yeşu

• (bkz: jesu)'nun okunu$u
• 1998 yılı yapımı, isa'nın gerçek hayat hikayesinin anlatıldığı ileri sürülen film.
  bir japonya, güney kore, tayvan ortak çalışmasıdır.
• 110 yasında olen,musa'nın yardımcısı nun'un oglu
• (bkz: yesua)
• (bkz: yasu)
• çince belki anlamına gelen sözcük.
• (bkz: hz. yuşa)
• isa'nın ibranice karışılığı yeşu, yunanca lesous,latincelesusdur.müslümanlar ise isa'yı mesih adıyla zikrederler.ayrıca isayı nitelemek için ''tanrı'nın sözü'' anlamında kelimetullah,tanrısal niteliğine atfeden ''kutsal ruh'' anlamında ruhü'l kudüs de kullanılır.
• tam adı yeşu ben nun yani nun'un oğlu yeşu olan, bizlerde de hz. yeşu olarak bahsedilen, musa'nın halefi israiloğullarının yöneticisi, muhtemel peygamber.
  
  yeşu, martin van creveld'ın anlattığına göre musa'nın en yakınlarından biriydi. yeşu, tam bir inanan, ve musa'nın da halefini seçerken rab'bin yönlendirmesiyle neredeyse kutsanan biriydi.
  
  yeşu her yaptığını tanrı adına yaptığını iddia etmiş, güçlü bir hükümdarlık sürüp, 110 yaşında ölmüş. bu komutan, her kazandığı savaşta bir şekilde tanrının yardımını almış. öyle ki, hz. muhammed'den katbekat fazla.
  
  işin garip yani, dinler tarihinde, tarih ilerlerken, kutsal savaşçıların, peygamberlerin vs vs; tanrı'dan aldıkları yardım miktarı ve türü azalıyor. bunun sebebi tanrı'nın, peygamberlerine gönderdiği yardımı yeterli görmesi mi, yoksa tarih yazıcılığının, okuma yazmanın arttıkça bu mucizelere denk gelinememesi mi, ben bilemiyorum.
  
  her neyse efendim, bu yeşu bey, musa öldükten sonra hemen rabbiyle sohbete başlamış. musa'nın aksine tanrıya itiraz bile etmemiş. ne dediyse yapmış, her durumda danışmış. öyle bağlı.
  
  birçok savaş kazanmış, musa zamanında olduğu gibi şehirlere yer yer casuslar göndermiş. bazen başarılı bazen başarısız olmuş bu casuslar. (yeşu da zamanında musa'nın casusu olarak görev yapmıştı bilmeyenler de varsa.)
  
  girdiği her şehirde, fütursuzca katliamlar yapmış. öyle ki, amacı fetih olan bir komutan olarak, düşmanlarını ve hatta kendine zararı olmayan, fethini amaçladığı yerleri bile yok etmiş. kadın ve çocukları da çok nadir öldürmemiş.
  
  bu yaptıklarının hepsini de tanrı'nın emriyle yapıyor tabii ki.
  
  hayreti mucip.
• (bkz: isa), jesu, gesu, jesus, yasu, yeşua