hesabın var mı? giriş yap

  • tamamen içgüdüsel bir davranıştır. oğlumdan biliyorum. ilk defa kremalı bisküvi yediğinde bunu yaptı. hayretler içinde kaldik. biz öğretmedik. nerden biliyor lan bunu.
    kendisine sorduk. neden öyle yiyorsun diye, yarım yamalak konuşması ile cevapladı velet.
    - e öyle yenir ki bu.

  • tercümesi "esirleri kurtarmaya gittik, kurtaramadık. üstüne rütbeli personel kaybettik ama başarılı olduk." olan açıklamadır.

    gerçekten çok başarılı olmuşsunuz, tebrikler. keşke bu büyük başarıyı çarşamba günü müjdeleseydiniz.

  • ayranın zehirlenmeyi önleme amacıyla verildiğini düşündüğüm menü. ayran yerine kola isterseniz kabul etmeyebilirler.

  • adamlar delirmesin de ne yapsın onların nasibine hakan ural, tuğba ekinci düşmüş. bizim nasibimize cem yılmaz.

  • bu filmi çekme fikri kimden çıktıysa onun kafa yapısını çok merak ediyorum. abraham lincoln'ün annesini vampirler yemiş, o da sinirlenip vampir avcısı olmuş. gerçekten tebrik ediyorum.

    hasılat başarısına bakıcam, ona göre benim kafamda da bir uyarlama fikri var. celal bayar'ın annesine üç harfliler dadanıyor. böylece celal bayar cinlerle savaşmaya başlıyor. türk sinema tarihinin en pahalı filmi olacak. sponsor arıyorum. yatırım yapmak isteyen mesaj kutumun ışığını yaksın.

  • kapitalizmi iliklerinize kadar hissedebileceğin new york city borosu. bir çantanın 2000 dolara satıldığı bir mağazanın önünde 50 cent için dilenen evsizlerle karşılaşırsınız. insanların yaşam mücadelesine şahit olursunuz. hiçbir hayat kolay değildir orda.

    ancak yaşadığınızı hissedersiniz. bu zorluklar size bunu hissettirir. insanların ordaki hayata bağımlı olmasının sebebi budur belki de. bilim gibidir. zordur, ama zevk verir. neden zevk alıdığınızı neden sevdiğini açıklayamazsınız, ama durum böyledir.

    dünyayı gezmenize gerek yoktur, çünkü her türlü insanın buluşma noktasıdır. türk lokantasında diyarbakır tava yiyip, bir ingiliz mekanında şeftali ve gül karışımlı çay içebilir sonrasında ise pakistan nargilesi tüttürebilirsiniz.

    central park'ı vardır. sheep meadow'u vardır. uçsuz bucaksız yeşillik. yeşilliğin bittiği yerden yükselen devasa gökdelenler. insanlar güneşlenir, kitap okur, spor yapar. cennette hissedersiniz.

    şehir uyumaz. orda yaşıyorsanız, uyumak istemezsiniz siz de. çünkü hayat ordadır.

  • kız arkadaş telefonun kasasını değiştirmem için verdi bana. orjinal kasası olacak muhakkak tabii.

    madboy: al.
    kız arkadaş: bu kasa orjinal diil ki.
    madboy: nasıl diil? orjinal. adam diğerini de gösterdi bana. zaten çok fiyat farkı var ikisinin arasında.
    kız arkadaş: diil... (adam eski parçaları poşete koyup vermişti) bak orjinal kasa böyle simli ara ara. gördün mü? bak bu dümdüz.
    madboy: haydee. e orjinal dedi herif. ver sen o telefonu bakayım bana.

    geri gidilir.

    madboy: biraderim sen neden bana orijinal kasa vermiyorsun? orijnal demedim mi ben sana?
    -: orjinal verdim abi.
    madboy: kardeş.. bak orjinal böyle. simli gibi. (gösterilir)
    -: valla abi, orjinal bu.
    madboy: sök kardeş sen şunu. bunları geri tak.
    -: peki.

    en az 20 telefoncu dolaştım. orjinal diyene baktım sim yok. neyse en sonunda orjinal olduğuna emin olduğum bir yere girdim.

    -: siz şöyle oturun bekleyin lütfen. teknik servis arkadaşlar değiştirecek şimdi içeride, 15 dk. kadar sürer.
    madboy: tamam hanfendi.

    telefon gelir.

    madboy: pardon ama bu orjinal diil.
    -: ne demek beyefendi orjinal değil?
    madboy: e diil.
    -: bakın burada yan sanayi ürün bulunmaz.
    madboy: bulunuyormuş işte... bakın bu bana verdiğiniz telefondan çıkan eski kasa. gördünüz mü? simli ara ara. bu da sizinki. dümdüz. sıfır sim.
    -: arif bey bir saniye gelir misiniz?
    arif: buyrun.

    durum anlatılır. eski parçaları inceler arif.

    arif: sizin bu eski kasa yan sanayi.
    madboy: saçmalamayın. bu kasa telefon alındığından beri ilk defa değiştiriliyor.
    arif: bakın burası kvk. burada her parça orjinaldir.
    madboy: olabilir kvk. var demek bir yerde bir sakatlık. çünkü bu telefonun kasası hiç değiştirilmedi. ilk defa değiştiriliyor.
    arif: bakın beyefendi n95 in hiçbir zaman simli kasası olmaz.
    madboy: elinizde işte. görmediniz mi? değişmedi o kasa hiç.
    arif: bir saniye gelin bizimle o zaman...

    gidilir. kasa ıslak mendille silinir. simin bir şekilde kızdan bulaştığı anlaşılır.