hız

• katedilen mesafenin zamana bolunmesi sonucu ortaya cikan sey.
• yolda, gözde durduğu gibi durmayan akış. yaşama ya da yaşamlara neden olabileceği için sağladığı adrenalin sayesinde bir nevi orgazm olmaya neden olabilecek belirli bir zamanda katedilen yol uzunluğunun ölçüm birimi
• arttikca insana degisik zevkler tattiran zamazingo..
  hiz arttikca kontrol azalir, kontrol azaldikca risk artar, risk arttikca heyecan artar, tabi bunlarin hepsi gecmis tecrubeler sonucu ulasilan hizlarlarla orantilidir.. sonuc olarak hic bir sey olmaz oyle bir zaman gelirki 270km/h bile sizin icin bir sey ifade etmez, yakarsiniz sigaranizi tek elle kullanamaya devam edersiniz hayat devam eder. ne zamanki bir hayabushaya binersiniz o zaman anca hizi hiz olarak hissedebilirsiniz ki o bile en fazla 2 hafta surer ondan sonra 320km/h bile sarmaz insani. asfaltta 400km/h yapabilen bir makine arar insanoglu. (bkz: endorfin)
• ing.hiz
• zamana bolunmus mesafedir . hızın olması icin mesafe ve zamanın farklı olmasi lazimdir.
• yol=hız * zaman (x=v * t) formülünden v'yi çekerek(her iki tarafıda v ye bölersek) bulunabilir. hız=yol /zaman (v=x / t).zamansız hız^* gibi bir çok değişik şekli vardır.
• ^*osmanlıca. erkeklerle para karşılığı cinsel ilişkide bulunan eşcinsel erkek.
• saatte 150 kilometre hızla giderken sunrooftan çıkıp 1 dakika boyunca gözlerden akan yaşlara ve rüzgardan dalgalanan yüz derisinin hissedilmez olmasına dayanmaya çalışarak tecrübe edilecek kavram
• mad max'teki tamircinin duvarinda asili tabelaya göre parayla dogru orantili olarak artan nitelik:
  
  speed is only a question of money^*
• insan herhangi bir hızı tam olarak ölçemez. çünkü hızı ölçmede çok önemli bir yeri olan ışığın hızı sonsuz değildir.
  
  (bkz: görme algısı)
  (bkz: hareket)