*

  • yüce başbakanımızın ön ayak olduğu tek eksiğimiz olan aftır.

    (bkz: tanrının kullarını affetmesi)
  • (bkz: domuz bağı)
  • gazeteciler hapishanelerde tutulurken, insanları domuz bağıyla bağlayanların ve pkk üyesi olanların dışarı çıkmasına sebep olandır.
  • tayyip'e acaba nasıl laf sokabilirim derken beyinden fırlamış nane.

    önce şunun farkına varalım: bir yasanın "af" olması için gelecekte suç işlememek kaydıyla o kişiyi işlediği cezadan sonsuza dek azletmesi gerekir. burada öyle bir şey yok. 26 ocak'ta hizbullah davası sonuçlanırsa serbest kalmış militanlar cezalarını çekmek üzere hapis yolunu tutacaklar.

    ikinci olarak ise şu: eğer senin mahkemen ve hukuk mercilerin 10 senede bir suç hakkında delil toplayıp yargılayamıyorsa sanıkları, kusuru değişen ve doğruya yaklaşan yasada değil de hukukun işle(me)yiş biçiminde aramak gerekir. yoksa 10 sene yine çoktur. avrupa'da bu rakam 2-3'tür.

    sen, suçu sabit olmayan birini hangi adalet anlayışıyla 10 seneyi geçtim, 5 sene demir parmaklıklar ardında tutabilirsin ki?

    yoksa savunman, "ama bu adam suçluya benziyor!" mu?

    sanığın toplum gözünde suçlu ilan edilmiş olması o kişiyi cezası kesinleşmeksizin 10 ya da 20 sene boyunca hapiste tutmaya yetmeli mi?

    eğer hukuk devleti isek, hukuk devleti olmanın gereğini yerine getirmeliyiz.

    azami tutukluluk sürelerini asgariye çekip davaların hızlıca işlemesini sağlamalıyız.

    ama "davalar hızlı işlemiyor, napalım" diye tutukluluk sürelerini 10 sene, 15 sene 30 sene yapmak, kişinin özlük haklarına tecavüz değilse nedir?

    söz konusu yasayla ileriye doğru olumlu bir adım atılmıştır. (akp'nin niyetini sorgulamıyorum. benim de şüphelerim olmakla birlikte, yasa olumludur)

    söz konusu yasa sonrası oluşabilecek olumsuz gelişmelerin vebalini çekmesi gereken de bu yasayı yapıp onayan değil, hukuku işlevsiz kılan hukuk sistemi, yasama (akp'yle birlikte önceki hükümetler dahil) ve bu sistemin mimarları olacaktır.

    edit: halkın bu konudaki rahatsızlığını anlamakla birlikte, düşünemeyen ve empati kuramayan, fikirler değil de isimler üzerinden değerlendirme yapan kişilere tepkim sonsuz.

    anlaşılamaması üzerine edit: ben yasama suçsuzdur demiyorum. akp'yi savunanacak biri de değilim ki. benim savunduğum şey söz konusu yasa. aksi olsa hukuk sistemini baltalayan adalet mekanizmasının yanına "bir türlü sonuçlanamayan davalar" sorunsalında payı bulunan yasamayı da eklemezdim.

    benim tepkim, bu yasanın teorik olarak doğru olduğu tespitime katılmayan kişilere. bu yasanın geçerliliği, eskisine göre ideale daha yakın olduğu gerçeği, insan hakları temelinde değerlendirildiği takdirde ortaya çıkar zaten.

    hakkını arayanların yaşadığı hayal kırıklığını da çok iyi anlıyorum, fakat tepki gösterilecek şey ilgili yasa değil. olsa olsa hukuk sistemi.

    edit: ilk günler kötülediniz ama hasan gerçeker de benim dediklerime paralel konuşuyor. hikmet sami türk, tutukluluk süresinin en azından 5 yıla indirilmesi gerektiğini söylüyor. chp'nin bugün meclise sunduğu değişiklik tasarısı, tutukluluk sürelerini azami 3 yıla indiriyor.
  • malları salıveren bir af çeşidi. tayyiple kafayı bozmuş bünyelerin nasıl bir mankurta dönebileceğini gösteren göstergeç. 10 yıl tutukluluk sure sınırı getiren yasa gayet demokratik olup hatta her suç için 5 yıl olması daha dogrudur. burada laf sokulacak şey nasıl olup da bu kadar uzun sure insanların tutuklu kalabildiği olacak iken, kafası yan basan adamın buradan ancak "tayyip affı" çıkarabilmesi ayrıca bir maharettir...
  • şimdi böyle hümanist, hukuka aşık, demokrasiyi ismen değil kültürel olarak da yemiş yutmuş tondan konuşunca herşey ne kadar güzel, ne kadar şahane. hatta "eksiğimiz, gediğimiz kapanıyor. ya bu değişiklik olmasaydı, daha mı iyiydi gebeş, az minnet duyun" diye sokaklarda bağırıp çağırabiliriz.

    kazın ayağı öyle değil. kestirmeden gideyim. bir boka yaramaz bu değişiklik. yargıda babasının bostanında gezer gibi gezen hayvanlar oldukça bazıları için hiçbir şey değişmezken, bazıları için çok şey değişir. sonra o değişiklikleri alır biri, bir gün inşa ettiğiniz bu sistemle (ve dolayısıyla sizin yardımlarınızla) beraber bir tarafınıza sokuverir. demokrasi çığlıkları o gün daha bir anlam kazanır.

    "bizim çocukların" en sikindirik yargı sistemlerinde bile müebbet, duruma göre getirisi 5-10 yıldan fazla ceza almaları garantiyse, salalım hukuku bayır aşağı, adalet gelecekse o da bizden, diye memleketin içine etmeye hevesli başkaları da çıkar elbet. tabii bu davalar asla ve kat'a bitmez, cezalar tanzim edilmez. insanları katledenler de mağdur olarak etiketlenir, krallar gibi özgürlüklerine kavuşur. biz de böyle mal mal bakarız anca.

    bir işi becerecek insan, önce temelden başlar. önce bu sistemin hakim, savcı, mahkeme salonu, bütçe, bok püsur eksikliklerini kapatmakla başlarsın, yargıya uzaktan bakmayı kabullenirsin, sonra yaparsın ne kanun değişikliği yapacaksan. 8 sene önce başlamış olsan, şimdi yargı adam olmuştu zaten. işine gelince geç gelen adalet mıy mıy mıy diye vıyaklayanların aynı zamanda adaletin geç gelmemesi için yasaları adam edebilecek yetkisi olanlar olması da ayrıca şahane.

    bu işe kalkışanların iyi niyetli olduklarını bile düşünsem, bu sefer de beceriksizlikleri, sığlıkları, bilmem ne'likeri delirtiyor. kaldı ki iyi niyetli olmalarını düşünmek artık saflık olmaya başladı.

    adalet bakanının ne işi var derken, müsteşarının yardımcısı bile hsyk'ya girmiş bir ülke burası. adalet bakanlığına bak hele. zaten kabineye bak hizaya gel anasını satayım. başlarındaki zat da bir gün bir siyasetçilerden özlü sözler gibisinden bir antolojiye adı yazılırsa, "ananı da al git"ten öte bir satırda anılamayacak bir politikacı.

    bu düzenlemeden ciddi ciddi iyi bir şey çıktığını düşünenler ya cidden cinin önde gideni ve kısa sürede köşeyi dönme potansiyeli olan insanlar ya da safın önde gideni. bir de yargıtay'a bok atmışlar. yargıtay'da ve yargı genelinde kelle başına dosya sayısı ve dakika bazında bir dosyaya ayrılan süre hesapları, her yılın fiks haberidir, sayfada yer artınca rutin haber diye eklerler kenardan. oha yani, pişkinliğe bak.
  • taslağına, cinsel suçlar ve uyuştucu suçlarında indirim'in de eklendiği aftır.
hesabın var mı? giriş yap