• bir sey yapmak icin verilen ya da alinan serbestlik..
  • hem işine son verme*, işten çıkarma; hem de bir süre için işten ayrılma; dışarı çıkma hakkı, ya da (bkz: müsaade), (bkz: icazet).
  • alındığı ve çıkıldığı an itibariyle insanın ciddi biçimde hafiflemesini sağlayan tatil periyodu.
  • adamın biri kitabından 1946 tarihli bir cahit külebi şiiri.

    "izin alır gelirsem,
    güleceksin sevincinden,
    sabahları erken kalkacağız
    sobamızı yakacağız,
    saçların güzel olacak tütünümün renginden,
    ellerin çay kokacak
    gün doğacak sesinden."
  • 1974 yılında çekilen, 1975 yapımı temel gürsu filmi. senaryo yılmaz güney'e ait olup başroldeki halil ergun'un ilk sinema filmidir.

    --- spoiler ---

    konusu şöyle:

    cinayet suçuyla hükümlü olan ibrahim (halil ergün), iyi hali nedeniyle cezaevinden 10 gün izinli olarak ayrılır. hapishanede geçirdiği süre zarfında kitaplara ilgi duymaya başlayan ve kütüphane sorumlusu olan ibrahim, okudukça, yıllar geçtikçe kendini ve içinde yaşadığı toplumu anlamaya; toplumsal gerçeklikleri eşitlikçi, özgürlükçü ve toplumcu bir bakış açısıyla yorumlamaya başlamıştır. bu ruh hali içindeyken izne çıkan ibrahim, izninin ilk bölümünü köyünde ailesi ile geçirir. ibrahim'in arkadaşları gibi karşımıza çıkan süleyman turan (ki sonradan ibrahim'in avukatı olduğunu anlıyoruz), hüseyin kutman ve ercan yazgan'ın birkaç gün birlikte olmak üzere anlaştıkları 4 adet hayat kadınından kura ile kendisine fazilet (azra akın) çıkar (söz konusu hayat kadınları için ücret konusunda pazarlık yapılan şahıs da selim naşit'tir) (yoksul bir işçi ailesinden gelen fazilet'in babasını osman alyanak, annesini güzin özipek canlandırmaktadır). izninin kalan yarısını geçirmek üzere gruba geç katılan ibrahim, fazilet ile gecikmeli de olsa tanışır. dış dünyayı yıllardır özleyen biri olarak çevresine fazilet'in deyimiyle "hem ilk defa hem de son defa görüyormuş gibi" bakmaktadır ibrahim. aralarında bir yakınlaşma başlar; ancak iznin sonu yaklaştığı için ibrahim hep mesafeli bir tutum sergiler. fazilet ise onu evli olarak bilmekte, bu uzaklığı buna bağlamaktadır. sonunda izin biter ve ibrahim cezaevine döner. fazilet de aynı yaşamını sürdürmeye devam eder. ibrahim’e ilişkin gerçeği de süleyman turan'dan öğrenir. filmin sonunda da kendi kurtuluşuna ilişkin ibrahim'in sözlerini hatırlar:

    bireysel bir kurtuluşun olamayacağı; paranın her şeyi satın alabileceği bir düzende, bazı kadınların parayla satın alınabilecek birer cinsel obje olarak görüldüğü sürece yeni faziletlerin ortaya çıkacağı; gerçek kurtuluşun, emeğin yarattığı dünyanın yine emeğin onuruyla yüceltildiği, emekçilerin kurucu iradesi önderliğindeki sömürüsüz yeni bir dünya ile mümkün olabileceğine.. ve bunun bir hayal olmadığına ilişkin sözlerini...

    sonu itibarıyla cem karaca’nın safinaz’ında geçen “kurtuluş nerede?” sorusunun açık yanıtı gibidir.

    --- spoiler ---
  • iş hayatında, yakında kadınlarda yıllık ve regllik olarak ikiye ayrılacak olandır.
  • bir pazartesi öğleden sonrasını çekilebilir kılacak yegâne şey. di.

    ama ben n'aptım? dışarıdaki işimi yarım saatte halledip kutsal mâbedime geri döndüm. aferin bana!

    o yarım saatte de "geri dönsem mi? dönmesem nolur, zaten izinliyim. ama işim de yarım kaldı. napsam? dönsem mi dönmesem mi?" diye düşüncelere gark oldum. sanırsın nano teknolojiyi yeniden keşfediyorum, devâsa projelerin fonsksiyon-mekân-estetik çözümü üzerinde düşünüyorum. hepi topu kıçıkırık bir vicdan muhasebesine daha yenildim.

    o kadar bedbahtım ki...
  • hiç şüphesiz en zor alınanı anneden babadan alınanıdır.
  • hiç şüphesiz ki birikmiş olan 90 günlük süreçtir...o nasıl bir şeydir...
  • izin izin bilmektir
    izin kendin* gelmektir
    sen izin kullanmazsan
    ya nice çalışmaktır*
hesabın var mı? giriş yap