kucak

• ... kelimelerin yorgun olduğu durumlarda devreye girmekle mükellef olan şahane güç
• ılık ve kalınası yer...
• müsait bulunan bir omuz kadar, belki ondan bile daha iyi hissettiren yer...
• (bkz: bağır) (bkz: koyun) (bkz: sine) (bkz: döş)
• en iyi cinsten bulunmaz hint kumasi.
• ünlemsiz kullanıldığında sevgi ve ilgi gösterme, ünlemle kullanıldığında sevgi ve ilgi isteme cümleciği.
  (bkz: kucak istemek)
• faklı farklı yerlerde, farklı farklı şeyler hissettiren ama hep güzel hissettiren yerdir.
  babanın kucağı vardır mesela, kaç yaşında olursanız olun, hangi coğrafyada doğarsanız doğun sonsuz güvende hissettirir, başınıza kötü hiç bir şey gelmez hissettir.
  
  annenin kucağı vardır, rahat hissettirir. dünyanın bütün kazlarını yolsanız, en saf ipekten kılıflara koysanız öylesi bir yumuşaklığı elde edemiyeceğinizi bilirsiniz, huzurlu hissettirir...
  
  dost kucağı vardır, ağlama duvarının çatlayacağı kadar dert anlatsanız, göz yaşı dökseniz banamısın demez hani, dayanıklı hissettirir.
  
  yarin kucağı vardır en son. her şeyden önce özel hissettirir, kimsede olmadığını bildiğiniz bir şeye sahip olmanın güzelliği vardır içinde. sevildiğinizi hissettirir.
• sıcaklığı her yaşta aranan yegane sevgi kaynağı...
• 360 derece açılsa bile^* 9. nesillerin sığmayacağı yer.
  
  (bkz: moderator olursam tum 9 uncu nesli kucaklayacagim)
• finans dünyasında merkez bankaları.
  sarsıldıklarında (küçük bir çocuk için) epey para dökülür eteklerinden.