erdal acar

• gerçek bir hayat adamı.engin koçla beraber akademi açması zaruret halini almış libido ordinaryusu, sex imparatoru.
  ne derse erdal der, ne eylerse güzel eyler.
• manken tetkik arama.
• erdal agabeyle tanismam cocuk yillarima rastlar. simdi acar konutlarinin dikildigi arazide cross training yaparken uzaktan beni izler destek verirdi erdal agabey. benim icin bir gun "bu adam cok buyuk adam olacak, bunun bekarligi degil evliligi can yakacak" demis , el ense atmisti.
  
  kendisiyle saatlerce felsefeden, politikadan, sanattan ve hayata dair hayati guzellestiren herseyden konusurduk. alpay a hediye ettigi ferrariyi once bana hediye etmek istemis "agabey ne yapiyorsun ben ne yapayim ferrariyi dostlugun yeter bana" demem uzerine "aferin lan otis" demis su an taktigim yuzugunu armagan etmisti.
  
  hacer ul esved de oldugu uzere opulmekten yuz surulmekten asinmis bir yuzuktu bu.simdi eridi gitti.
• askerlige militarizme karsiydi, kendisi icin yapilan asker kacagi suclamalarini duydukca kabuguna cekilir
  "ben insanim, bir baska insani oldurmek icin elime silah alamam, gocuklu celep sopasini kaldirdiginda meleyerek kacamam ben otis, kisisel ozgurlukler inanc hurriyetine aykiridir askerlik" der hislenirdi. asker kacagi olarak yakalanip afise edildiginde agzinin kenarina yerlesmis o aci tebessumu hatirladim, kahroldum. bir fikir insanini daha dalindan koparmislardi.
  
  oysa ki yazi masasinda sadece kendine ve cocuklarina siirler, denemeler yazan romantik bir insandi. ne istediler ondan, asla bilemedim.
  
  ensesi gibi dumduz dosdogru bir insandi, ve yesil gozleri dagda atesler gibi tek tek yanardi. bir emel vardi hayatinda cocuklarinin anasi olan, bir de siirleri, hikayeleri bir de ferrarisi tiptronik sanzimanli.
• philatelist idi kendisi, vergi vermemeyi sever verginin devlet ile birey arasinda evlilik benzeri ask i olduren bir bag oldugunu, bireyin devletine fuhus eder gibi para verdigi icin degil gonul verdigi icin bagli olmasi gerektigini soyleyecek kadar acik fikirliydi. mulkiyet e, servet e, kapital e karsiydi. kimse anlayamadi onu, caginin o kadar otesinde, o kadar ilerisinde bir insadi.
  
  gidin bakin kucuk oglu jean jascques 4 yasinda emerson okur, thoreau okur.
  
  burnu da isteyerek estetik degildir, bir gun kendisini ceviren bir grup kaba kuvvet meraklisi zorbaya siddetin gereksizligini anlatirken hirpalanmis, feci sekilde dovulmustur. burununu ise nefes alabilmesi icin doktorlar duzeltmistir( sigortaya estetik ameliyat giydirmek icin en klasik bahane)
• gördüğü her dişi sineğe bile kur yapma potansiyeline sahip er kişi
• 98-99 yaz sezonunda bodrum cohıba beach clubda çalışıyordum beach bardaydım bu kişiyi o döneme dek televole programlarından tanıyordum tipik z.z tiplemesi kafamda kemikleşmişti.ve 2 mtr önümde ,yanında çetesi(jan tanrıyar,suheyl-behzat kardeşler,ve bir takım miço ,buna ek olarak o dönemki sevgilisi demet şener)ile gördüğüm zaman beynimde kemikleşen o yapı birden elmas sertliğine büründü. bir insan bu kadar x-x-large olabilir dedim içimden ,sebebide $u resmi nikahlı eşi emel yıldırımın müessemizin yaklaşık 100 mtr ilerisindeki grand yazıcı otelinde kalıyor olmasıydı ve önümde demet şenerle grekoromen stilinde bir güreşe tutuşuyor olmasıydı erdal acar'ın..etik olarak aykırı ama para nelere kadirdir cümlesinin bu zamanlar için söylenmiş bir söz oldugunu birebir yaşamak ilginçti...ama şöylede bir durum var 8 tane corona beer içtiler hesapları 14 mılyon kadar tuttu ve 100 $ verdi üstü kalsın deme büyüklüğünüde gösterdi bonkör adamdır vesselam:)
• bir müzayedede, yüklü bir ücret karşılığı elde ettiğim erdal acar'ın günlüğünden:
  14 aralık-bugün aygöz ile tanıştım. çok şirin ve zeka bir kız. öyle kafa ki. papermoon'a gittik.
  14 aralık-bugün gülporş ile tanıştım. çok tiril tiril bir insan dermişim. kaşkol gibi sardım onu.
  15 aralık-deve tüyü takım elbiseme ketçap dökmüşüm. 100 dolar verip üstünü de almamıştım oysa.
  17 aralık-bugün bafigardlarımı araziye çıkartıp eğitime tabi tuttum. bir durum olduğunda sekiz kişi araba kamulaj etme çalışmaları yaptırdım.
  3 ocak-uzun zamandır yazamadım. on yedi yeni kızla tanıştım. hepsi de bir o kadar nezaket ve güzellerdi.
  6 ocak- sevgili günlük; sana yazı yazmak günümün üçte dördünü aldığı için sana yazmaktan vazgeçtim. bu kararı emel hanımla birlikte aldık.
  o çocuklarımın anasıdır, baba yarısıdır.
• çirkinler de çapkın olabilir teorisinin pratiğe dökülmüş hali.
• kendisinden daha şişko, bir kardeşi vardır (unuttum ismini), o da sarı bir ferrari kullanır ve helin avsarla beraberdir