uzunköprü keşan

• deli selim'in, albümle aynı adı taşıyan şarkısı.
  şarkının sözleri, anlaşılabildiği kadarıyla şöyledir:
  
  çarşıdan aldım patlıcan
  uzunköprü keşan
  yar ben seni alacam
  git kocandan boşan
  
  kız ben seni alacam
  git kocandan boşan
  
  aman da dananinay...
  danalar girdi bostana.
  
  bakkaldan aldım pirinç
  yarimin adı selim
  bakkaldan aldım pirinç
  benim yarimin adı selim
  
  yar ben seni alacam
  az kaldı dayan
  
  kız ben seni alacam
  az kaldı dayan
  
  (şarkıdaki klarnet sololar sırasında -kaynat selim efendi, kaynat- şeklinde seslenilebilir, opsiyonel.)
  
  albümün genelinde ise diğer deli selim albümlerinden farklı olarak klavyenin varlığı söz konusudur. ama olay yine deli selim'de biter, usta deli gibi döktürür bu albümde.
• uzunkopru-kesan arasindaki otoyolu soyle bir hatirlayalim. uzunkopru'den yola cikiyoruz. su deposunun konuslandigi tepelikteki cingene mahallesinin mavi kirec boyali evlerini gectiniz, mezarlik saginizda kaldi. radyoyu kapattiniz. mezarlik yanindan gecilirken radyo, teyp, ipod gibi muzik yapan seyler kapatilir. cunku oteki dunyaya gitmis olanlarin kendi orkestralari vardir ve onlari rahatsiz etmek istemeyiz. obur taraf orkestrasini yoneten olumsuz ama olu unlu sefler vardir. kakafoniye cok kizarlar unlu ve olu orkestra sefleri.
  mezarlik arka pencerede kaldi. cocuksunuz, dondunuz, basinizi arka pencereye dirseklerinizi koltuk basina yasladiniz, mezarlik arabanin altindan akip giden yolun ucunda kaldi. obur taraf orkestrasinin sesi aycicicek yagi tasiyan bmc kamyonlarin mazot motoru gurultusune karisti.
  ilk koy yenice. kucuk bir koydu. belki buyumustur. koyler ne kadar buyuyebilir? kasaba olsa duyardik. artik koyler kasaba olmuyor. kasabalar sehirlesebiliyor ama koyleri kasaba yapmiyor politikacilar. yenice cikisinda petrol ofisi benzin istasyonu var. kirmizi ejderha logosu fantastik benzinciler favori duraklama yeriniz. huzunlu bos otobusleri yikayan muavinlerin neseli yuzleri var. onlar bos otobuslerin huznune uzulmuyorlar, tabii ki alismislar. otobus kokusu kokan cingene muavinler sigara iciyor. cingene olabilmenin bilmemkacinci sarti sigarayi dudaklara saplanmis bir bicak gibi tasiyabilmektir. buyuyunce sigara icilecek.
  yenice koyunu gectikten sonra hamidiye koyune bir tepeden inilir. koy uzaktan, tepenin zirvesinden tum acikligiyla gorulebilir. evlerin dagilimina bakip plansiz bir sehirleslemeden, ya da koylesmeden sozedilebilir. darmadaginik duran koy evlerinin tepenin uzerinden goruntusu herhangi bir koyun uzaktan goruntusunden farksizdir. yine de hamidiye'nin icine girildiginde diger koylerde rastlanmayan bir yani oldugu hemen anlasilir. bu koyun insanlari evlerine girmezler. otoyolun kenarinda yuruyuse cikmis, cekirdek citlatan koylu kizlari, kahvenin onunde sandalyelere yan oturmus kasketli ciftciler, bahcelerinin alcak kapilarinin onune cokmus salvarli ve beyaz tulbentli kadinlar, cember ceviren ciplak ayakli, kimisi donsuz cocuklar neredeyse bu plansiz yapilasmayi protesto eder gibi kendilerini evlerden disari atmislardir. koylerin icinden gecerken araba yavaslar, yola firlayan donsuz bir cocuk ezilmesin diye.
  hamidiye'nin icinden gecmek 90 saniye kadar alir. uzunca bir suredir, diger koylerin icinden gecmek bir dakika surmez cogu zaman. hamidiye'liler hic oturmadiklari evlerini otoyolun etrafina yapmislardir. yapilasma halen suruyor. belki simdi hamidiye'nin icinden gecmek icin 120 saniye az gelir.
  ucuncu koy bir yol ayriminin deltasindadir. ismi ciftlikkoy. icinden cok minibus gecen, minibussever bir yerlesim yeridir ciftlikkoy. dallas isimli bir meyhanesi vardir. meyhaneyi isleten husmen aga'nin lakabi her ne alakaysa jr degil de taytis kalmistir. serif taytis'in islettigi dallas meyhanesinde guzel cevirme yapilir, ta uzunkopru'den, kesan'dan, malkara'dan musterisi gelir. trakya kasabalarinda erkeklerin koylere gidip et yeme ve raki icme adabina baska bir avrupa beldesinde rastlanmaz. donuste cokca kaza olur, alkollu virajlar uj bej tanedir.
  delta koyu ciftlikkoy'den sonra kesan'dan onceki son koye gelinir. bu koyun ismi de yenikoy'dur. birbirlerinden 30 kilometre arayla ayni isimli iki koyun yarattigi otoyol simetrisine sasirmayanlar sadece o koylerin sakinleridir. bu iki koy birbirlerini kardes koy secmislerdir, alkollu bir dallas aksami neticesinde belki. yenice koyunun kardes koyu yine yenice'dir.
  kesan girisindeki dortyolda deniz kokusu baslar. iskender'in dort atli birliginin dort kola ayrildigi eski bir makedon koyudur kesan.
• avrupa topragı (bkz: avrupalı olmak)
• uzunköprü'den keşan'a giden, orada durmaz, denize kadar iner elbet. bu nedenle keşan'da herkesin burnuna deniz kokusu gelirken, hayal gücüne göre deniz kokusu uzunköprü çıkışına kadar uzanabilir. hayal gücünü yanına almayanlar için koku: batosun pençeleri arasına sıkışmış, gündendi tanelerinin yağlı kokusudur.
  
  uzunköprü'den keşan'a giden, sesler de duyar. hayal gücünü yanına almayanlar, aracın motor sesini duyar bi tek. diğerleriyse, budey tarlalarının hışırtıları arasında alır yolu. ha bi de lodoslu havalarda bi inleme sesi duyulur derinden, semadirek inleyi der yaşlılar. kulağını veren herkes duyar onu. gitgide yaklaşır, çünkü, semadirek'tir inleyen, ege'nin yalnızı, bahtsız kızı, sema direk...
  
  uzunköprü'den keşan'a giden, işemek için yolun kenarında bir gündendi tarlasına varınca, yeni yeşermiş gündendi kafalarındaki çiğ taneleri, tadını bile bile tadar.
  
  uzunköprü'den keşan'a giden, bildik yollar, virajlar ve tarlaları görür. amahayal güçleriyle birlikte seyehat eden, yukarı bakınca, gergedanı görür, yaşlı bir adamın derin hüznünü, şaha kalkmış atında iskender'i, belki de bir düdüklü tencereyi görür, bulutlarda. ve bir de geceye bakan, yola atlamaya hazırlanan ya da yanından geçtikten sonra arkadan saldıracak olan canavarlar görür, ağaçların karanlıklarında.
  
  uzunköprü'den keşan'a giden, camdan dışarı uzatıverir elini er ya da geç. o zaman, zamana dokunur, parmaklarının arasından aktığını hisseder zamanın, keşan'dan uzunköprü'ye doğru.
• balkan savaşının ilanı sırasında uzunköprü’de, halisehatun (kadripaşa) ilkokulunda öğretmen olan ömer altay, o günlerdeki uzunköprü-keşan yolunu şöyle anlatmıştı.
  
  “dört balkan ülkesinin birleşerek, osmanlı devltei’ne karşı 1912 ekim ayı başlarında seferberlik ilan ettiklerini gazetelerden öğrendik. yöremiz halkında büyük bir telaş görünüyordu. halk otuz üç yıl önceki rusların yaptıkları işkence ve kötülüklerini unutmamıştı. bulgarların bunlardan daha acımasız olduklarını çok iyi biliyorlardı. özellikle bulgaristan’dan gelen göçmenler bunların kötülüklerini daha abartılı bir şekilde anlatıyorlardı. halk büyük bir moral çöküntüsü içinde idi. ben de edirne’de annem ve babamla görüşmek için 18 ekim 1912’de trenle edirne’ye gittim. iki gece kaldım. uzunköprü’ye döndüğümde, tüm uzunköprü halkının anadolu’ya geçmek üzere hazırlandıklarını gördüm. 20 ekim 1912’den itibaren de edirne ile tren bağlantısı kesildi.
  uzunköprü-keşan yolu anababa günü idi. uzunköprü ve köyler tamemen boşalıyordu. ben de bu kafilelerle gelibolu’ya doğru yola çıktım. uzunköprü ile keşan arasında en yüksek bir yerinde alıç karakolu vardır. burada dinlenmek üzere arabalardan indik. şöyle arkaya baktığımda tüm yol uzunköprü’ye kadar insan kafileleri ve hayvan sürüleriyle dolu idi. gelibolu’ya geldim, oradan istanbul’a geçtim. orduya gönüllü olarak yazıldım. çatalca cephesinde bulgarlarla savaştım. ben uzunköprü’den ayrıldıktan on gün sonra, meriç kıyısındaki ede köyden geçen bir bulgar yüzbaşının komutasındaki bir müfrezenin 2 kasım 1912’de uzunköprü’yü işgal ettiğini, hatta uzunköprü’den gelen bir askerden, bulgarların tüm ede köyünü yaktıklarını ve halkını kılıçtan geçirdiklerini öğrendik”
  
  latif bağman’ın uzunköprü tarihi ve belgeleri adlı kitabından alınmıştır.
  
  ileri araştırma için (bkz: edeköy katliamı)
• ilginç şarkı. ilginiçliği git kocandan boşan dediği yarinin adının selim olması.
• amerika'da bob dylan, johnny cash, chicago, st.louis, mississippi diyince tamam; burada deli selim, uzunköprü-keşan diyince auuuv. sikerler delta blues'unu da folk'unu da, şahsen gayet memnunum deli selim'in memleketim adına böyle bir şarkı yapmış olmasına.
  http://www.izlesene.com/…im-uzunkopru-kesan/5791579