• bir sahsin digerlerinin gozunde fazla yucelmesi sonucunda kisinin alicai sifat.art niyet icindeki insanlar icin yuksek bir kullanilabilitesi vardir.
  • tanrılıkla ilişkilendirilen sıfat, meziyet, kudret veya özelliklere sahip olma, uluhiyet.
  • "tanrının değil de tanrıların olması; işte budur tanrısallık!"
  • evrenin düzenini* oluşturduğu varsayılan şaşırtıcı bir erdemler/değerler listesi eski sümer kil tabletlerinden günümüze kadar gelmiş. [joseph campbell'in tanrının maskeleri kitabından]:
    1. üstün yöneticilik
    2. tanrısallık
    3. yüce ve ebedi taç
    4. krallık tahtı
    5. yüce saltanat asası
    6. saltanat nişanları
    7. yüce emanetler*
    8. çobanlık
    9. krallık
    10. ebedi kraliçelik
    11. 'kutsal hanım' olarak bilinen ruhani görev
    12. 'işip' olarak bilinen ruhani görev
    13. 'kumak' olarak bilinen ruhani görev
    14. 'gutug' olarak bilinen ruhani görev
    15. gerçek
    16. öteki dünyaya inmek
    17. öteki dünyadan çıkmak
    18. 'kurgarru' olarak bilinen harem görevi*
    19. 'girbadara' olarak bilinen harem görevi
    20. 'sagursak' olarak bilinen harem görevi
    21. savaş bayrağı
    22. sel
    23. silahlar
    24. cinsel birleşme
    25. fahişelik
    26. hukuki mevzuat
    27. dilekçe
    28. sanat
    29. kült odası
    30. 'gök hiyerodülü' (tapınağa bağlı köle)
    31. 'gusilim' olarak bilinen müzik aygıtı
    32. müzik
    33. yaşlılık
    34. kahramanlık
    35. iktidar
    36. düşmanlık
    37. dürüstlük
    38. kentlerin yıkılması
    39. ağlama
    40. kalbin sevinmesi
    41. sahtelik
    42. asi ülke*
    43. iyilik
    44. adalet
    45. ahşap işçiliği sanatı
    46. metal işçiliği sanatı
    47. yazıcılık
    48. demircilik sanatı
    49. deri işçiliği sanatı
    50. inşaatçılık sanatı
    51. sepet örücülük sanatı
    52. zeka
    53. dikkat
    54. kutsal arınma
    55. korku
    56. terör
    57. mücadele
    58. barış
    59. yorgunluk
    60. zafer
    61. danışma
    62. sıkıntılı yürek
    63. yargılama
    64. karar
    65. 'lilis' denen müzik aygıtı*
    66. 'ub' denen müzik aygıtı
    67. 'mesi' denen müzik aygıtı
    68. 'ala' denen müzik aygıtı
  • "tanrısallığın var olduğunu söylemek doğru olmaz çünkü bütün var olan tanrısaldır. her şey vardır, sadece tanrısallığın var olduğu söylenemez. tanrısallık varoluştur. tanrısal olmak ve var olmak aynı şeyin iki farklı şekilde söylenişidir. bu yüzden “varoluş” özelliği tanrısallıkla ilişkilendirilemez.

    başka her şeyin var olduğu söylenebilir çünkü bunlar var olmama durumuna geçebilir. benim var olduğum söylenebilir çünkü var olmama durumuna geçeceğim, senin var olduğun söylenebilir çünkü var olmadığın zamanlar vardı. ama tanrısallığın var olduğu söylenemez çünkü tanrısallık her zaman oradadır. onun var olmaması düşünülebilir değildir, bu yüzden samadhi—varoluş tanrısallığa atfedilemez. ben varoluş tanrısaldır veya tanrısallık varoluş demektir diyeceğim.

    tanrısal olmayan hiçbir şey yoktur. bunu bilirsin veya bilmezsin, tanrısallık söz konusu olduğunda bu hiç fark etmez. eğer bunu bilirsen, varoluş, mutluluk haline gelirsin. eğer bunu bilmezsen ıstırap içinde devam edersin. ama sen tanrısalsın. uyurken ele, habersizken de tanrısalsın. kendini bilmeyen bir taş bile tanrısaldır. varoluş tanrısaldır."

    osho - kendinle başla / ben kapıyım
  • bir insan bir şeye tüm dinî, felsefi ve ahlaki bağlardan bağımsız baktığında bile o şeydeki tanrısallığı görmek zorundadır.

    hiçbir inancı ve bağı olmadığı hâlde bile bir insan eşya ve olaylardaki tanrısallığı görebilir. ama bu, ebedi kurtuluş için ona yetmeyecektir. tanrı'yı bilmeden keşfedilen tanrısallık en sonunda insanı büyük bir uçurumun kenarına getirir. böyle bir insan ya kendini uçuruma bırakacaktır ya geldiği yere geri dönecektir ya da uçurumun karşı tarafına atlayacaktır. ancak iman yoksa üçüncüsünü asla yapamaz ve ilk ikisinden birini tercih etmek zorunda kalır.

    çoğu geri döner. çok azı kendini uçuruma bırakır ve çok çok daha azı iman ederek karşı kıyıya atlar.
hesabın var mı? giriş yap