir suç değil, özel kast da aranmıyor, genel kast suçun oluşması için yeterli. yani faillerin öldürmeyi amaçlamış olması gerekmiyor. söz gelimi, birini yaralamak maksadıyla kafasına sopayla vurursanız ve ölürse, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama" veya "kasten öldürmeye teşebbüs" suçları oluşur, her iki suçta da kast var, "taksirle öldürme" suçundan bahsedilemez. taksirle öldürme, mesela balkondan aşağı kül tablasını düşürüp birinin kafasına gelmesi halinde söz konusu olur. polislerin durumunda ise, işledikleri fiil taksirle işlenebilecek bir fiil değil.

    --- spoiler ---

    son olarak şu andan bakınca çok slogan bir entry olmuş gibi duruyor olabilir, öyle düşünenler haklı da aslında. sıcağı sıcağına, sabahın erken saatlerinde gördüğüm bir linç karşısında yazdığım spontane bir entry. bu kadar ilgi görmesini, mesaj gelmesini tahmin etmiyordum. hem eski bir polis çocuğu olmam hem de lise döneminde dini inancım nedeniyle yirmi kişi tarafından linç edilmemin muhakkak entry'mde bir etkisi olmuştur. pol-der 40 yıl öncede kaldı; süpermen değillerdi kabul ama, şu an iktidar tarafından kurulmuş oyuncak gibi sağa sola salınan üniformalılarla kıyaslanınca inanın halk kahramanı kalırlar. iyi kötü mesaj atan herkese teşekkürler. bir daha böylesine densiz bir vahşetin yaşanmaması dileğiyle.
  • vay anası ya gercekten ne diyeceğimi bilemiyorum.şok içinde izledim. biz bitmişiz. öldürülen kişi, gözaltındaki personelinin durumunu öğrenmek için karakola giden bir şirketin güvenlik amiri. kendi ayağıyla karakola gitmiş, cesedi çıkmış karakoldan. onlarca polis etrafını çevirmiş saldırmış, biri bile çıkıp durdurmadi mi? bu nasıl düşmanlık, allah'tan da mı korkmazsınız. döverek birini öldürmüş adam, gelip elindeki şişliği, arkadaşına gösteriyor. 'bi de bunlar devletin güvenlik gucleri' serzenişini de geçtim, bildigin soğukkanlı katiller. kamera görüntüleri ortaya çıkmadan önce, valilik ailenin iddiasına karşılık, yalanlayıp 'fenalaştı' açıklaması yapmış. vücudunda darp izleri var, adli tıp raporu 2 haftadır çıkmamış. siz nasıl çetesiniz anlamadım ki. suçlu polisleri, görevden alıp yargılamak yerine, devletin birimleri tüm enerjisini, olayı örtbas etmeye harcıyor.

    edit: içimden daha çok şey söylemek, küfür etmek geliyor ama bu polislerden önce tutuklanırız. zaten onlar tutuklanır mı meçhul. o yüzden birkaç düzeltme yaptım.
hesabın var mı? giriş yap