• u2'nun, yeni kurulduğu dönemlerdeki isim arayışları sırasında, feedback'ten sonra ve u2'dan önce bir süre kullandıkları isim.
  • -trendylik yüzünden kerem görsev jazz barın club haline çevrildikten sonraki ismi.
    -açılış partysine 50 tane davetli ismi yazdıran yeni club
    -açılış partysinde gece 00:25 gibi sadece 3-4 kişinin bulunduğu club
    -açılış partysine acaba nasıl olmuş diyerek gittiğim ve 2 dakika kadar durduğum club
  • gechenlerde ilk sayısını çıkarmış the hype diye urban bugdan ehh biraz daha okunur havasında beleş el kitapçığı...
  • ve de tabbiki
    (bkz: dj hype)
  • (bkz: don't believe the hype)

    tam (veya uygun) bir türkçe karşılığı olmadığını düşündüğüm bir kelimedir bu (o yüzden de sıkça hype yaratmak gibi laflar ederken duyabilirsiniz beni). bir şekilde trend lafı ile de akrabadır.

    her halikarda hype, bir konuda olması gerekenden daha büyük heyecanlar beklentiler yaratılması durumudur diyebiliriz. mesela yükselen bir akım, müzik grubu veya yakın zamanda gerçekleşecek bir parti için söz konusu olabilir.
  • ing. 1. abartili reklam 2. aldatmaca 3. uyusturucu müptelasi

    (bkz: vox populi)
  • harika bir seattle belgeseli. seattle cilginligini mtv'nin veya rolling stone'un gozunden degil de bolgenin yerlilerinin (boyle diyince kizilderililer gibi oldu*) gozunden gormek gercekten harika. with the lights out dvd'sinde daha iyi bir kaliteyle bulabilecegimiz smells like teen spirit'in ilk performansinin bir kismi da bu belgeselde mevcut. bunun yaninda bir cok indie seattle grubunun performanslariyla birlikte pearl jam'den not for you ve soundgarden'dan harika bir searching with my good eye closed performansi da filmde var. ben ozellikle the gits'i begendim misal olarak. dvd'de de bilimum roportaj ve performans bonusu var.
  • soundtrack tracklisti su sekilde olan muzik belgeseli.

    fastbacks - k street (live)
    wipers - return of the rat
    u-men - dig it a hole
    green river - swallow my pride (unreleased demo)
    soundgarden - nothing to say
    mudhoney - touch me i'm sick (live)
    nirvana - negative creep
    some velvet sidewalk - mousetrap (live)
    dead moon - 54/40 (live)
    girl trouble - my hometown
    tad - giant killer
    gas huffer - hotcakes (7" version)
    young fresh fellows - low beat
    supersuckers - i say fuck (live)
    7 year bitch - knot (live)
    the gits - second skin (live)
    flop - julie francavilla (unreleased demo)
    posies - throwaway (live)
    pearl jam - not for you (live on radio)
    mark lanegan - the river rise
    pigeonhed - fire's coming down
    fastbacks - just say

    soundtrack ile ilgili baska bir ayrinti da son sarki* sonrasi 1 dakika 29 saniye sonrasinda 20 saniyelik bir smells like teen spirit sarah debell yorumu olmasidir.
  • isvecli electropop grubu, progress productionstan cikmis olup sintizayzirlarla suslu abuk sozlu sarkilarla imza atmislardir, gene de dinleyip dansedilebilitesi vardir, iyi de satarlar.

    "it could be so much worse than this, civilization's genesis"
  • bir ürün veya kişi hakkında abartı veya aldatmaca ile halkta uyandırılan fazla ilgi, heyecan. türkçedeki en yakın karşılığının furya olduğunu zannediyorum.
hesabın var mı? giriş yap