çirkef
-
igrenc ve bulaskan sey veya kimse
-
bireyselliğin dibine vurulduğu* zamanlarda akla gelen kelime.
-
-
çirkef: is. far. çirk-ab, cirk = kir, ab = su.
1. pis ve bulanık su.
2. s. mec. > igrenç ve bulaşkan şey veya kimse.
tdk türkçe sözlük (yeni baskı), cilt i, ankara 1988, s.313.
****
çirk, f. i. : kir, murdarlık.
çirkâb, çirkâbe: çirkef.
çirkâbe efşan: f. s. çirkef saçan.
çirkâlûd: f. s. : murdar, bulaşık.
çirkin: f. s. : güzel olmayan.
çirknak: f. s. kirli, kir içinde.
f. : farsça.
osmanlıca türkçe sözlük, mustafa nihat özön, inkilap kitabevi, 8.b., mart 1997, s. 146. -
çirkef.
kendisine usluplu sata$ildiginda, ya da kendisine herhangi bir nedenle sata$ildigini du$unen, varsayan, bir kimsenin uslup yoksunu olarak kufure varabilecek denli duzeysiz ve cogun kininsiz deve'kinî sitmali zincirleme kar$i saldirilari. -
(bkz: bulent korkmaz)
-
(bkz: çirkefe yatmak)
-
(bkz: juan pablo montoya)
-
bu özelliğe sahip kişiye asla vicahen söylenmeyen, gıyabında kendisinden bahsedilirken kullanılan nahoş kelimelerden bir tanesi.
(bkz: densiz)
zira "sen çok çirkef bir insansın" şeklinde bir cümle yoktur. tıpkı "lütfen denli ol" denilmediği gibi.
(bkz: tıpkı) -
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap