• ing. cumhuriyet
  • (bkz: platon), (bkz: devlet)
  • "is it not evident that many people will choose what seems just and beautiful, and will be content to do and have and express what so seems, even though it actually is not, just and beautiful? but seeming good never yet contented any man. here all seek the reality and semblance is treated by everyone with contempt."

    söylemleri ile icten ice takipci felsefeye zengin materyaller kazandirmis eser. *

    bir de:
    (bkz: banana republic)
  • jukebox'a verilen celal capa gazı
  • yeni açılmı$ olmasına rağmen giri$te uygulanan adam ayıklama yöntemleri bayağı bir tepki alan clubber mekanı.
  • çapa işletmesine geçtikten sonra, önceki iki işletmede değişmeyen dekorda önemli değişiklik yapılmış olan yer. çok seyirlik ve çıkarımlık biyer olmuş. eskiden esas büyük bölümle hemzemin olan küçük salon şimdi bikaç basamak yükseltilerek, dj kabininin tam arkasındaki camdan duvar vasıtasıyla görünür olmuş. burası, açıldıktan bi süre sonra evlere şenlik ayrımcılık özelliğiyle adını duyurmuştu. efendim, küçük salonla büyük salon birbirini camdan duvar sayesinde görebiliyor ama büyük salondaki "halk"ın v.i.p. olarak belirlenen küçük salona içerden geçebilmeleri için, parmak izlerinin aradaki kapıda tanımlı olması gerekiyordu. muhtemelen "bi arkadaşa bakıp çıkıcam" yahut "sen benim kim olduğumu biliyo musun" yaklaşımlarını etkisiz hale getirmek için, ama daha da çok, bir büyük çoğunluğun önünde onların yapamadığını yapabildiğini göstererek tatmin olma yazıklığındaki kitlenin tapınırcasına akın etmesi hedeflenmişti. öyle görünüyor ki; parmak izi muhabbeti işlememiş, aradaki kapıya kanlı-canlı görevli konmuş. vip bölümün müşterisi beleş, esas bölüme layık halk 35 milyona içeri giriyor. vip müşterisinin nasıl belirlendiği bir muamma olmakla beraber, bi şekilde tek tip profilde başarı sağlanmış. yaş ortalaması en fazla 20 olan, kızları boya sarısı, sallantılı küpeli, yer yer kumaş pantolonlu rakılı gençlerin birbirlerini günlük radyo şarkılarının çalındığı işlevsiz bi dj eşliğinde süzüp kımıldandıkları mekanda içkiler cam bardakla. işlevsiz dj bi köşeye itilmiş, büyük salona bakan camların önünü bar kaplıyor. dekor adına bişeyler* yapılmış ama sıkış-tıkış ortam da bunu gölgelemekte. öte yandan, ana salon her hafta programda yer alan yerli-yabancı dj'in çaldığı, görünümünde de eskisine göre fazla değişiklik olmamış olan yer. müziğini dinlemeye, dansetmeye gelmiş insanları burada görebiliyoruz. iki kitlenin birbirinden ayrılması aslında faydalı olmuş. müziğe gelenler, geniş mekanda sigara dumanına, aşırı kalabalığa ve rahatsız edici nazarlara gark olmadan, kendiyle aynı niyetteki kitleyle dansını ederken, göz teması kurup tanıdık melodiler duymak, takıp takıştırıp partner tavlamak derdinde olanlar da ter ter tepinenlerden ırak, sıkışık ve piyasa ortamda amacına ulaşmış. hatta bunlara tek bir kişilik wc tahsis edilmiş, o da ironik şekilde her duvarı+tavanı ayna kaplı. her iki kesimin birbirini cam arkası dekoru olarak kullanması da belki hoş. lakin art niyetli kısmı şu ki; büyük salondakiler vip bölüme giremiyor. -her ne kadar tercih edilecek yanı olmasa da- birbirinden tamamen ayrı ve kapalı iki bölüm yapmak varken böyle yapılmasının tek amacı, bi grubu diğerine meze etmek, bi takım insanların kendilerini oradayken "very important" hissetmelerini sağlamak. öte yandan, "halk" içindeki zayıf kişiliklerin ezik hislerini kamçılamak. ha, kendini tutamayan bünye burdan da mekanın ismiyle ilgili yorumlara yol almaz mı, alır.
  • ön kapısında duran uzun pardesü ve adidas kasketli arkada$ın tip ayıklama konusundaki yetenegi ve tecrübesi dı$ında hakkında olumlu bir yorum yapacak bir detay barındırmayan gece klübü. jukebox olduktan sonra kaybettigi $eyleri tekrar kazanacagı ümit edilirken, yeni i$letmecisinin yaptıgı tek $ey dj kabininin yerini degi$tirirerek yurdum clubberlarının kıblesini degi$tirmek olmu$ deyim yerinde olmasa dahi. her$ey bir yana tarihini hatırlamadıgım bir gidi$imde vip bölüm ve dj kabini arasında gidip gelen küt saclı birinin fuchs ve cervus calarken aralarına yakla$ıp "cok negatif oldu, bu enerjiyi dagıtın biraz. hadi" gibilerinden bir cümle kullandıgına $ahit olmu$tum. kendimce cıkardıgım anlam $ahsi görü$ümle ilintili olacagini icin onu buraya yazamıyorum fakat bırakın güzide yurdumu dünyanın hicbiryerinde i$letmecinin (ya da neciyse artık) dje müzik konusunda direktif verebilecegini düşünmüyorum. belki direktif degilde nacizane fikrini belirtmi$tir ben olayı dallandırmı$ımdır.
  • (bkz: res publica)
  • dolapderede bulunan bir disko. cok pahali ve kanimca kaliteli bir mekandir. otoparkinda pek cok hirsizlik olayi olur. tavsiyem arabasiz gidilmesi. dı$ardan harabe bir yer gibi gozukmesinin sebebi, yillar once iplik fabrikasi olan dev binanin buyuk bir yangın sonucu mefta olmasidir. ayrica dans ederken sagdan soldan farelerin gecmesi olasidir..
hesabın var mı? giriş yap