ahmet voyvoda

• göbeğini aristokrat göbeği olarak niteleyen rakı-roka sevdalısı insan
• (bkz: kazıklı voyvoda)
• turkcenin matematiksel bir dil oldugunu iddia eden ve paragraf sorularının cozumunu bile sistematik yaptıran harikulade turkce ogretmeni. su anda ozgun dersanede gorev yapmaktadır. özel derslerde 18 farklı renk kalem kullanır, adeta defterinize resim yapar.
• özgün dersanenin şirin mi şirin, tonton, efsaneleşmiş göbeğine laf edenleri gençliğinde rövaşata çekerken çekilen fotoğrafını göstermekle tehdit eden izmir'in 1 numaralı türkçe hocası... alanında bir numara... bir de tebeşirlerle bi alıp veremediği var galiba, düşürdüğü hiçbir tebeşiri yerden aldığı görülmemiştir. ya uzağa tekmeler ya da öylece seyreder... (bunun göbeğiyle bi alakası mı var? yok canııım!)
• bir mühendislik bölümü üniversite hazırlık öğrencisine edebiyat ve türkçe dersi vermesi için seçilebilecek en doğru hocadır. göbeği kendisinden önce giden, rakı içince daha da şairane konuşan özgün dersanesinin en keyifli hocalarından...
• izmir özgün dersanenin sevilmemesi mümkün olmayan derste etkileyici hikayeler anlatan çok sevdiğim hocam.kocaman göbeği olmasına rağmen gençliğinde rövaşata çektiğini iddia eden kişi.ufak bir dialog:
  üzgün bir öğrenci ahmet voyvoda'ya dert yanmaktadır.
  voyvoda:
  - hem kelim, hem kocaman göbeğim var hem de türkçe öğretmeniyim ama mutluyum.senin gibi yakışıklı adam neden mutlu değil yaw(gözlerini açarak)
• ilk gun koridorda gordugumde dugun forografcilarina benzettigim asmis insan.ogrencilerine ekselans,majestem,prenses,lordum ... diye hitap etmesiyle meshurdur.sorularinda alinti yaptigi sairlerin cogunu tanir.nerde bir anlatim bozuklugu gorup ensesine coksek,hafiften siritir kendisini anariz.turkceyi sevdirmede emegi buyuktur.bornovada oturur.
• noel baba olma potansiyeli yuksek insan, cok cok iyi bir turkçe ogretmeni.
• "adlandırma bir tavırdır" sözüyle akıllara kazınmış kişidir. bu lafın hikmetini anladıkça kelimelere daha bir dikkat eder oldum. aynı insan aynı olayı bana 10 defa da anlatsa sıkılmadan dinler oldum, zira kullanacağı sözcükler mühimdir. başka sözcükler, bambaşka dertler anlatmaktadır.
  
  ayrıca mendilimde kan sesleri sevdalısıdır. bonus karanfiller ve domates suyu olarak gelir genelde.
• kelimelerle anlatılamayacak bir eğitimci, öğretmen. özgün dersane'nin türkçe öğretmenleri kadrosunda yer alır.
  
  hitabet sanatı ne ise, voyvoda onu en uç noktasında, en mükemmel şekliyle icra eder. ilk ders sonunda dülger balığının ölümü'nü anlatarak öğrencileri mest ederdi. ne şanslı bana ki, iki sene kendisinden ders aldım. şunu söyleyebilirim ki, ne okulda, ne lisede, ne başka bir dersanede ne de üniversitede onun dersi kadar ilgiyle takip ettiğim ikinci bir ders olmadı. gerçek bir "eğitimci" olması dolayısıyla bizlerin nerede sıkıldığını anlar, araya serpiştirdiği hikayelerle bir süreliğine bizleri o otel odası çakması sınıftan soyutlardı.
  
  anlattığı karanfiller ve domates suyu'nun, ince memed'in, o henry hikayelerinin tadını sanıyorum ki hiçbir yerde bulamam. test kitaplarının sayfaları arasına sıkıştırılmış şiirleri yorumlayışının ve "sana gitme demeyeceğim, ama gitme lavinia" deyişinin etkisi de şimdi fark ettiğim üzere hala canlı. tüm bunları anlatır ve okurken adeta yaşardı. dülger balığının gözlerini öyle bir tasvir ederdi ki, balığın gözlerini görüyor; memed'in taşlı, dikenli toprakla olan mücadelesini öylesine yaşayarak anlatırdı ki, bir an karşımda memed duruyor sanırdım.
  
  biliyorum ki kendisi birçok "ekselans" ve "matmazel" yetiştirdi. eminim ki hepsinin gönlünde yeri ayrıdır. ne mutlu kendisine.