• evlenecek kizin danteli nevresimi boku pusuru
  • anne: sen al bu sidileri kasetleri ceyizine bunnari koycam senin
    cadi: anne benim evleneceem adam bayram yapar ki super
    anne: tabi kendin gibi bulcan gidip o taksimlerden
    cadi: evet anne ben olcam o adamla cunku sen deil
    anne: terbiyesiz ahlaksiz
    cadi: off anne offf
    anne: konu$ma sus bazen seni benmi yaptim diye du$unuom
    cadi: bide babama sor
    anne: yeteeeeeeeere
    cadi: bencede
    ayrica (bkz: anne tripleri)
  • ayrıca "cehize bakma" diye de manasız, ultra gereksiz bi aktivite wardır düğünlerden önce; kıt kanaat yada bek zanaat veyahut pek küsürat eşyalar derlenmiş ve fakat toplanmıştır zor zar. "ceyizi bol olan kız iyidir, hastır" beyinlerde, çünkü dışarda gözü olmamış, sürekli kendini bunlara adamıştır, lif örmüş, olası arabasına karpuz şişlemiş, magazin programlarını eşiyle birlikte izlemek istediği televizyonuna örtü elişilemiştir.

    bunnarı bir ewe gider yerleştirirler, sonra haber ederler ahaliye, onlar da gelip bakar "haa iyi olmuş, hoo bu da warmış, hii bunun örneğini versene bana, hıı bize düşmez böylesi" gibi zerzevat tepkiler vererek takılırlar bi müddet.

    mülkiyet ve madliyet iğrençliğinde, namusait gereksiz bir dolu eşyadır ceyiz denilen... aha bu ceyizi bol olan kıs yaramazdır, salamuradır, ne ceyizim olar, ne ceyizden öperim.

    lakin kafamda "ulan ya cehizse bu kelimenin aslı" diye bi rahatsızlıq, platinden...
  • bir gümü$ tepsiyi ve $ekerliği diğerlerinden ayıran önemli bir nitelik.
  • (bkz: ceyiz duzmek)
  • gelişen teknoloji ile çeyiz sandığının içeriğide upgrade edilmiştir. bunlara örnek olarak, elektrikli yumurta haşlama makinası, yoğurtmatik, fasulye soyacağı, rice cooker, yaprak sarma düzeneği verilebilir.
  • hanim kizin evlenmesi gundeme geldiginde, annesinin ortaya cikardigi esyalar butunu. neler neler vardir bu esyalar arasinda: ortuler, havlular, makrameler, takim takim bardaklar, tabaklar, nevresimler, hatta hizini alamamis annelerin mesaj kaygili ekledigi zibinlar, patikler... dugun zamani yaklastikca, anne ve ona yardimci olan ailenin diger kadinlari seri bir sekilde kumas olan esyalari yikar, kolalar, utuler, bohca turunden sekillerde paketler. kirilacak esyalari da gazetelere sararak koliler. bu arada hanim kizimiz "annem bunca yildir evde nerelerde sakliyordu bunlari acaba?" diye meraklanir. geride kalacak kardes, evin nasil da cabucak bosaldigina sasar kalir.

    dugunden bir sure (iki hafta kadar) once, o esyalar gelin kizimizla damat beyimizin oturacaklari saadet yuvasina, torenlerle goturulur. bazi yorelerde bu torenin abartildigi, her bir ceyiz bohcasina, kolisine, hurcuna kirmizi kurdeleler baglandigi gorulur. hatta ceyiz sergisi dugune kadar acik kalir. her kiz evinde bu tantana illa ki yasanir. ama oyle ama boyle...

    sonrasinda anne, anneanne ve babaannelerin el emegi goz nuru olan oyalar, danteller, beyaz isler pek ragbet gormez. belki ilk gunler kullanilir, sonra "cok zahmetli" oldugu icin pratik esyalara yonelinir. iste ceyiz boyle bir seydir.
  • "cihaz"dan gelir, teçhiz etmek, donatmak anlamındadır.
  • (bkz: çeyiz asmak)
  • bu işin önde gidenleri örtünün de örtüsünü yaparak olaya noktayı koymuşlardır. **
    (bkz: örtünün örtüsü)
hesabın var mı? giriş yap