• ya cnn türk'te deprem uzmanı jeolog konuşuyor. spiker çok çok önemli bir bilgi geldi diyip, adamın sözünü kesiyor ve cumhurbaşkanı erdoğan valiyle telefonda görüştü diyor. kafayı yiyeceğim ya, erdoğan'ın telefonu, deprem uzmanının dediklerinden nasıl daha önemli olabilir. sinirden ağlayacağım hakikaten. bir de sonrasında diğer spikere diyor ki, "sen de tekrar et istersen cumhurbaşkanının telefonunu"... size diyecek söz bulamıyorum. şu trajedide bile nasıl yalakalığı düşünüyorsunuz, nasıl bir düşüklük, ucuzluk ve korkudur bu?
  • kaç gündür gönüllü olarak bölgedeydim, yeni döndüm.
    diyebileceğim tek şey şu:
    size televizyonda izletilen şeyle gerçekte olan bitenin hiçbir alakası yok!
    televizyona bakarsanız milyarlar havada uçuşuyor ama kentlere elektrik verilemiyor.
    bir enkazın başında 100 kişi toplanmış, 20 tane kamera çekim yapıyor ama 100 enkazın başında bir kişi bile yok.
    bir çadırda 20 kişi dönüşümlü yatıyor, insanlar donmamak için birkaç saatte bir birbirini uyandırıyor. çocuklar hep hasta.
    ve bu kıyamet zamanında necip türk medyası, depremin bilmem kaçıncı saatindeki mucize kurtuluş hikayeleri ile beyninizi efsunluyor.
    değişmesi gereken çok şey var, ama ilk önce medyadan başlamak lazım.
    depremzede canlı yayında dert anlatmasın diye panik halinde kaçan maaşlı tetikçilerin hepsi işsiz kalmadıkça bize rahat yok.
  • edit128: aradan bir yıl geçti. ne hatay ne maraş'ta çivi bile çakılmadı. konteynırı geçtim, çadırda yaşayan aileler var. enkazların %25'i duruyor. siyasiler koltuk derdinde. depremzedelere yapılan her yardım lütuf gibi görülüyor.

    edit127: 14.02.2023 afet bölgesinde psikolojik olarak berbat durumdayız. ilk iki gün yardımın gelmemesi, insanların enkaz altındaki bağırışları hala kulaklarımızda. çoğu soğuktan öldü. nasıl atlatacağız bu günleri bilmiyorum.

    edit126: (20:47) hatay'da el değmemiş göçük binalar var. şu an 200'ün üzerinde mesaj aldım. şarj durumumdan dolayı bunları paylaşamıyorum. çok çok üzgünüm. mesajlar çok acı :(

    edit125: (16:23) dostum merhaba. diyarbakır gaziler semtinde evlerinden çıkıp sokakta kalan nişanlim ve ailesi var. gidecek yerleri yok. nişanlımin annesi ve babası çok yaşlı hava çok soğuk. lütfen belediye falan bir aciklama yapsın yada çadır falan bişey versin o bölgeye. yazarsan çok seviniri

    edit124: (16:20) odabasi mahallesi 6. sokak no 12 abdullah zeytunlu apt b blok kat 1 no 31 hatay antakya
    özge ozkan gocmez
    ahmet gocmez
    ada gocmez
    eda gocmez
    hatice ozkan
    göçük altındalar ne olur paylaşın küçük çocukları var

    edit123: (15:52) paylaşım yapamıyorum özür dilerim. bir yakınımızı göçük altında kaldı. bölgeye geldik. onlarca mesaj geliyor. psikolojik olarak sağlam kalmaya çalışıyoruz.

    edit122: (14:30) arkadaşımın annesi babası teyzesi dayısı eniştesi kuzeninin olduğu bina yıkıldı. ali şerifler, dudu şerifler, adile ökten, murat ökten, yusuf kağan ökten, hasan kimyonoğlu general şükrü kanatlı mah. atatürk cad. kimyonoğlu apt. no:76 antakya/hatay

    lütfen haber/bilgi verin...

    edit121: adana havalimanı, ikinci bir karara kadar uçuşa kapatıldı. kaynak

    ulaştırma bakanlığı yalanladı. (14:38)

    edit120: (14:24) merhaba, adana dan bildiriyorum. artci 7.5 oldu az once, gozumun onunde turgut ozal bulvarinda caddeye 3 bina ard arda daha yikildi. cok kotu durumda burasi, bunu yayin!!!

    edit119: (14:23) arkadaşımın kız kardeşi ailesiyle göçük altında kalmışlar ve hala aramaya giden yokmuş.. acil yardım lütfen. alitasi mah. bozbey, 1248 sokak, umut apartmanı, b blok, adıyaman/merkez- eşi ve iki çocuğu ile birlikte yaşlı bir teyze bu adreste

    edit118: (14:22) öncelikle çok geçmiş olsun. gazi mah. çekmece cad. armutlu askeri lojmanları derya apt. antakya/hatay daki aileme ulaşamıyorum. eniştem ve ablam. sana zahmet paylaşabilir misin? lojmanların durumu ile ilgili bir bilgi veren olur belki. şimdiden allah razı olsun.

    edit117: (14:20) 7 dk önce sivas'ta 4.8 deprem meydana geldi.

    edit116: (14:17) akevler mah. ayşe fıtnat hanım cadde no:31 d:3 antakya/hatay adresinde göcük altında kalan insanlar varmış. ekipler gelmemiş henüz. yardım için paylaşabilir misin ?
    irtibat no: 0 538 931 19 09

    edit115: (14:16) enkaz altındalar haber alamıyoruz

    odabaşı mahallesi 1022 sokak
    erdoğan premium sitesi b blok
    kat:4 no:13 antakya/hatay
    gülistan kirar
    ahmet kirar
    şinasi kırar
    kerem kirar

    edit114: saat (14:14) acil yazar mısın,elbistan hulusi efendi bulvarı flo nun karşısındaki bina yıkıldı,enkaz altında insanlar var,ailem var acil yazar mısın

    edit113: çok fazla enkaz mesajı var. çok üzücü, çok korkunç. elimden geldiğince paylaşacağım. kendimi de güvenli alana almak zorunda kaldım.

    edit112: görsel

    edit111: allahım maraş 7.8 deniyor tekrardan.

    edit110: şu an adana hayvan gibi sallandı.

    edit109: 148656721) https://www.instagram.com/…qi9a/?igshid=ntdlmdg3mty =

    hocam bu profili de paylaşır mısınız? mustafa kemal üniversitesi kampüsündeki çoğu bina bu halde. enkazın altından ses geliyor ama hiçbir ekip olmadığı için orada bekliyorlar. lütfen yardımcı olun

    edit108: vefat eden vatandaşlarımızın sayısı 912. link

    edit107: sümerler mahallesi yalçın apartmanı, saadet grand otel yanı, defne /hatay
    sümerler mahallesi selim nevzat şahin anadolu lisesi karşısı, defne / hatay bölgedekiler destek bekliyor.

    edit106: https://twitter.com/…?t=znfn1_tybfffznskhlilpw&s=08
    arkadaşımın yengesi eşi hacdaymış perişan halde

    edit105: atatürk mahallesi fatih caddesi müge yapı kooperatifi d blok islahiye gaziantep dr furkan sökmen in babası enkaz altında kendisi yolda
    kurtaran,gören duyan olursa bilgi verir misiniz ?
    tel:+90 537 542 20 55
    bina yıkılmış henüz hiç kimse gelmemiş:(

    edit104: cumhuriyet cad. yenişehir mah. kiraz apt. b blok kat:3 dulkadiroğlu/kahramanmaraş hüseyin narlı kurtarılmayı bekliyor duvar üzerine yıkılmış durumda. hiçbir yardım yok saatlerdir çaresiz bekliyorlar

    edit103: bu akşam saat 20:00'de habertürk'te fatih altaylı - celal şengör yayını var. ilgilenenler için. link

    edit102: adana çukurova barış manço bulvarı şok market üstü çukurova
    duygu türkmenoğlu
    hasan türkmenoğlu
    aydaner türkmenoğlu
    asrın türkmenoğlu
    ayaz türkmenoğlu ulaşamıyoruz…

    edit101: malatya'daki 3 yıllık yeni binanın hali. link. sorumluları asılsın.

    edit100: bazı yazar arkadaşlar malatya valiliği şebeke suyu içmeyin uyarısı yaptığını söylüyor. kaynak kendileri.

    edit99: atatürk mah müge sitesi d blok. burada arkadasimin annesi, babasi ve kiz kardesi enkaz altinda kalmis. kendisi, herhangi bir calismanin da olmadigini soyledi. yazabilir misiniz entrinize. evleri antep ıslahiye'de.

    edit98: kahramanmaraş'ta akrabalarımız göçük altında.yardim gitmediğine dair bilgi aldık.lutfen destek

    adres trabzon caddesi has-el sitesi b blok

    isimler

    celal gökpınar

    sultan gökpınar

    emre gökpınar

    edit97: kuzenim ikiz bebeği var üç kişi enkaz altında lütfen yardım. ekinci mahallesi inönü bulvarı buket apartmanı antakya hatay

    edit96: merhaba arkadaşımın akrabası enkazın altında ebrar sitesi d blok saatlerdir haber alamıyoruz lütfen bilginiz varsa haber verin

    edit95: merhaba aciiiillll üniversiteden arkadaşım semanur sivritepe enkaz altında. konumunu mesaj atmış nefes alamıyorum ölmek üzereyim yazmış, bacağı sıkışmış durumda, ne olur yardımcı olun, paylaşın.

    odabaşı mh. ahmet taner kışlalı cd. rende esenpark evleri. dış kapı:15 daire:10 antakya/hatay

    edit94: hatay/antakya cebrail mah, fatih caddesi, 3. varlık sokak, tuğba apartmanı. aile dört kişi sadece reşit olmayan çocuğa ulaşılmış. ailenin bilinci kapalı.

    edit93: arkadaşımın kuzeni ve ailesi enkaz altında yakında olanlar varsa yardım etsin lütfen.kuzenim kürşat dağıstanlı ailesiyle 4 kisi enkaz altinda lutfen yardim
    odabaşı mah. sultanevler 1. sok. no:5/1 antakya/hatay

    arkadaşımın iletişim bilgileri
    gökalp dağıstanlı: +90 (531) 267 20 04

    benim iletişim bilgilerim
    ege alçıcı: +90 (543) 559 42 88

    edit92: türkiye'ye yardım göndereceğini açıklayan ülkeler:

    ??azerbaycan
    ??rusya
    ??çin
    ??israil
    ??pakistan
    ??kktc
    ??italya
    ??abd
    ??iran
    ??yunanistan

    edit91: merhaba arkadaşımın ailesi göçük altında kalmış haber alınamıyor istanbuldan yola çıktılar ama yollar çok kötü paylaşabilir misiniz lütfen, esentepe mah.655.sokak no:9 iskenderun
    isimleri saniye akyıldız göden, alihan göden

    edit90: merhaba arkadaşımın ailesinden haber alamıyoruz. entrye ekleme şansınız var mı ? evlerinin yıkıldığı bilgisini aldık acil yardıma ihtiyaç var.

    adres: kışlasaray mah.,fevzi çakmak caddesi, daloğlu apt., valilik çaprazı antakya/hatay.

    ailedeki isimler: ayfer okay, hasan okay, doğa okay.

    ulaşım: duygu okay

    tel no: 05342445599

    edit89: kahramanmaraş hayrullah mah. sezai karakoç i.ö.o yanı pırlanta apt. kat 5 enkaz altında 2 çocuklu aile var biri 3 aylık biri 5 yaşında ne olur yardım edin
    edit87: deprem bölgelerindeki lanetçi çaylak arkadaşlarımız moderasyondan aktif edilmelerini istiyor.

    edit86: https://mobile.twitter.com/…=pq7i3_mpgvmd4gh-_juocg

    bahri gölge caddesi 15-13 hatay akrabalarımız göcük altında paylaşın nolur.

    edit85: lütfenn!!

    1)

    adıyaman

    alitaşı mah. halep caddesi no 20

    teyzem nebihe binici, kızı ayşe binici ve oğlu mustafa binici.

    ulaşamıyoruz

    2)

    eşim emine karakoç, çocuklarım çağan (13) ve ilayda (15) karakoç, adıyaman merkez yenimahalle akabe sitesinde kalıyordu. ben yurt dışındayım ulaşamıyorum, lütfen ulaşan birisi yardım etsin nolur

    3)

    hatice iğde, çocukları mehmet naim (8) ve melih (6) ile birlikte kahramanmaraş pazarcık'ta göçük altında.

    cengiz topel mahallesi, atatürk caddesi, ibrahim kaya apartmanı, 5. kat.

    edit84: atatürk mah. akan apartmanı nurdağı/gaziantep adresinde bir arkadasimiz enkaz altinda. elleriyle kaziyorlar yardim gitmemis.

    ulasim: serdar kocabas

    05314968579

    edit83: yavuz selim mahallesi 601.sokak no /6 daire /( yufkacının üstü) adıyaman/ merkez. arkadaşımın kardeşleri ve çocukları binada göçük altındalar. yardım ekipleri maalesef ulaşmamış henüz lütfen bunu paylaşır mısın. 6 kişiler 3 yetişkin 3 çocuk var ve göçük altındalar lütfen.

    edit82: şöyle bir durum var. adana, ceyhan hatay, maraş, antep yöresinde en son 1998'de 6.8 deprem meydana gelmişti. aradan 25 yıl geçti aynı fay hattı yeniden kırıldı.

    99'daki gölcük istanbul depremi üzerinden ise 24 yıl geçmiş. akla tekrar kırılma ihtimalini getiriyor. umarım gerçekleşmez. yetkililer önlem almalı artık.

    edit81: kahramanmaras , dulkadiroglu eyup sultan mahallesi 25003.sokak, no:15, kat:1, ailem orda yasiyor. ben eskisehirdeyim ve hicbirine ulasamiyorum. yardim lutfen

    edit80: çay mahallesi 112. sokak no:3 arzu apt. kat:3 daire:15 iskenderun/hatay

    göçük altında 3 kişi var, adil, zübeyde, immühan isimli kişiler.

    edit79: arkadaşlar adıyaman atatürk bulvarı otogar karşısı büyükaslan apartman'ında annem enkaz altında kaldı, deprem anından beri ulaşamıyoruz. şu saate kadar yardım gitmedi orada olanlar lütfen yardıma gidin! fatma zehra gün.

    edit78: enkazda ikiz bebek var. acil acil acil. akevler
    mahallesi 430. sokak yavuz aslan apartmanı bedi sabuncu ortaokulu karsısı antakya hatay

    edit77: afad hatay: 03261120000
    afad maraş: 03442214991
    afad antep: 03424281118
    afad diyarbakır: 0412 326 11 56
    afad adıyaman: 04162161231

    numaralar için yazar arkadaşa teşekkürler.

    edit76: merhabalar, anneannem ve dayım 2 kişi göçük altındalar. cumhuriyet caddesi emek mahallesi kristal apt b blok kat:4 no:8 hatay

    edit75: antep islahiye atatürk mahallesi mehmet gelebek sokak 5 katlı bina çöktü , yardım edin arkadaşımın ailesi orada enkaz altında

    edit74: adana huzurevleri mahallesi 77201 sokak no 12 çukurova, enkaz altında olan arkadaşlarımın ismi: zeynel koç, zeriban koç, mahmut samet çil, bu kişilere ulaşan olursa +905431640420 arayabilir. lütfen yardım.

    edit73: volkan demirel göz yaşları içinde hatay'a yardım istiyor. link arkadaşlar güneydoğu'da durum çok kritik. lütfen herkes kan olur, kıyafet olur, gıda olur yardım sağlasın. devlet 4. seviye alarmı boşuna vermiyor.

    edit72: adıyaman merkez bahçeli evler mahallesi 9102 sokak no:1 kayınbabamız kurtuldu, şimdi karısını çıkarmaya çalışıyor yardım edecek kimsesi yok lütfen yardım edin.

    edit71: bina giriş ve ya birinci kat kolonlarınızda böyle çatlaklar varsa kesinlikle girilmemesi gerekiyor. görsel

    edit70: edit 67'deki arkadaşımızın yakınını çıkarmışlar. umarım bütün vatandaşların yakınları kurtulur.

    edit69: çok acı mesajlar ve tweetler geliyor. milletimiz tez zamanda bu beladan kurtulur umarım. çok acı. çok çok üzgünüm.

    edit68: gaziantep islahiye müge apartmanı kat 3 daire 6 arkadaşlar lütfen yayalım opet parkinin yaninda teyzem cocuklari enkaz altında kaldi.

    edit67: arkadaşımın paylaşımı. lütfen paylaşabilir misiniz? çok teşekkürler
    arkadaşlar nolur allah rızası için paylaşalım adıyaman atatürk bulvarı 334a bina göçmüş lütfen yardım edin nolursunuz bütün binasa diş hekimi arkadaşlar var sevdiğim ömrümü verdiğim hayatımın anlamı var nolur herkes yardım etsin.

    edit66: an itibariyle maraş'ta iki deprem daha meydana geldi. 5.1 ve 4.2. link

    edit65: deprem sonrasında gaziantep, hatay, kahramanmaraş, pazarcık, narlı, besni, gölbaşı, nurdağı, islahiye, reyhanlı, kırıkhan, hassa'ya doğal gaz akışının durdurulduğu aktarıldı. link

    edit64: 3 saat önce göçük altından mesaj aldık. arkadaşım ailesine ulaşamıyor. mustafa kemal mahallesi eda evler sitesi no 21 /1 trafo karşı binası hatay iskenderun

    edit63: gaziantep'in islahiye ilçesinde yakinimin anne ve babasinin enkaz altinda kaldıği bilgisi var. kendilerine ulasilamiyor. ısimleri ısmail taşkın ve zekiye taşkın. açık adres: cumhuriyet mah. selimoglu sokak. no:5 islahiye antep

    o bolgede bilen duyan haberi olan enkaz kaldiriliyor mu vs bana ulasirsa sevinirim.

    edit62: 10 ilde 2 bin 323 yaralı, 284 can kaybı var. kaynak fuat akçay

    fuat oktay uyarısı için teşekkürler.

    edit61: atatürk barajında çatlaklar olduğu iddaası var. link

    edit60: deprem bitti diyip hasarlı binalara girmeyin. sonuçları böyle olmakta. https://twitter.com/…?s=46&t=mfss3rlje2x-lcsocwghka

    edit59: https://twitter.com/…?s=46&t=mfss3rlje2x-lcsocwghka

    edit58: dedekorkut caddesi, yunus kaya apartmanı (spor salonu) nurdağı/antep

    lütfen bu adresi de ekleyebilir misin? arkadaşımın kuzeni, teyzesi ve dayısı bu adreste göçük altında, hayattalar ama mesajla iyi değiliz bilgisi vermişler.

    https://twitter.com/…?s=46&t=ji1zxjsbkisp4julh26-rq

    edit57: hatay antakya'da halam, eşi ve babaannem evde mahsur kaldılar merdiven çöktüğü için aşağı inemiyorlar. gündüz caddesi atatürk parkı otoparkı karşısı rende bakliyat uzeri. 3. kattalar. itfaiyeye ulasamiyorlar

    edit56: menekşe dönmezal
    bilkay şener
    bülent şener
    cebrail mah. vali gazezoğlu caddesi hasan yılmaz apartmanı antakya göçük ihbarı.

    edit55: antakya emlak bank sitesinde bina çökmüş onu da yazabilir misiniz ulaşamıyoruz

    edit54: osmaniye, istasyon caddesi, iftaş apartmanı arkadaşımın ailesi göçük altında, lütfen yardım edin.

    edit53: bir yazar kardeşimiz deprem bölgesinde vatandaşlarımıza kapısını açan kuruluşların listesini ve haritasını paylaşmış (bkz: #148666687)

    edit52: biz de akrabalarımızdan haber alamıyoruz lütfen yardım edin

    iskenderun'da mustafa kemal mahallesi prof. muhammer aksoy cad no:78 ahraz lassa bayisinin olduğu binada yaşayan akrabalarımızdan hiçbir bilgi alamıyoruz. isimleri

    ihsan sakin, ayşe sakin, furkan sakin

    sadece enkaz katında oldukları bilgisini biliyoruz. yardım yönlendirebilecek ya da en azından yakınında olup bilgi verebilecek olanlar varsa ulaşırsa çok seviniriz.

    edit51: hatay rehanlı yolu son hali. görsel

    edit50: nolur bu adresi de paylaşın. nereden nasıl ne yapacağımı bilmiyorum. general şükrü kanatlı mah karatahir sok hacı emin apt antakya hatay.

    edit49: iskenderun mustafa kemal mahallesi 544 sok. batı göz arkası sarıgül sitesi kuzenim ve küçük çocukları enkaz altında yardım lütfen

    edit48: https://www.reddit.com/…=1&utm_content=share_button

    edit47: alitaşı mah menekşe sok no 10 nur sitesi b blok kat 2 d 3 adıyaman merkez ablama ulaşamıyorumm

    edit46: afad adıyaman ekibinden tanıdığı olan varsa lütfen adıyamana yardıma gelebilir mi
    ailem göcük altında lütfen tanıdığınız kepçe kamyon vs her türlü bana ulaşıp adıyamana gelebilir mi
    gaziantep güneydoğu afadtan tanıdıkları olanlar lütfen bana ulaşsın
    cumhuriyet mahallesi şansel apartmanı adıyaman/merkez

    edit45: hatay hassa akbez salmanuşağı mahallesi.
    çoğu ev yıkılmış. telefon hatları kesilmiş durumda.

    edit44: arkadaşımın ailesine hiç ulaşamıyoruz bu adresi de paylaşabilir misin? harbiye caddesi, belediye kooperatif evleri a3 blok, hatay, 13 katlilar diye biliniyor.

    edit43: adıyaman arılı köyü komple yıkıldığı söyleniyor. yardım gitmemiş. https://twitter.com/…?s=46&t=z2igkvg60mmxkn_galwomw

    edit42: hayrullah mahallesi azerybayran bulvarı aydın apartmanı onikişubat/kahramanmaraş cahid zarifoglu caddesi 3m oto kiralamanın üstündeki bina yukarıdaki iki adresteki yakınlarımıza ulaşamıyoruz lütfen entry'ne sabitleyebilir misin nolur?

    edit41: cumhuriyet cd. cebrail mh. lise sk. no:2 genç apt. antakya / hatay göçük ihbarı. yardım gitmemiş.

    edit40: gaziantep kalesinin yıkıldığı söyleniyor. https://twitter.com/…?s=46&t=z2igkvg60mmxkn_galwomw

    edit39: merhaba, adiyaman merkezde akrabalarim göcük altinda. teyzem ve teyzemin kizi kendi imkanlariyla cikmislar ama esi ve oglu hala enkaz altindalar. sesleri geliyor ama iyi durumda degiller. yardim icin kimseye ulasamiyoruz. evin adresi yeni mahalle 2617. sokak no:11 adiyaman-merkez

    edit38: 148664994

    hayrullah mahallesi kuddusi baba bulvarı no:91 telbisoğlu apartmanı (mado sağlık ocağı karşısı) onikişubat kahramanmaraş

    yıkıldı ulaşılamıyormus.

    #148665028

    antakya odabaşı odabaşı mahallesi. gürses sokak. çiğdem apartmanı. 2 aylık ve 2 yaşında çocuklarıyla beraber bir aile göçük altında!

    #148664956

    özalper, iç kapi, turgut özal blv no: 13 d:no: 11, 44100 yeşilyurt/malatya

    trend garden residence

    kuzenim ve teyzem kurtarılmayı bekliyor. telefonlarına ulaşılamıyor. orada olan kişiler benimle irtibata geçebilir mi?

    edit37: 0537 819 1046 enkazdan aradılar adıyaman adliyesi arkasında oturuyorlar kimseye ulaşamıyorlar.

    edit36: hatay ekinci mah. inönü bulvarı elit apartmanı enkaz altında kalan aileler var yol tarafında 6. katta yol tarafında 3
    kişi var.

    edit35: emlak bank evleri 1. kısım hatay antakya lutfen kımseye ulasamıyoruz yardım gonderin bina cokmus diyorlar.

    edit34: yavuz selim mahallesi 601. sokak no:1 elif apartmanı adıyaman/merkez
    halk eğitim merkezi karşısı
    hamile kadın göçük altında…

    edit33: iskenderun çay mahallesi şehit polis murat kaya caddesi güneş apt. acil yardım gerekiyor

    edit32: gün ağardı ve çok çok üzücü görüntüler geliyor. https://twitter.com/…?s=46&t=z2igkvg60mmxkn_galwomw

    edit31: dedekorkut caddesi, yunus kaya apartmanı (spor salonu) nurdağı/antep

    lütfen bu adresi de ekleyebilir misin? arkadaşımın kuzeni, teyzesi ve dayısı bu adreste göçük altında, hayattalar ama mesajla iyi değiliz bilgisi vermişler.

    edit30: altınçağ mahallesi 20.sokak no1
    yeni adrese göre 3410 sokak no:18 bina çökmüş ulaşılamıyormus. sümerler mahallesi harbiye caddesi sümer apt ayni şekilde. hatay.

    edit29: 4 saattir herkese ulaşmaya çalışıyor yardım bekliyor. https://twitter.com/…?s=46&t=z2igkvg60mmxkn_galwomw

    edit28: hatay antakya kılıç apartmanı mahmut yardım caddesi. 2. kat daire: 6 göçük ihbarı.

    edit27: (#148656721) antakya odabaşı defne hastanesi ilerisi farklı yaşam sitesi bir sürü bina yıkıldı yardım lazım. duyurabilir misin?

    edit26: hatay belen sarımazı mahallesi tuna sokak ak market arkası göçük ihbarı.

    edit25: arkadasımın ailesi anneannemler enkaz altinda rüya apartmaninda nolursunuz biri yardim bulsun. bedii sabuncu ortaokulu karşısı rüya apartmanı antakya

    edit24: göçük çevresinde çok fazla ses yapılıyor. göçük altında kalanlar seslerini duyuramıyor.

    edit23: çok fazla mesaj var insanlar zor durumda ağlayacağım sinirden.

    edit22: maraş özel megapark hastanesinin bloğu yıkılmış ve içeride sağlık çalışanları ile hastalar mahsur kalmış. bebekleri dışarıdan tahliye etmeye çalışıyorlarmış ama yardım henüz gelmemiş ve yetkililere ulaşılamıyor. çok acil duyurulması gerekiyor. cüneyt özdemir'in yayınında yorumlarda seslerini duyurmaya çalışıyorlar. lütfen sende paylaşırmısı

    edit21: selamlar. cebrail mah 4. bahceli sokak no:15 antakya / hatay adresinde ailemize ulaşamıyoruz. başlıkta paylaşabilir misiniz?

    edit20: ailemin bulunduğu apartman yıkılmış. babam, babaannem, amcam, yengem ve kuzenlerim hepsi içerde. aşağıdaki adrese yardım gönderir misiniz? antakya #sümerler mah. harbiye cad. m. mansuroğlu apt. no.27 rootraft cafe üstü #afad

    edit19: abicim merhaba, emeğiniz için çok teşekkür ederiz. kahramanmaraş şehit abdullah çavuş mh ismet karaokur bulvarı hamidiye sitesi göçük altında kalan insanlar var mesajınıza ekleyebilirseniz çok sevinirim teşekkür ederim

    edit18: göçük kenarında instagram canlı yayını yapan duyarsız vatandaşlar var. bu neyin kafası.

    edit17: bebeğiyle enkaz altında kalan ablamız var. https://twitter.com/…?s=46&t=zsys4aqgtpbtdv0v7eq1zw

    sallanıyor.

    edit: sallanırken yazdım ocak yazmışım.

    edit2 korkunç bir deprem, korkunç bir zamanda yarın korkunç bir gün olacak.

    enkaz altında kalan vatandaşlarımız tweeterdan yerlerini bildiriyor acilen ayrı bir başlık açılmalı bu insanların tweetlerini paylaşmalıyız.

    benim gördüklerim şuana kadar lütfen arkadaşlar etkileşimi arttırın.

    ve lütfen yardımı dokunamayacak kişiler aramasın.

    https://twitter.com/…vma/status/1622411404014764033
    https://twitter.com/…rer/status/1622411945088368640
    https://twitter.com/…en_/status/1622411328085172225
    https://twitter.com/…sn1/status/1622411675398770688
    https://twitter.com/…len/status/1622410088249008128
    https://twitter.com/…ya_/status/1622411151534444546
    https://twitter.com/…urt/status/1622406440307642369
    https://twitter.com/…fic/status/1622407209358442499

    edit3: her yerden enkaz mesajları, tweetleri geliyor. çok korkunç.

    edit4: adana seyhan'da bir kaç bina yıkılmış durumda. https://twitter.com/…?s=46&t=p-2lfoltmhwyddmwkk5esg

    edit5 hatay'da enkaz altında kalan bir kardeşimiz https://twitter.com/…?s=46&t=p-2lfoltmhwyddmwkk5esg

    edit6: hatay cumhuriyet mahallesi bir ablamız enkaz altında. https://twitter.com/…?s=46&t=p-2lfoltmhwyddmwkk5esg

    edit7: https://www.hizliresim.com/2wt8im1

    edit8: adana enkaz altında kalan bir kardeşimiz https://twitter.com/…?s=46&t=hxgfujtpvfwxq7ymwbby7g

    edit9: tam güneydoğu fay üzeri görsel

    edit:10 yazar arkadaşlardan trafikte işi olmayan araçların yardım ekipleri için yoldan çekilip yolu açmaları yönünde mesajlar geliyor.

    edit11: gaziantep nizip shellin yanindaki teknosa nin bulunduğu bina yıkıldı sekili de de yıkılan binalar var. https://twitter.com/…?s=46&t=bwaikxgmxydddkbakcgkqw

    edit12: çok fazla mesaj ve enkaz çağrıları geliyor. yetişemiyorum. çok üzücü. sinirlerim boşaldı ellerim buz kesti.

    edit13: sülayman soylu türkiye'nin uluslararası 4. seviye alarm verdiğini açıkladı. https://opolitik.com/…arasi-yardim-iceren-alarmdir/

    edit14: hatay arsuz enkaz bildirimi https://twitter.com/…?s=46&t=bwaikxgmxydddkbakcgkqw

    edit15:
    https://twitter.com/…?t=ncabl5ue0ym6-d-xbbv3tw&s=19
    https://twitter.com/…?t=ldeludgo55_moxkchbmpxg&s=19 | ***videodaki arkadaş kurtarılmış, annesi hala göçük altında
    https://twitter.com/…?t=2ighgz6dfxaocu7hf9pjgw&s=19
    https://twitter.com/…?t=3bkr05lhvfef0z9hmavwfq&s=19
    https://twitter.com/…?t=ufecj9dmmgf3pcw5d8hq1q&s=19
    https://twitter.com/…?t=alusjx1yp_etl0sc0ca9ow&s=19
    https://twitter.com/…?t=yq3csfsarbqv7scacmqlaa&s=19
    https://twitter.com/…?t=qsuvt8xwkjjzq4kv5f-1sg&s=19
    https://twitter.com/…?t=9a4kffvsjcwf4wr4pdmohq&s=19
    https://twitter.com/…?t=tkbfxdvcfr5mguosivomqa&s=19
    https://twitter.com/…?t=k4t7q11ipaupjlx6t7ntgw&s=19
    https://twitter.com/…?t=fmiq_ypg0u_uqkjiokkwmw&s=19
    https://twitter.com/…?t=-wtlzfr9udk9zkzi3wd0iw&s=19
    https://twitter.com/…?t=czqqsqbxsrhfjppl0njldw&s=19
    https://twitter.com/…?t=mv2kaicf6or9refigbpgig&s=19
    https://twitter.com/…?t=_fz75_b8o1oivkvdygcofa&s=19
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=rwgozphnthnwgyrnwrkrba
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=aaflefl668xmupbtiuehkw
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja
    https://twitter.com/…?s=20&t=kpq3fde5dyld-2sdvvucja | ***irtibat kesilmiş. çok acil
    https://twitter.com/…?s=20&t=an-qq3mhoeui3nvtt8wqdg
    https://twitter.com/…?s=20&t=dclpz1mwovav8ki0tepbvw
    https://twitter.com/…?s=20&t=dclpz1mwovav8ki0tepbvw
    https://twitter.com/…?s=20&t=dclpz1mwovav8ki0tepbvw
    https://twitter.com/…?s=20&t=jyubqpoajhlqhgfnsjjqla
    https://twitter.com/…?s=20&t=dclpz1mwovav8ki0tepbvw
    https://twitter.com/…?s=20&t=z_fwocnglk5h0dhupx-c4w
    https://twitter.com/…?s=20&t=gktxwbuddbz5g1pind0abq
    https://twitter.com/…?s=20&t=gktxwbuddbz5g1pind0abq
    https://twitter.com/…?s=20&t=gktxwbuddbz5g1pind0abq
    https://twitter.com/…?s=20&t=gktxwbuddbz5g1pind0abq
    https://twitter.com/…?s=20&t=gktxwbuddbz5g1pind0abq
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=qyj7llbq23kdbiwekwr7eg
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=th9_51yfkpnqeuknmtkh8g
    https://twitter.com/…?s=20&t=eudyezgema7gahwkhuwypg
    https://twitter.com/…?s=20&t=eudyezgema7gahwkhuwypg

    edit16: sakçagöz mahallesi fener sokak pazar yeri karşısı nurdağı/gaziantep 2 çocuk 4 kişi göçük altındalar!?!?!?!?!?!?!?!?!?!?!?!?!?!?!?
  • depremi yaşayan bir depremzede olarak bu entryi giriyorum.

    ailemi ziyaret için elbistan'da bulunuyordum, normalde pazar akşamı uçakla istanbul'a dönecektim ancak sabiha gökçen'deki fırtına nedeniyle uçuşum iptal oldu ve biletimi salı sabahına erteledim. iyiki de ertelemişim, iyiki deprem sırasında ailemin yanında kalmışım. öncelikle gece 4.15 civarı pazarcık depremiyle uyandım, yatağın içerisinde cenin pozisyonuna geçtim ve depremin bitmesini bekledim ama baya uzun sürdü. bittiğinde içeri odaya gittim, herkes uyanmıştı zaten ancak evimizde bir hasar yoktu, zaten bu depremden elbistan etkilenmedi. 10 dakika sonra ikinci deprem oldu, babam bizi bırakıp çıkın dedi ama öyle olmuyor. gene de sanki sıradan bir depremmiş gibi gidip uyuduk, dediğim gibi bizim ilçemiz birkaç enkazla atlattı bu depremi. artçılar sabaha kadar devam etti, sabah 8.30'da bilgisayarı açıp mesaiye başladım ancak herkesin gözü tv'deydi, maraş merkez ilçeden görüntü bile yoktu ekranlarda, orada yaşayan kuzenim durumun çok kötü olduğunu söyledi, bizim ilçe depremden etkilenmediği için bize doğru yola çıkmıştı zaten.

    öyle böyle öğlene kadar haberleri takip ettik, maraş'tan sadece bir görüntü vardı trabzon caddesi'ni gösteren, caddenin yüzde 70'i yok olmuştu. bir ara dışarı çıkıp geldim, saat 1.30 civarı amcam, ben, babam ve halam oturma odasında haberleri takip ediyorduk. diğer halam dışarıdaydı, kız kardeşim de diğer odada uyuyordu. hafiften bir deprem başladı, ilk başta artçılardan biri zannettik ama deprem gittikçe hızlanmaya başladı, koltuğun dibine çöktüm, bir elimle amcamı öbür elimle babamı tuttum, sanki bir yardımı olacak gibi. gözümüzün önünde karşı apartman çöktü. her yeri bir toz kapladı, deprem nedeniyle evimizin penceresi açıldı, içeri toz dolmasın diye fırlayıp pencereyi kapattım, bu esnada deprem devam ediyordu. tv devrildi, muhabbeti kuşlarımızın kafesi devrildi, evimizin duvarının an an çatladığını gördük. babam ve halam çığlık atıyordu. deprem bitti, can havliyle ayağa kalktım, bilgisayar telefon ne varsa bir çantaya attım, kız kardeşime bir şey oldu diye çok korkmuştum. korkudan yataktan çıkamamış, ona çantayı verdim, koş, dedim sadece. üstüme montumu giydim, amcam da aynısını yaptı. babam ve halam engelli, ikisi de yürüyemiyor. bir ara kilere, mutfağa gittim. memlekete gidince kilerde uyurdum hep, sakin oluyor diye. uyuduğum yere dolap devrilmiş, o an orada olsa şu an bu entryi giremiyordum yani. oturma odasına gittim, babam emekleyerek kapıya doğru gidiyordu, halam maalesef hiç hareket edemediği için beni de çıkarın diyordu, seni de gelip alacağız korkma dedim. nasıl korkmuş, kendisini içerde bırakır mıyız hiç, öleceğimi bilsem gene girerdim içeri. merdivenler de bir garip bizim evin, eski ev işte. 2. kattan zemine kadar iniyor. babama sırtıma bin dedim, normalde taşıyamam, can havli. tam merdivene adım attım, 6.0 büyüklüğündeki artçı geldi, devrildik. bitmesini bekledik. sonra amcam geldi babamı çıkardık. dışarısı kıyamet yeri gibiydi. insanların aileleri enkazda kalmış, herkes yardım istiyor, bizim sokak kompile enkaza dönmüş. babamı caddenin karşısında caminin bahçesine kadar götürdük. depremler devam ediyordu bu esnada. kardeşimle diğer halam dışarda ağlıyordu. bir de telefonum çalıyordu durmadan. amcamla koşarak geri girdik, ev hâlâ sallanıyor muydu bilmiyorum. hasta olan halamı da dışarı çıkardık. bizim merdiven çökmek üzereydi zaten. onu da taşıdık aynı yere. ortalık korkunçtu, umarım bir daha hayatım boyunca öyle bir şey görmem. bizim arabamızın da bir kısmı enkaz altındaydı. amcamla onu temizledik, mecbur gidecektik ve arabaya ihtiyacımız vardı, bu da baya zamanımızı aldı. bir de molozların üzerinden geçerken arka sağ lastik patlamış. allahtan arabada kriko vardı. etraf sallanmaya devam ediyordu bu arada. o an aklıma kuşlar geldi işte, herkesi çıkarmıştık evden ama onlar kalmıştı. böyle aracı krikoyla kaldırırken sessiz sessiz ağlamaya başladım, bizimkiler görürse moralleri yok olurdu çünkü, hepsi bana bağlıymış gibi hissettim. bu arada amcam değerli eşyaları almak için içeri gideceğim dedi, gitme dedim. gitti ama gene de, zaten esas bundan sonra ihtiyaçları olacaktı onlara. neyse ben lastiği değiştirirken amca geri geldi, kuşları da almış, almasa şimdi açlıktan ya da soğuktan ölmüştü onlar da. bu arada tam ne zaman bilmiyorum ama parça parça hatırlıyorum, birini enkazdan taşımalarına yardım ettim, bir de aküsü biten bir aracı itmeye yardım ettim. olayların sıralamasını karıştırmış olabilirim, bilmiyorum. arabaya binip daha sakin bir yere giderken şehri gördüm, yok olmuştu.

    orda iki gün geçirdik bir opet'te. su yoktu, hava -10 dereceydi. iki gün boyunca devlet yoktu, yardıma gelen kimse yoktu. enkaz altında donarak kaç kişi öldü allah bilir. çok öfkeliyim, o iki günü, terkedilmişliği hiç unutmayacağım. telefo6nda herkese iyiyiz dedim, çok şükür fiziksel olarak iyiydik ama ben iyi değildim.

    kafam hâlâ allak bullak, şehirden ayrıldık. babamlar başka bir şehre gitti ben ankara'dayım, iki gündür macunköy'de deprem bölgesine giden kolilere yardım ediyorum. geceleri uyuyabilirsen rüyamda deprem oluyor. halamla telefonda konuşuyorum, çok ağlıyor. her şeyleri gitti. tüm ailemiz bir yerlere dağıldı. ve ben bir noktada istanbul'a gitmek zorundayım. 2024'e istanbul'da girmeyeceğim, orada da bir deprem olacak ve ben 100binlik bir şehrin yıkılınca ne hale geldiğini gördüm. istanbul'u hayal bile edemiyorum.

    memleketim yok oldu, bir sürü tanıdığım öldü, bir sürü tanıdığım enkaz altında. bir hüngür hüngür ağlasam rahatlayacağım, ağlayamıyorum.

    şu an hala bir yerler sallanıyormuş gibi hissediyorum.
  • yaşadıklarımı gördüklerimi kimseye anlatmama kararı aldım hem ben tekrar tetklenmeyeyim hem de insanlar o durumun vahametini bir de benden dinlemek zorunda kalmasın diye. ama anlatmak zorundayım yoksa çıldıracağım. 6 şubat günü sabah hastaneye gitmek için kalktığımda öğrendim depremi. üzerimi değiştirip ameliyathaneye girdiğimde herkes depremden konuşuyordu ama kimsenin net bir bilgisi yoktu oluşan zararla ilgili. öğlene doğru "deprem bölgesine gönüllü gitmek isteyen var mı?" diye soruldu başhekimikten. ben ve benimle çalışan bir kadın arkadaş gönüllü olduk. öğleden sonra izin alıp çantamı hazırladım sonra saat dört gibi hastaneden havaalanına gittik ve bizim gibi ilk gönüllü olan diğer sağlık çalışanlarıyla birlikte bir uçakla adıyaman'a gittik. ben cehennemi orada gördüm. adıyaman havaalanında askeri kargo uçaklarına ambulanslarla sürekli yaralılar geliyordu. teknik detayları bilmemekle birlikte sanırım o uçaklar aynı zamanda böyle sevkler yapmak için de gerekli ekipmanlara sahipti. adıyaman eğitim araştırma hastanesi il merkezindeki tek hastaneymiş orada öğrendik bir tane yanlış hatırlamıyorsam özel hastane varmış ama yıkılmış. doğru ya da yanlış bilmiyorum oradakiler söyledi. hastane ya da alandan yaralıları havaalanına getiren ambulanslar geri dönerken de bizleri hastaneye taşıdılar. hastanenin bahçesine kadar ambulansın içinden dışarıyı göremedim. hastanenin bahçesinde inince gördüğüm manzaralar çok kötüydü. ilk önce hastanenin uzantısı olarak tek katlı ve konteynır olarak yapılmış acil servisin yeşil alanına girdik. bizden önce gelen ekipler de oradaydı. yetkililere isim ve mesleki ünvanlarımızı, çalışma alanlarımızı bildirip onlar tarafından eksiklik bulunann alanara yönlendirildik. ben ameliyathane hemşiresi olduğum için önce ameliyathaneye gönderildim. ama tek başımaydım benden sonra istanbul'dan beraber gelmiş bir ameliyathane ekibi geldi. ameliyathaneyi tekrar aktif hale getirmek için onlara yardım ettim ama onlar ekip oldukları için bana fazla iş kalmıyordu. kendimi orada etkisiz hissedince tekrar ilk baştaki koordinasyon birimine gidip durumu anlattım ve acile geçtim. acil servisin kırmızı alanı tam bir can pazarıydı. ambulanslar enkaz altından çıakrtılan yaralıları direkt kırmızı alana getiriyordu. orada acil doktorları tarafından muayene ediliyorlar, tetkikler isteniyor ve muayene ve tetkik sonuçlarına göre diğer branşlara danışılıyor ya da acil içinde tedavilerine devam etmek için sarı alana gönderiliyordu. bu süreçte enkazdan çıkartılan yaralıların bazıları ambulansla getirilirken ya da acil serviste muayene ve tedavi sırasında arrest oluyordu (kalp durması). hayatım boyunca yapmış olduğum tüm ileri yaşam desteklerinden, kalp masajlarından daha fazla müdaheleyi orada sadece ilk gece yapmışımdır. en kötüsü çocuklara müdahale etmekti. o küçücük bedenlerin yaşamaya devam etmeleri için verilen mücadeleyi emeği, başarılamayınca akıtılan göz yaşlarını hala unutamıyorum. belki o çocuk dışında tüm ailesi enkaz altında vefat etmiş sadece canlı olarak evladı çıkmış, tüm umudu o an evladı olan bir anne babaya bir kardeşe abiye ablaya bu haberi vermek kadar acı hiçbir şey yaşamadım. bir haftam böyle geçti adıyaman'da bazen birinin vefatına bazense enkaz altından üç gün sonra sapasağlam çıkmış bir çocuğun üzerine serilen termal battaniyenin hışırtısına gülüşüne, bir köşede sigara içerken birkaç damla gözyaşı dökerek. ben mucizeyi de, cehennemi de adıyaman'da gördüm. ilk üç gün yatacak yer bulamayıp yerlere karton serip çantalarımızı başımızın altına montlarımızı üzerimize sererek uyuduk. herkes daha önce hiç görmediği insanlar için oradaydı. gönüllü gelmiş israil'li bir doktorun bizimle birlikte hastalara yardım edişinde gördüm insanlığı. cenazeleri koyacak yer bulunamadığı için acil servisin içinde camları açılıp soğuk tutulmaya çalışılan morga çevrilmiş gözlem alanının önünde yakınlarının cenazesini bekleyen insanlarda çaresizliği ve acıyı gördüm. "siz ailenizi sevdklerinizi bırakıp bizim için buraya koştunuz. önce siz" diyerek elindeki kumanyayı, bir bardak çayı, bir sigarayı gördüğü sağlıkçılara, afad ve umke görevlilerine vermeye çalışan insanlarda minneti gördüm. adıyaman'da cehennemin nasıl bir şey olduğunu yaşadım. yardım edemediğim, acısına çare olamadığım, hayatını kurtaramadığım her insandan özür diliyorum. benim elimden sadece bu kadar geldi, özür dilerim.
  • kahramanmaraş’ta yaşayan dayım ve ailesinin oturduğu binanın da yıkıldığı depremdir. 4. gün aynı yaşta olduğum, birlikte büyüdüğüm kuzenime ulaştılar. yaşıyordu. kurduğu son cümle neden bizi buradan çıkarmadınız oldu. ve ruhunu teslim etti. canlı ulaştılar ancak cansız bedenini çıkardılar. 4 gün dayandı ama onu, 3 kardeşini, annesini, babasını oradan çıkarmaya gücümüz yetmedi. 30’dan fazla akrabamızı kaybettik, hala kayıp ve göçük altında olanlar da var. ailemiz yok oldu. 5. gün kahramanmaraş’a sağ kalan tek yakınlarımız olan anneannem ve teyzemi almak için gittik. hiçbir şey televizyonlardan göründüğü gibi değil. gördüklerimi hayatım boyunca unutabileceğimi sanmıyorum. bir insanın o şehirlerin halini çıplak gözle gördükten sonra bir daha eskisi gibi olabileceğini sanmıyorum. bir yerde televizyonlarda ısrarla gösterilen alkış kıyamet arama kurtarmalar varsa bin yerde acı ve ızdırap gördüm. insanların çaresizliğini, çaresizlikten altında cenazeler olan enkazların yanında ufacık ateşlerin başında ısınmaya çalıştıklarını gördüm. şehir mezarlığında üzerlerine yıkılacak bir şey olmadığı için oraya sığındıklarını gördüm. karanlığı, soğuğu, korkuyu gördüm. 27 senelik memleketimde kafamı kaldırınca nerede olduğumu anlayamadım, yolları, sokakları bulamadım. dayım, yengem, kuzenlerim ve diğer tüm akrabalarım için çok üzgünüm. vefat eden herkes, yarım kalan hayatlar için çok üzgünüm. ancak orada yaşam mücadelesi veren insanlar için daha çok üzgünüm.
  • afad gönüllüsü olmama, gerekli eğitimleri almama rağmen deprem günü afad ile hiçbir şekilde irtibata geçemedik. gerek geçmişte inşaat tecrübemiz olması, gerekse tüm ekipmanları hilti, demir makası, spiral, jeneratör vb. tüm araçları kullanmayı biliyor olmam nedeniyle oradaki çaresizliğe daha fazla dayanamadığımdan 2 gün bekledikten sonra, 08.08.2023 günü sabah 06.00 uçağı ile 4 kişi adıyaman'a gittik.

    adıyaman havalimanına indiğimizde ilk mağduriyet ile karşı karşıya kaldık. erzaklarla dolu, fazlasıyla parasını ödeyip bagaja teslim ettiğimiz hiçbir bavulumuz adıyaman havalimanına getirilmemişti. sadece el bagajlarımız ile havalimanından ayrıldık. havalimanı dediysem de personel falan kalmamış ortada, askerler oraya el koymuş gibi, hasta yaralı yüzlerce insan çocuk uçak kuyruğunda bekliyordu.

    havalimanından indiğimizde zaten dünya ile iletişimimiz koptu. havalimanından şambayata kadar telefon kesinlikle çekmiyordu.

    havalimanından indikten sonra, bir araca otostop çekip şehir girişine kadar kendimizi bıraktırdık, ondan sonra arkadaşımın dayısının enkaz altında kaldığı ve hiçbir ekibin olmadığı sümerkentteki apartmana kadar yürüyerek devam ettik. yürümemizin sebebi ise, yolların tamamen enkaz nedeniyle kapalı olmasıydı.

    4 gün boyunca enkazda çalıştık. başımızda ne jak vardı ne de afad. işin zor kısmı biz enkazın içinde açtığımız deliklerden girerken de deprem olması ve sürekli binanın çöküp, bizim de enkaz altında kalmamız. sadece kendi tahminlerimiz ve ailelerin yönlendirmesi ile nerede olabileceklerini düşüne düşüne her gün farklı farklı delikler açıp bir çatıdan başlayarak, bir yandan girerek cenazelere ulaşmaya çalıştık. dün itibariyle çok şükür toplam 17 cenazemizi aile yakınlarına teslim ettik, defin işlemlerinde yardımcı olduk.

    yazacak çok şey var ama burada bir utancımdan bahsetmek istiyorum. yıllardır tüm çevreme trabzonu da trabzonluları da sevmediğimi söylerdim, onlarla iş yapmaktan dahi imtina ederdim. ancak omuz omuzda çalıştığımız trabzonlu inşaat işçilerinin nasıl çalıştığını, nasıl fedakarlıklar yaptığını, kaç kez birbirimizi sakatlıktan kurtardığımızı, bir sıcak çayı, bir ekmek parçasını bölüştükten sonra, bugüne kadarki tavrımdan dolayı bütün trabzon halkından özür diliyorum, hepsinin ellerinden yüreğinden öpüyorum.

    oradaki şartları bahsedeyim, elektrik yok, barınacak yer yok, su yok, tuvalet yok, ısınacak birşey yok. hava gece -10 dereceleri görüyor. çatılardan söktüğümüz odunları yaka yaka ısınıp, onların başında uyuduk çoğu zaman. müsait olduğu zamanda oradaki insanların arkadaşların akrabalarının arabasında.

    insanlar ellerinden birşey gelmeden cenazelerini beklerken, her yer ölüm kokarken, insanlar yakınlarını o halde görmesin diye insanları ikna etmeye çalışırken hep empati kurdum, ve sanırım hayatım boyunca unutamayacağım anlardı.

    ancak karısını, kızını kaybeden bir babanın kırık bir migros arabasında yakınlarını mezarlığa götürmeye çalışmasını görmek, baba ile kızın enkaz altında sarılarak donarak öldüğünü görmek, bunlar işte ne kadar çaresiz olduğumuzu gösterdi.

    bir çok ders çıkardık gördüklerimizden, deprem anında ve sonrasında hayatta kalmak için değil de geride kalanları mağdur etmemek için de yapılması gereken şeyler varmış, onları daha sonra yazarım.

    adıyaman'dan bugün ayrıldık. orada tanıştığım birinin arabası ile niğde'ye kadar geldim. oradan otobüs ile ankara. şimdi de ankaradan istanbul'a güzel eşimin yanına dönerken otobüste bu satırları yazıyorum, kendime bir not olarak.

    allah geride kalanların yardımcısı olsun, allah düşmanımın bile başına böyle bir çaresizlik vermesin.

    geçmiş olsun adıyaman, keşke seninle böyle tanışmasaydık ama güzel günlerde tekrar buluşacağız.
  • o gece hiç uyumamıştım. normalde almanya'da yaşıyorum. ailem malatya'daydı. kısa süreliğine ziyarete gelmiştim. bir hafta kalıp dönecektim. uyku tutmadığı için gece boyu bir arkadaşım ile konuşuyoruz. o da kopenhag üzerinden istanbul'a gelecek ama uçuşlar ertelenir mi sence diye bana soruyor. normalde 6 şubat 2023 fenerbahçe konyaspor maçı vardı ama konyaspor uçağı bile zar zor inmişti istanbul'a. karım ise bir gün önce türkiye'ye gelmiş mersin'de annesinin yanında...

    saat 4 olunca artık uyuyayım dedim. telefonu şarja taktım. twitter space odalarında boş boş sohbet dinliyorum. derken sarsıntı başladı. neyse dedim. bu civarda deprem oluyor zaten. muhtemelen 5 şiddetinde bir şey olur birazdan biter dedim. ama hiç de öyle değildi. 15 saniye sonra kendimi yerde buldum. ne yapacağımı bilemedim. gittim çalışma masasının altına girdim ne akla hizmet ise. ama inanılmaz şiddetli sallanıyor ve durmuyor. evin ışıkları yanıp sönüyor bir yandan da. içimden dua ediyorum bir taraftan da bu deprem muhtemelen 6-7 şiddetinde var diyorum. annem ile babam ise yatak odası soğuk oluyor diye iç kısımdaki odada uyuyorlar. muhtemelen uyanmışlardır diyorum. 1 dakikadan uzun süren bu sallantı durunca emekleyerek oturma odasına gittim. annem ve babam uyanmış yere uzanmışlar. babam kısık sesle ağlıyor bu neydi başımıza gelen diye.

    üstümüzü giyip çıkalım diyoruz. bu arada eşimi arıyorum. çok şiddetli deprem oldu burda dedim. evet mersinde bizde hissettik şiddetli bir deprem oldu diyor. üstümüzü giyip 11. kattan aşağı inecez. tam o sırada eşimle konuşurken 4.28 de yine şiddetli bir deprem oluyor. o da yaklaşık 30 saniye sürüyor...

    aşağı iniyoruz. merdivenler kalabalık. elinde çantaları ve çocuklar ile millete hızlı hızlı aşağı iniyor. ben bir taraftan da kolonlara bakıyorum. çatlak görünmüyor ama kartonpiyer tarzı süslemeler hep dökülmüş yere. google'a bakıyorum. 7.8 şiddetinde kahramanmaraş'ta deprem yazıyor. bu gölcük depreminden bile büyük diyorum. ekşi sözlüğü açıyorum. nerdeyse tüm şehirlerden deprem başlığı açılmış.

    aşağı indiğimizde inanılmaz bir kar yağışı var. arabalar siteden çıkamıyor. babam siz site dışına çıkın ben gelecem diyor. onu bekliyoruz kar altında. yaklaşık 10 dk sonra bizi gelip alıyor. herkes bir yerlere kaçma derdinde. trafik kötü. evin aşağı kısmında bir cami ve park var oraya gidiyoruz. arabanın içinde klimayı açıp oturuyoruz. elektirik yok. ihtiyaç için ise cami tuvaletini kullanıyoruz. babam adıyaman'daki akrabalarımızı arıyor. kimsenin açtığı yok telefonu...

    amca oğluna ulaşıyorum ben. daha önce bizim de oturduğumuz apartman çökmüş. halam ve amcam enkaz altında. yengemi ise güçlükle çıkarmışlar. diğer amcamın ailesine ise hiç ulaşamıyorum. babama söylemek istemiyorum. dışarıda ateş yakmış bir grubun başında tek başıma ağlıyorum. kapkaranlık ve hava buz gibi. annem ile babamın arabadan çıktığını görüyorum yanlarına koşuyorum. meğer onlar da öğrenmiş durumu. babam hüngür hüngür ağlıyor. o kar altında babamın o şekilde ağlayışını hiç unutmayacam ama hiç.

    karım arıyor daha sonra. buraya gelin diye. yolların kapalı
    olduğunu öğreniyorum. hatta elazığ'da olan bir amcam adıyaman'a gitmek için yola çıkıyor ancak yol kapalı olduğu için gidemediğini söylüyor. babama konya'da olan evimize gidelim kayseri üstü diyorum. babam kardeşlerimden haber almadan asla gitmem diyor....

    telefonumun şarjı azalıyor. uykusuzum. arabanın arkasına uzanıp telefonu bir süreliğine kapatıyorum saat 9 gibi. 12'ye doğru uyanıyorum. ailem arabada mı kalacaz illa eve çıkalım evde hasar yoktu diyolar. ben ise kabul etmiyorum. bir bakkala gidip su ve ekmek alıyoruz. bu arda aklıma pasaport ve oturum kartının da evde olduğu aklıma geliyor. ikna oluyorum ve yukarı çıkıyoruz.

    yukarı çıkarken 3. katta bir teyze bize nereye gidiyorsunuz diye soruyor. eve çıkacaz diyoruz. baksanıza merdivenlere ne evi diyor. o anda fark ediyorum merdivenlerin mahvolduğunu. annemlere hemen çıkıp inelim diyorum. eve vardığımızda herşeyin ortalığa döküldüğünü görüyoruz. annem dökülen şeyleri toplama derdinde. ben eşyalarımı 2 dk da topluyor valizimi alıyorum. hadi inelim diyorum bunlar da tık yok. baktım olacak gibi değil ben iniyorum diyip iniyorum. bahçeye adımımı attığım an elbistan depremi oluyor. ilk önce yere düşer gibi oluyorum daha sonra havaya uçuyorum. yaklaşık 10 metre uçuyorum. bir taraftan bu evler üstüme yıkılacaksa yıkılsın ama annem ve babama bir şey olmasın diyorum. o anda yaşadığım hissi de asla unutmayacam.

    valizi sitenin çıkışına bırakıp koşa koşa geri gidiyorum. annem ve babam yok ortada. acaba kalp krizi mi geçirdiler üstlerine bir şey mi düştü diyorum. bir aile geliyor onlara soruyorum görmedik diyolar. tam onlar ile konuşurken kapıdan onların çıktığını görüyorum. o anda inanılmaz rahatlıyorum. ama inanılmaz da öfkeliyim hem kendine hem onlara. nasıl çıkmalarına ikna oldum ve beni ikna ettiler diye.

    arabayı binince babam artık gitmeye ikna olyor. ancak kayseri akçadağ yolu da tıkalı. konya'ya gidecek ise ulaş üzerinden gitmemiz lazım. mecbur sivas yoluna giriyoruz. iyi ki arabanın deposu da full. yol boyu açık benzin istasyonu yok. hava inanılmaz kötü. yolda sadece birkaç araç var. hekimhan tarafına varınca bir köprü çökme tehlikesi var diye trafiğe kapalı. sırayla araçlar geçiyor. kangala ulaşıyoruz. açlıktan ölmek üzereyim. bir benzin istasyonunda yemek yiyoruz. elim titriyor stresten. kaşığı tutamıyorum. babam ise arabayı konya'ya kadar süremem diyor. yıllardır manuel araç kullanmadığım için ben de kendime güvenemiyorum. sivasta kalalım diyolar. eşimi arıyorum sen sivas'ta düzgün bir otel bak diyorum. bulup rezervasyon yapıyor. sivas'a varmaya doğru tipi daha çok bastırıyor oraya bile zar zor varıyoruz.

    bu benim 6 şubat kahramanmaraş depremini yaşadığım gün. depremde iki amcam, bir halam, bir yengem ve 20 yaşında kuzenim vefat etti. yiğenim doğmasa ve emekli olan annem ile babam torun bakmak için malatya'ya taşınmasa belki ben, annem ve babam da ölmüştük. çöken apartman ağzında sigarayla enkaz altından çıkan dayı'nın yani soner tuğtekin'in oturduğu umut apartmanı....

    çok uzun bir entry oldu ama bunu buraya bırakacam. unutursam dönüp okuyayım diye.

    hepimizin başı sağolsun....
  • maraş merkezde evimizin az hasarlı olduğu deprem. banyonun duvarı komple yıkıldı. çadırda kalıyoruz, yiyecekleri kendi paramızla almaya başladık artık. yardımları sadece kızılay dağıtıyor ve saatlerce sıra oluyor. yemek dağıtan birkaç kurum kaldı, onlara da araçla gidip sıraya girmek gerekiyor. evleri az hasarlı olanlar evlerinin onarılmasını bekliyor, yıkılan veya yıkılacak olanlar da kiraya çıkmak istiyor ama kiralık ev yok. gündüzleri çoğu binada eve yükseltilmiş bir nakliye aracı merdiveni görmek mümkün, insanlar eşyalarını alıyor ve terkediyor şehri. dedem, anneannem, teyzelerim, kuzenimin preslenmiş ya da şişmiş cesetlerini çıkardık ama hala farkında değiliz ne yaşadığımızın. sanırım evde yaşamaya başlayınca, okullar açılınca, misafirliğe gittiğimiz binaların yerinde yeşil otları görünce anlayacağız depremin gerçek etkilerini, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını.
  • deprem gecesi eşim ve ben gece 00.30 civarında eve gelmiştik. deprem esnasında ben uyuyordum, eşim ise oturma odasında dizi izliyormuş. antakya son bir kaç aydan beridir hafif hafif sallandığı için önce önemsemeyip 15 20 saniye kadar beklemiş. daha sonra dışarıdan bina yıkılma sesi geldiği için panikle yatak odasının kapısını açtı ve bana seslenip kaçalım diyerek kapıya doğru koştu. yatağımın hemen baş ucunda telefonum, cüzdanım, el fenerim, silahım olmasına rağmen hiç birini alamadan hatta terlik bile giyemeden eşimin arkasından koşmaya başladım. bu sırada bina hafiften sallanmaya devam ediyordu. alt katı dükkan üzerinde 7 kat olan binamızın 5.katinda oturuyorduk. eşim önde koşarken ben kapının anahtarını aldım ve ayağıma ayakkabımı hızla giyip eşime asansöre binme merdivene koş diye bağırdım. iki kat merdivenden indikten sonra üçüncü katta eşime yetiştim derken bina öyle bir salladı ki aynı anda elektrik de kesilmesiyle olduğum yere çöktüm kaldım. eşimin merdivenden düştüğünü gördüm sadece. sonrası karanlık, asansörlerin patlama sesi, alttan depremin gümbürtüsü, binanın kolonlarının demirlerinin kırılma sesi, sanki kıyamet kopuyor. her tarafa tuğlalar düşüyor ama bana değmiyor. devamında alttan gelen toz bulutunun burnuma dolmasıyla binanın yıkıldığını anlamam uzun sürmedi. o an merdivene koşmanın yanlışlığını, dairemizde kalsak en azından cesetimize ulaşırlardı diye düşündüm. allahım nolur burada mahsur kalmayalım bir an önce al canımızı dedim. ne kadar süre geçti bilmiyorum afad a göre bir kaç dakika bana göre bir kaç ömür ve deprem hafifledi. merdivenin sonundan bir ışık belirdi toz bulutu arasından, eşimin elindeki telefonun ekran ışığı. hayatım gördüm seni geliyorum diye bağırdım ve tuğlaların üzerinden atlayarak eşime ulaştım. ikimizde iyiydik. ama alttan birisi bagiriyordu hemen ayağımızın dibinde. telefonun ışığını yaktım karı koca iki kişinin oldugunu, molozlar arasında küçük bir delikte sıkıştıklarını anladım, yardım etmeye çalıştım ama ben üst katta onlar alt katta oldukları için bişey yapamadım, adama bu şekilde olmayacağını başka bir çıkış yolu bulmalarını söyledim. aslında başka bir çıkış yolu olmadığını biliyordum. o zaman çocuğumuzu alın dedi ve kundaktaki üç aylık bebeğini bana uzattı. öyle bir şok hali ki bebeğin ismi nedir, çıkınca kime vereceğiz hiç bir şey sormak aklımıza gelmedi. bebeği eşime verdim, ben evlerin çelik kapılarını tekmelemeye başladım, çünkü alttan gelen toz bulutuyla binanın bir kısmının çökmüş olduğunu anladım ve nerede olduğumuzu anlamak için pencereden dışarıya bakmam gerekiyordu. merdiven dairesi binanın tam ortasında, her katta dört daire olacak şekilde tasarlanmıştı, dışarıyla bağlantısı yoktu. yani binanın tam ortasında, aşağısı moloz dolu şekilde sıkışıp kaldık. kapıları açamayıp tekrar eşimin yanına geldiğimde alt katta sıkışan çiftin oldukları yerden kurtulduğunu ve çıktıklarını gördüm. dört kisi bir de bebek beş kişi olduk. sadece eşimin şarjı yüzde 10 olan telefonunun ışığı vardı. bana 112 yi aramam gerektiğini söylediler ve ben üç dört kere 112 yi aradım ama meşgul çalıyordu. tekrar tekrar aramam gerektiğini söylediklerinde (bu kısmı pek hatırlamıyorum eşimin söylediğine göre) ne 112 si kıyamet koptu 112 mi gelecek minvalinde bir seyler söylemişim. on dakika falan sonra 6.7 şiddetindeki diğer sallantı başladı. eşim ve diğerleri yere çöküp çök kapan tutun yaptılar ben ayakta onlara ışık tutuyordum, bana çök diye bağırıyorlardı ama çok saçma gelmiş olacak ki hiç bir şey yapmadan onları izledim. sonra o depremde bitti, yukarıdan yangın merdiveninden daha güçlü bir ışık geldi, bizim yan komşu murat abi, eşi ve üç oğlu, çocukların en büyüğü 12 13 yaşında. çıkış olmadığını söylediğimde onlar da hayal kırıklığına uğradılar. binanın alt katları çöktüğü için üst katlara çıkmanın daha mantıklı olacağını düşündüm ve çatıya çıkalım dedim, hep beraber yangın merdiveninden çatıya ulaştık ve kapı kilitli orada da kısılıp kaldık. tekrar beşinci kata bizim dairelerin olduğu kısma indikten sonra ben murat abilerin kapısının açık olduğunu gördüm. içeri girip salona koştum pencereden dışarı baktım. migros u gördüm içeride insanlar vardı, havaya gökyüzüne baktım, bir nefes çektim derince ve aşağı bakmak aklıma geldi. binanın dükkan ve ilk iki kat çökmüş, kalan kısım da arkaya doğru eğilmiş, biz eğilen kısımda olduğumuz için yere bir buçuk kat civarında mesafe kalmış. derken yan dairedeki nişanlı bir çift de kapılarını açtı ve onların oturma odasının duvarının komple aşağı uçtuğunu gördük. oradan perde çarşaf bağlayarak inmeye karar verdik. eşim ve diğerleri çarşaf toplarken ben bizim daireye koştum, binanın eğik durduğunu o an daha iyi anladım çünkü koridorda rampa yukarı koşuyordum. anahtarı çevirdim, kapıyı ne kadar zorladıysam da açamadım çelik kapı sıkışmıştı. tekrar murat abigilin daireye girip yatak odasına baktım, belki duvar yıkılmıştır benim daireye giriş vardır diye, ama yoktu. eşime kapının önünden bir ayakkabı aldım, geldiğimde çarşaf hazırdı. ben önce inerim dedim, sonra aycan diye bi kız ben zayıfım ben deneyeyim dedi ve indi. peşinden ben, sonra eşim, bebek, bebeğin annesi derken kucağıma alarak gelen herkesi indirdim. bina üzerimize doğru yatmış olduğundan çok daha stresliydi o an. aycan ın kafasına tuğla düştü, onu eşimin yanına güvenli bölgeye götürüp tekrar aynı yere döndüm. herkes indikten sonra eşimi alıp hemen binaların arasından çıkmak istedim çünkü bulunduğumuz yerlerin altı kapalı otoparktı. bir kaç duvar ve engelden atladiktan sonra toprağa bastık. eşimle kol kola girip yavaş yavaş arka sokaktan binanın ön kısmına ulaşmak için yürümeye başladık. eşimin telefonunu da düşürmüşüm. her yerden yardım çığlıkları, feryat figan. binanın önüne geldik ve 1 senelik binanın nasıl o hale geldiğini düşündüm, yoksa rüyada mıyım diye düşündüm. yürürken çorapsız giydiğim ayakkabıma dolan suyu düşündüm. deprem 4.17 de oldu, biz dışarı çıktığımızda 05.30 du. bizden haber alamayan arkadaşlarım hatay erzin ilçesinden yola çıkıp saat 7 buçuk civarında antakya ya geldiler. onlar gelene kadar bir bardak su bulamadık sağanak yağmurun altında. arabam kapalı otoparktaydı, ziynet eşyamız, telefonlar, eşyalar, kiyafetler her şeyimiz bir anda yok oldu. sadece pijamayla kaldık. eşimle 4 senedir evliyiz, en çok korktuğum şey ona veda edemeden ayrılmak olacaktı. uzun zamandır çocuk sahibi olmak istiyoruz ve tedavi görüyoruz. depremden sonra her şeyi unuttuk tedaviyi falan bıraktık. derken depremin 45. günü eşimin hamile olduğunu anladık. çok değişik duygular. ben şöyle yorumluyorum, allah bize dedi ki, istersem canınızı alırım, istersem bağışlarım, istersem her şeyinizi elinizden alırım, istersem de canınıza can katarım...

    bugün 13.04.2023 binanın enkaz kaldırma çalışmasına gittim, alt kattan çocuklarını aldığımız kişiyi gördüm, çocuğun adı kerem, üç aylıkmış.

    binamızda 7 kişi vefat etti, karşı binada 130 kişi. antakya odabaşı mahallesi.
hesabın var mı? giriş yap