a change of seasons
-
efenim kismen geceyarisi $ap$alligi, kismen kic nahiyesinden sallama yoluyla sozleri turkcemize kazandirilmi$ hali a$agidadir. "oha! karpuz demi$ recel yazmi$sin" diyecek sozluk yazarlarina kar$i boynumuz kildan incedir.
* * * * * a change of seasons - mevsimlerin degi$iminden bir kesit* * * * *
"
i. tanyeri kizilligi [00:00]
(enstrumental)
ii. innocence (masumiyet) [03:50]
hatirliyorum bir zamanlar
zihnim narin ve bakire
izledi tanyeri kizilligini
hayal ediyordum ne bulabilecegini
ya$am doluyken harikalarla
hissettim sıcak ruzgarin esi$ini
ke$fetmeliydim sinirlari
otesinde (ki$) karin(in) derinliginin
masumiyet beni ok$arken
hic bu denli genc hissetmedim
icim ya$amla dolup ta$arken
ariyordum hala daha fazlasini
fakat o gunler $imdi gecti
agactaki bir yaprak gibi degi$ti
yok oldu sonsuza dek
serin guz esintisinde
artik kar du$tu
ve parlamiyor artik gune$im
cabaliyorum tutunmak icin
kalan son gucumle
haksizlik sucluluk
ve incelik kovugumda
aciyi hafifletmek icin cabaliyor
mantigi bulmak icin cabaliyor
beni saran duyarsizligi bulmak icin
hic bu denli korku dolmadim
tum hayatim icimden cekildi
ve son yakla$iyor...
iii. carpe diem (gunu yakala) [06:54]
hep hatirlayacagim
kasim'in urpertici sogugunu
haberlerini guzun
seslerini koridorun
duvardaki ilerleyen saati
'gunu yakala'
diyor, duyuyorum onu
ya$am boyle surup gitmeyecek
etrafina bak
i$it sesleri
halen buralardayken kiymetini bil ya$aminin
"yapabiliyorken topla dikenlerini gulun,
eskiler ucup gidiyor,
bugun gulumseyen bu cicek,
yarin ölüp gidiyor"
gecmi$ten ogrenebiliriz
ama o gunler gitti
gelecek icin umitlenebiliriz
fakat hic gelmeyebilir.
kelimeler zihnime saplandi
ogrendiklerimle uyanip,
gunu yakalamaliydim,
eve dondum
ucu$ icin hazirlaniyordu
tum gucumle muhafaza ettigim
en icten korkuyu hissettigim
yuruyup gecenin icine gitti
son bir baki$ icin dondu
gozumun icine bakti, dedim ki
"seni seviyorum...ho$cakal"
"bu duyabilecegin en berbat $ey"
"eger bana yalan soyluyorsan..."
"oh, ona sirilsiklam a$iksin"
"...sadece terketmeliyiz...tum hayatlarimizi..."
"gunu yakala!"
"bir $ey oldu"
"yapabiliyorken topla dikenlerini gulun"
"öldürüldü."
iv. the darkest of winters (ki$larin en karanligi) [10:08]
(enstrumental)
v. another world (bir ba$ka dunya) [13:01]
cok uzak veya öyle görünüyor
hepsi kayboldu, hicbir $ey tamamlanmadan
sayfalarda ve televizyon caminda
bir ba$ka hayat hicbir $eyin gercek olmadigi
harika bir hayatin icinden gecip giderken
takilip ayagin, dü$üp, tekrar kalkamayinca
bo$ ve soguk bir baki$la yalniz ba$inasin
pes ediyor gibi hissediyorum
bir cennet beni körleştirdi
göklerde yüksekte bir hayal alemi
sadece beni bogan bir rüya
hüzün tünellerinde, hayretler icinde
gelin delicesine sevelim onu
kullanip da atalim
hic bir $eyin onemi yok, kendisi olmasina izin vermeyin
onun umutsuzluğuyla beslenelim
sonra bağlayalım, tüm dünya görsün
biktim hepinizden a$agilik herifler(!)
avucunuzda tutmanizdan beni
sizin ilginize ihtiyacim yok
gecirsin diye bir gunun icinden
mevsimler degi$ir, ben de degi$ebilirim
sabret evlat, aglamaya zaman yok
coz $u ipleri, a$agiya geliyorum
izin vermeyecegim beni itelemelerine
gelin delicesine sevelim onu
kullanip da atalim
hic bir $eyin onemi yok, kendisi olmasina izin vermeyin
onun umutsuzluğuyla beslenelim
$imdi benimle ugra$sinlar bakalim.
vi. the inevitable summer (kacinilmaz yaz) [16:59]
(enstrumental)
vii. the crimson sunset (gunbatimi kizilligi) [20:12]
artik daha akilli, uslu bir insanim
anilarla dolu bir hayat
kafamin icinde co$up durmakta
bana ogrettiler olayi
daha iyi veya daha kotu, olü ya da diri
anladım ki geri dönüş yok
hayat istesen de istemesen de akip gider`*`
oglumla oturdum
gunbatimi kizlligini izlemek icin
(yapabiliyorken topla dikenlerini gulun)
cok yillar geldi gecti
ya$adim ben hayatimi, $imdi gitme vakti
(yapabiliyorken topla dikenlerini gulun)
o benim her$eyim
$imdi zamanim gelince
ömr-ü hayatim bitince
gune$e dogru bakiyoruz
gunu yakaldiysan aglamazsin
$imdi ho$cakal deme vakti
biliyorum ki gitsem bile
hep ya$ayacagim, ya$ayacagim
"
`*` ed.kicimdan uydurdum -
i. the crimson sunrise [00:00]
(instrumental)
ii. innocence [03:50]
i remember a time
my frail, virgin mind
watched the crimson sunrise
imagined what it might find
life was filled with wonder
i felt the warm wind blow
i must explore the boundaries
transcend the depth of winter's snow
innocence caressing me
i never felt so young before
there was so much life in me
still i longed to search for more
but those days are gone now
changed like a leaf on a tree
blown away forever
into the cool autumn breeze
the snow has now fallen
and my sun's not so bright
i struggle to hold on
with the last of my might
in my den of inequity
viciousness and subtlety
struggle to ease the pain
struggle to find the sane
ignorance surrounding me
i've never been so filled with fear
all my life's been drained from me
the end is drawing near....
iii. carpe diem [06:54]
'carpe diem, seize the day'
i'll always remember
the chill of november
the news of the fall
the sounds in the hall
the clock on the wall ticking away
'seize the day'
i heard him say
life will not always be this way
look around
hear the sounds
cherish your life while you're still around
"gather ye rosebuds while ye may, [sample is james waterston from ]
old time is still a-flying; [the film "dead poet's society". ]
and this same flower that smiles today, [from the poem "to the virgins, to]
tomorrow will be dying." [make much of time" by robert herrick.]
we can learn from the past
but those days are gone
we can hope for the future
but there might not be one
the words stuck in my mind
alive from what i've learned
i have to seize the day
to home i returned
preparing for her flight
i held with all my might
fearing my deepest fright
she walked into the night
she turned for one last look
she looked me in the eye
i said, 'i love you...good-bye'
"it's the most awful thing you'll [various samples mainly john ]
ever hear." [voight from the film "table for ]
"if you're lying to me..." [five", some are from the film ]
"oh, you dearly love her." ["dead poet's society". ]
"...just have to leave... all our lives."
"seize the day!"
"something happened."
"gather ye rosebuds while ye may."
"she was killed."
iv. the darkest of winters [10:08]
(instrumental)
v. another world [13:01]
so far or so it seems
all is lost with nothing fulfilled
off the pages and the t.v. screen
another world where nothing's true
tripping through the life fantastic
lose a step and never get up
left alone with a cold blank stare
i feel like giving up
i was blinded by a paradise
utopia high in the sky
a dream that only drowned me
deep in sorrow, wondering why
oh come let us adore him
abuse and then ignore him
no matter what, don't let him be
let's feed upon his misery
then string him up for all the world to see
i'm sick of all you hypocrites
holding me at bay
and i don't need your sympathy
to get me through the day
seasons change and so can i
hold on boy, no time to cry
untie these strings, i'm climbing down
i won't let them push me away
oh come let us adore him
abuse and then ignore him
no matter what, don't let him be
let's feed upon his misery
now it's time for them to deal with me
vi. the inevitable summer [16:59]
(instrumental)
vii. the crimson sunset [20:12]
i'm much wiser now
a lifetime of memories
run through my head
they taught me how
for better or worse, alive or dead
i realize there's no turning back
life goes on the offbeaten track
i sit down with my son
set to see the crimson sunset
(gather ye rosebuds while ye may)
many years have come and gone
i've lived my life, but now must move on
(gather ye rosebuds while ye may)
he's my only one
now that my time has come
now that my life is done
we look into the sun
'seize the day and don't you cry,
now it's time to say good-bye
even though i'll be gone,
i will live on, live on.' -
saniyede x nota basma geyiklerini hiç sevmem fakat, bu şarkıda john myung 12:18-12:30 arasındaki 12 saniyelik süre diliminde inanılmaz bir hız ve temizlikte çaldığı 128 (saymışlığım var) notayla dinlerken delirtmekte, çalarken de küfrettirmektedir.
insan 12 saniyede şıpır şıpır terler mi? demek ki terleyebiliyormuş. -
- ağlamak istiyorum
- gülmek istiyorum
- kaçmak istiyorum
- zamanın ötesine gitmek istiyorum.
- ölümden sonra hayat var mı bilmek istiyorum
- geri dönmek istiyorum
- uyumak istiyorum -
mike portnoy'un bir uçak kazasında ölen annesi için yazdığı şarkıdır. şarkıdaki:
preparing for her flight
i held with all my might
fearing my deepest fright
she walked into the night
she turned for one last look
she looked me in the eye
i said, i love you...good-bye
kısmından bu açıkça anlaşılmaktadır. hemen bu böümden sonra kaotik darkest of winters gelir. another world kısmı ise portnoy'un iç hesaplaşmasını anlatmaktadır.
mike arkadaşımızın babası howard portnoy, ölmemiş hatta six degrees of inner turbulence - the great debate'in outrosundaki zilleri çalmıştır. -
tum omrumde en cok dinledigim album. daha ne diyim.
-
dream theater'ın aynı adlı albümünün açılış parçası. bir insanın gençlik yıllarından yaşlılığına kadar hayata bakışını, yaşadığı değişimleri ve yer yer isyanlarını anlatır. kısaca (23 dakika bir hayat için yine de kısadır) özetler hayatı. şahsi fikrim şuana kadar dinlediğim (dinlediğim sınırlı parça arasında) en iyi metal müzik icraatı olduğudur. mike portnoy gerçekten mükemmel bir eser yaratmıştır. şarkı bir senfoni gibidir adeta, bölüm bölüm ilerler, her bölümün teması kendine hastır, çarpıcı sözlerinin yanında derinden ilerleyen müzik sizi hikaye ile bütünleştirir kendi hayatınızın şöyle bir gözlerinizin önünden geçmesine neden olur. günümüz pop zırvalıklarından sıkılıp adam gibi müzik dinlemek isteyen herkese tavsiye edilir.
-
live scenes from new york yorumunun ortalarinda bir yerinde (tam olarak 12:24) john petrucci'nin elinden the simpsons theme duyulabilir.
-
bir insan evladı böyle bir şarkıyı nasıl yapabilir dedirtebilecek kadar güzellikteki parça.
-
“bu adamlar insan değil” dedirten, insanı zevke getiren, yüzlerce kez dinlenip bıkılmayası, (bence) en iyi dt şarkılarından biri.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap