• stajda ders anlatırken "bu kız ders anlatmıyor! bu kız resmen dans ediyor!" dediğim arkadaşım adına açılan kampanya. bi kere derste izleseniz ne demek istediğimi anlarsınız..
    lisede okul birincisi olmuş, üniversite'de herkesin tanıyıp sevdiği biriyken hayatın bi yerinde her şeyin tepe taklak olabileceğini gösterdi şeyda bize. yapılabilecek ne var diye sorarsanız işte bu kampanya şuan elimizden gelen tek şey.
  • bugün gata için sıra beklediğini okuduğum ikinci insan. diğeri de mutlu kaya idi. onun da hareket konuşma birçok problemi var, aile yardım istiyor. kimbilir bu şekilde bir umut bekleyen kaç insan var.

    gata'da fizik terapi adına özel olarak ne yapılıyor bilmiyorum. tek alternatif gata mı onu da bilmiyorum ama herkesin gata diye yalvarması tesadüf olamaz. ve gata'ya gelince orada tabii ki yer yok.

    yani şeyda için de mutlu için ve diğerleri için de ne yapılabilir bilmiyorum. bir hastane kaç kişiye yeter ki? neden bu tedaviyi sağlayan kurumlar açılmıyor, bu ihtiyaca karşılık verilmiyor, devlet.. diyeceğim ama daha yazarken komik geliyor.

    umarım bir yol bulunur, bu gencecik insanlar iyileşebilir, umutları hala varken umarım daha fazla üzülmeden hayata geri dönerler..
  • survivor varken az ilgi gören kampanya.
    utanıyorum vallahi ne diyeyim.
    imzalanmıştır.
    imzadan başka neler yapılabilir; ona da bakmak lazım.
  • imzamı atıyorum ve paylaşacağım da.
    allah yardımcısı olsun,takip edeceğim kampanyadır.
  • sağlık hizmetlerinden faydalanmak istiyorum ama para veriyorum.
    ılaç almam lazım ama para veriyorum. sanırsın ki emekli olunca çuvalla para alacam, emekliye verilen maaş bile açlık sınırının bilmem kaçta kaçı. o da ölmeden emekli olabilirsen.
    peki ben bu sgk denilen şeyi niye ödüyorum? diye sormazlar mı adama? sormuyorlar.

    "istediğim hastaneye gidiyorum, sıra beklemiyorum" reklamları geldi aklıma. sahi nasıldı o reklam?

    yahu günahtır. ayıptır. ınsanlar yakında tedavi olmak için yalvaracak. o konuma getirdiniz milleti, tebrikler.
  • destek olmamiz gereken durumdur.
  • her yerde paylasilarak destek verilmesi gereken kampanya. bu guzel ahalinin ihmal edecegini de sanmıyorum zaten.
  • imza atmak işe yarar mı bilmiyorum ama kesinlikle denenmesi gereken kampanya. gencecik bir kadının hayatı söz konusu. bir yandan bunu yazıyorum, bir yandan da laf sayıyorum. bu nasıl iş, bu nasıl bir sağlık sistemi. kan gerekir, insanlar kendi kendine bulmaya çalışır, ameliyat gerekir, kampanyalarla para toplanır, insanlar üç kuruş için çalmadık kapı bırakmaz, bir hastane bir hastayı kabul etsin diye imza kampanyaları düzenlenir. yeter ama artık, gerçekten yeter.

    yayabildiğimiz kadar yayalım arkadaşlar, umalım bir işe yarasın. hadi bir de ben link vereyim.
  • (bkz: #52848448)
    bir güzel haber daha aldık darısı şeyda öğretmenin başına..
  • hastaneye ziyarete giderken son ana kadar nereye gittiğimi düşünmeden konuştum durdum. son duraktan bir önce, çiçekçi... şöyle kallavi bi çiçek yaptıralım, odada içi açılsın, baktıkça "yalnız değilim" desin istedim. hastanenin kapısına geldiğimde bir vurdu sözlük... öyle hafif bir iç sıkıntısı gibi değil, tekme tokat daldı bana gerçekler. "lan ben napıyorum... ben nereye geldim! oha şeyda! oha yürüyemiyor?!" olduğum yerde kaldım. aynı anda hem çok üşüyüp hem çok terleyip nefessiz kaldım. "yok... çıkamayacağım. bi sigara versene" diye hastanenin kapısına çöktüm kaldım. ama girmem lazım. yalnız olmadığını hissettirmem lazım diye diye, mide krampımı bastırmaya çalışıp girdim.

    bi girdim ki tekerlekli sandalyesini pencerenin önüne çekmiş, başında bandana sokağı izliyor. şimdi bile "şeyda" deyince aklımda o hali. o kadar sevimli ki, o kadar mutlu oluyor ki, benden daha iyi hissediyor kendini kendi durumuyla ilgili. anlatmaya başlıyor.

    ılk kaza olduğunda herkes aramış. valiler, sendikalar, milletvekilleri, genel kurmaydan yetkililer.. ılk fırsatta bu işi en iyi yapacak olan gata'ya alınacağını söylemişler. van'daki hastane kapsamsız diye izmit'e gelmiş. ama ha bugün ha yarın gata'dan haber bekliyormuş. öyle ki bi iki gün evvel ankara alan kodlu bir arama alıncaki halinin taklidini yaptı, boğaz'ını temizleyip üstünü başını düzeltmiş heyecandan. ama pazarlamacı çıkmamış mi arayan bir de... telaşını görseniz tüm durumdan bağımsız gülersiniz. "bekliyoruz, gideceğiz. eşim van'a gitti bi iki iş halletmeye. burda geçiciyiz ev falan tutmadık annemler için" dedi. 3 ay olmuştu kaza olduğunda evleneli. "van'daki evini kapatacak misin?" dedim. "kapatamam, döneceğim oraya yeniden. halılarına bile basamadım daha, çok güzel ev kurduk. taşınıp eskitmeyeceğim eşyalarımı, kullanacağım. kalem tutacak kadar olsam göreve dönebiliyorum. devlet sadece ilk 2 ay tedavi masrafı karşılıyor diye buraya geldik. nasılsa süre dolana kadar gata'ya geçeceğiz" dedi. bastıralım, her gün mail atalım, bi şeyler yapalım? dedim, ters teper belki, söz verdiler alacaklar mayıs sonuna kadar kesin, dedi. bir de kendini bıraktı, hastanede devletin ödeme yaptığı 2 ay geçtiği için tedavisini bırakmak zorunda kalan bilmemne amcayı anlatıp üzüldü. "tedavi devam etse adam yürüyecekti, koltuk değneğine kaldı" diye nerdeyse ağladı. "ben bekliyorum alacaklar mayıs sonu kesin" dedi.

    almadılar sözlük. temmuz geldi. hastane masrafları dağ oldu. şeyda'nın ayağa kalkması için gereken en kritik süre geride kaldı. ama almadılar.

    şimdi gittiğimde pencereye sırtı dönüktür diye gidemiyorum. hadi herkes biraz yürüyebilirliğinden versin deseler imza kampanyası falan değil evlerinize gelip yalvaracağım "ne olur birazını verin hücrelerinizin" diye. ama değil, bi imza... hadi be sözlük, bi ihtimal daha var, o da şeyda'nın yürüyebilmesi... lütfen paylaşıp "yalnız değilim" hissini yaşatalım şeyda'ya.

    ekleme: eşinden son gelen mesajı da ekliyorum buraya. "hocam kusura bakmayın geç cevap veriyorum. gata ile ilgili bütün üç kâğıtlara şahit olduk neredeyse..bizim şanssizligimiz gerçek anlamda sahip çıkan olmadı. yok eşim engelli kalmış umurunda mi kimsenin... zaten en kritik 6 ayı geride bıraktık şeyda nin iyileşmesi adına. bu saatten sonra gata yansa da umurumda değil çünkü acısı bize kaldı..ne yapmak istiyorsanız yapın hocam hem içiniz hem içimiz rahatlasin..şunu da ekleyin ama verdikleri kaç aylık süre dolmasına rağmen hala almadılar.genel kurmay sahip çıkacağız demesine rağmen almadılar."
hesabın var mı? giriş yap