• (bkz: asilamak)
  • normalde ilişki sırasında vajinaya bırakılan spermlerin ince bir borucuk ile doğrudan rahim içine gönderildiği yardımcı üreme tekniği. bu arada önceden kadına hormon yüklemesi yapılarak yumurta sayısı çoğaltılır ki döllenme olasılığı artsın. bu sebeple aşılama tedavileri çoğul gebelikle sonuçlanabilmektedir. bir kaç kez tekrarlanan aşılama tedavisi kısırlık tedavisindeki ilk aşamadır, ilk hayal kırıklığıdır.
  • sıcak suya soğuk su katma, soğuk suya sıcak su katma.
  • büyük birader'in toplumun uyanmasını nasıl engelleyebileceğini ve toplumu nasıl sindirebileceğini araştıran sosyal psikoloji adlı burjuva biliminde geçen bir yöntemdir.

    emekçi yığınların kendi sömürgenliğine karşı ayaklanma eğilimini gören egemenler, kurulu düzeni eleştirenlere karşı mücadele etmek için yaptıkları propagandalarda vatandaşlara karşı görüşün zararlarını anlatırken, araya onunla ilgili iyi şeyler de serpiştirir. böylece kişiler kendilerine benimsetilen görüşün tarafsızlığına inanarak karşı görüşe karşı otomatik reaksiyon gösterir.

    bu bazen öyle bir hal alır ki, anarşizmi savunduğunu sandığınız bir çalışma size aslında iktidar karşısında nasıl güçsüz ve çaresiz olduğunuzu içten içe benimsetir. yani aşılama yönteminin pek çok çeşidi vardır ve bu aslında toplumla mücadele etmek için iktidarın yürüttüğü psikolojik savaşın önemli bir bileşenidir.

    örnek olarak, sürekli kurulu düzeni eleştirdiği halde, onu değiştirmek için elimizde hiçbir şeyin bulunmadığı sonucuna bizleri ulaştıran ve anarşist olarak nitelendirilen baudrillard aslında bu psikolojik savaşın burjvua güdümlü piyonlarına dair bir örnektir.
  • 1989 yılı...türkiye ilk defa pizza dükkanlarıyla tanışır.türkiye’ye birkaç dükkan açarak pazarın nabzını yoklayan ünlü marka aldığı sonuçla şoka girer.bekledikleri gibi olmaz.boğazına düşkün olduğu için pizzayı seveceğini düşündükleri türk tüketicisi, pizzayı sevmez.dükkanlar kapatılır.geri dönülür.

    1991 yılı.murakami-wolf-swenson productions’ın ürettiği bir çizgi film dünyada büyük ilgi görür.yapımcı şirket türkiye’deki bir özel kanala bu çizgi filmi teklif eder.kanal şaşkındır, fiyat gerçekten olması gerekenin %10’udur.adeta kapandaki peynir gibi duran bu teklifi kaçırmaz özel kanal.yayınlanmaya başlar.çizgi film türkiye’de de çok tutulur.oyuncakları, rozetleri, kartpostalları, defterleri ve kitap kapları ile müthiş bir pazarlama da beraberinde gelir.

    1994 yılına gelindiğinde çizgifilm dizisi milyonlarca çocuğu ve genci etkisi altına almıştır.bu çocuklar tuhaf bir biçimde annelerinden pizza pişirmesini istemeye başlar.türk anneleri pizzayı nasıl yapacağını bilmez.talep gitgide artar.derken pizza zinciri dükkanlarını yeniden aktif hale getirir, yeni dükkanlar açar.çocuğu yemek yemeyen anneler mecburen pizza sipariş eder.liseli, üniversiteli gençler arasında bir itibar nesnesi haline gelir. türk mutfağının demode lahmacunu, pidesi terk edilmiş, gençler gruplar halinde pizza dükkanlarına gider hale gelir.

    tesadüfen (!) pizza talebini patlatan bu çizgifilmi çoktan tahmin ettiniz değil mi?bravo! o çizgi film “ninja kaplumbağalar”!o pizza zincirini de tahmin ediyorsunuzdur,onu da buraya yazmayayım.

    şimdi o çocuklar büyüdü, çizgifilmi ilk izleyenler 30’larına geldi.ilk jenerasyon genç evli, yeni nesil aile oldu.onlardan sonraki jenerasyon şimdilerde üniversite öğrencisi, ya yurtta ya da öğrenci evinde kalıyor.ilk jenerasyondaki evliler evde yemek pişirmek yerine sık sık şöyle diyor : “pizza mı söylesek?”bir sonraki jenerasyon da yurt odasına ya da öğrenci evine neredeyse her akşam pizza sipariş ediyor.

    işte algılarımız böyle yönetiliyor.20-30 yıllık stratejiler çiziliyor, uygulanıyor.bizim eğlenceli diye izlediğimiz masum çizgifilmler, diziler, sinema filmleri birtakım fikirlerin beyinlerimize çok daha hızlı zerk edilmesini sağlayan katalizörlerdenibaret.ve emin olun, bu bilinçaltı pazarlamacıları, bu algı sihirbazları bize sadece pizza yedirmiyor…!

    bu sadece bir örnekti,her amerikan filminde apple bilgisayarların görünmesi bugünkü apple çılgınlığının temeliydi.her filmde sabah işe giderken elinde starbucks kahve ile koşturuyor olması bugün bir kahveye 15 lira ödüyor olmamızın müsebbibi.afrika’da ayağında ayakkabı olmadığı için pet şişe bağlayan afrikalı gençlerin elinde içine su doldurulmuş coca-cola kutularıyla gezmeleri ve bununla sınıf atladıklarını düşünmeleri de yıllardır coca-cola’nın yaptığı “mutluluk” reklamlarının sonucu. gerçekte mutlu olmayanlar içtikleri içecekten mutluluk akıtmaya çalışıyor işte, başka bir şey değil.

    biz hatırlamayız ama babalarımızın hayranı olduğu western (vahşi batı) filmlerindeki karizmatik kovboyu. o kovboyun ağzındaki marlboro sigarayı babalarımız bugün hala bırakabilmiş değil. etkiye bakar mısınız?işte bu yüzden unutmayalım;bize sunulan görüntülerin, reklamların, film ve dizilerin %99’u bir amaca hizmet ediyor.inanmadan, etkilenmeden, kendimizi kaptırmadan önce iki kere düşünelim.

    “bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter” diyordu malcolm x,uyanık olmayana pizzayı da yedirirler, kolayı da içirirler üzerine de bir sigara yaktırırlar…afiyet olsun!
  • çocuk sahibi olmak isteyen çiftler üzerinde kullanılan bir tedavi yöntemidir. yıkanan erkek spermlerinin rahme enjekte edilip yumurtanın döllenmesini sağlamak için kullanılan yöntemdir.
  • bu tıbbi işlem esnasında benim çocuklara sürekli numune denilmesi gururumu incitmedi değil. infertilite probleminde denenen tıbbi yöntem. moral bozma yöntemi.
  • temas sonrası aşılama ile korunabilinecek hastalıklar:

    1- kızamık'da eğer çocuk 1 yaşından büyükse ve duyarlıysa ilk 3 gün içinde tek doz aşı yaparız. ama 1 yaşından küçük çocuklarda ilk 6 gün içinde immunoglobulin veririz.

    2- su çiçeğinde maruziyetten sonraki ilk 3-5 gün içinde tek doz aşı yaparız.

    3- kuduz

    4- hepatit a'da ise temastan sonraki en kısa sürede standart immunoglobulin'i yaparız.

    5- hepatit b'de ise hastalıkla temas halinde hem immunoglobulin hem de aşıyı aynı zamanda yaparız.
hesabın var mı? giriş yap