şan

• ses sanati
  her profesyonel sarkicinin egitimini almasi gereken sey, ama yurdumda genellikle allah ne verdiyse oyle soylerim yaklasimi uygulanir
• ün, sohret
  gosteris
• (bkz: şan sesi)
• opera okuyan insanların alan dersidir. haftada iki saattir. bir saati korrepetisyon ile beraber yapılır.
• tavşanın götüdür.
• diyafram kontrolü/kondisyonu, doğru telaffuz(diksiyon eğitimi), ses tellerini esnetme ve dolayısıyla daha geniş perdelerde daha kontrollü ses çıkartabilme gibi yetiler edinebilmeleri adına sahne sanatçılarının alması gereken ses eğitimidir.
• bir erkek ismi.
  
  (bkz: sean)
• internetteki videolar izlenerek öğrenilebilecek bir sanat değildir şan.
  çünkü, insan hem kendi sesini duyamaz hem de insan sesini duymak ayrı bir kulak ve tecrübe gerektirir. müzik kulağı olan, hatta çok iyi şarkı söyleyen şancılar bile berbat bir duyumcu olabilir bu konuda. bu nedenle şan eğitmeni olmak çok zor ve tehlikelidir.
  
  bir şan eğitmeninin müzik kulağının yanında çok iyi bir ses duyumu olması, aynı şekilde iyi bir hayal gücü olması ve hislerinin, algılarının çok açık olması gerekir. her öğrenciye ihtiyacı olanı verirken, öğrencinin sesine zarar vermemesi lazımdır. zaten iyi bir eğitmeniyle çalışırken asla yanlış bir şey hissetmezsiniz.
  
  şan eğitimi, kelime anlamı olarak sadece ses eğitimi anlamına gelse de, müzikalite ve şarkılara yaklaşım biçimini algılamada da çok önemli bir noktadadır bence şan eğitmeni. velhasıl, her şancıyım, hocayım diyene güvenmemelidir insanlar. zira bu işin erbablarının olması gereken yer olan konservatuvarlarda bile gerçek bir şan eğitmeni bulamayabilirsiniz.
  
  ve, en zor sanatlardan biridir. öncelikle yetenek gerektirir, doğuştan bir yetenek. ardından iyi bir algı ve hayal gücü gerekir. sonrasında müziği ve karakteri algılamak, bunların hepsini yorumlamak... gerçek bir fiziksel güç ve esneklik de cabası. sahnede duruşundan, mimiğine... oof of çok zordur çok!
• eğitimi zor bir daldır.
  zira her enstrümanı elinize alıp görerek, neresine nasıl basacağınız öğretilerek eğitilirsiniz. fakat şan eğitiminde kimse boğazınıza elini sokup "na şurası tınlayacak" diyemediği, karnınıza elini sokup "işte şurası diyaframın, nefesinle diyaframının ilişkisi de nah şurada" diye iç organlarınızı size gösteremediği için, tamamen taklit yoluyla öğrenilir şarkı söylemek.
  
  sadece kulak, ses kalitesi, şan nosyonu sahibi olman yetmez; duyduğun, sana tarif edilen sesi çıkarabilecek zekan da olması gerekir.
  
  şan eğitmeninizin imgeler yaratması, mesela benimkinin bir derste dediği gibi "sadece bir pinpon topunu hareket ettirebilecek kadar nefes çıkacak. uçurup duvara fırlatacak kadar değil!" gibi yönlendirmelerle kafanıza bir resim oluşturup yardım etmesi gerekir.
  
  şan öğrencisi olmak da zordur, eğitmeni olmak da zordur netekim.
  
  (bir şan mezunu ve kafayı eğitimle kırmış biri olarak tanıdığım en iyi hoca gül sabar'dır bu arada)
• gurur duyduğum oğlum'un adı...