• hayır, hemen celallenmeyiniz, evdeki beyin, işe yaramadığında kurulmuş turşusu değil; amma ona yakın.
    insanın sözde düşünce organı, algı, muhakeme ve dahi idrak merkezi olan beynin, hoşaf kıvamından sonra iyice ekşiyip, şıradan sirkeye dönen üzüm gibi, turşuya evrilmesiyle aldığı haldir.
    yeminnen kulaklarımdan da buhur buhur sarımsak tütmüyorsa, durum daha da vahim, bende beyin tümörü var demektir, çünkü burnuma fena halde kötü kokular geliyor, hem de kulaklarımdan ve göz pınarlarımdan.
    p.s. hayır, kulaklarımda mantar enfeksiyonu yok, sensin mantar, densiz şey.
    turşu diyorum var beynimde, sarmısaklı, köpürüyor, turşu taşını da unutmuşlar kurarken, köpüren taşıyor, taşan kusuyor.
    bi insaf sahibi yok mu, daş yok mu daş?, yassıcasından has bir turşu taşı? değirmicek şöyle?
    çakılnan bişeynen de kulakları mı tıkasam, akacak hakkat beynimin pekmezi, ekşimik olaraktan.
    zaman makinasını icat edecek olan arkadaşa da buradan aleni evlenme teklif yapmak istiyorum, kap makinayı, koş gel, kollarım açık sana.
    beni kurtarsan kurtarsan anca sen kurtarırsın.
    temizinden bi de çocuk yaparım sana, daha ne?
    yalnız salatada, suböreğinde maydanoz istersen, yok bana pırasa pişir falan dersen de soktuğum gibi seni makinana geri tepelerim zamanın ta dibine, ona göre.
    gel dediysem, gel ama akıllı gel.
    makina falan bi yere kadar.
    turşunun iyisi de bol sarmısaklı ve limonlu olur ayrıca. dereotlu gavur turşusuna da töbe gönül indirmem, rabb'im sınamasın da.
  • sarılamayan yaraların uykucu cücesidir.
    tam en gerektiği zaman kurulamayan bir programdır.
    (d)engerek yılanıdır

    herşeyin ötesinde;
    kurulduğu koltuğundan memnundur.
hesabın var mı? giriş yap