hesabın var mı? giriş yap

  • ucuzunu almayın ne çıkacağı belli olmuyor. ailem almış yaklaşık bir litre. üzerinde leylak yazıyor ama bildiğin misk yağı kokuyor. kendimi günahsız hissediyorum şu an.

  • yds’den mi kaldın çen. vasıfsız çeni. çalışmak koyuyor di mi lan? alışmışsın var yemeye çalışmak gerekince tutuşuyorsun. adım gibi eminim torpili vs ayarladın barajı geçemedin diye ‘hakeden’ birisini alacaklar ona tutuluyorsun.

  • lan bu audi kupasina kim istedi katilmayi. bize skoda kupasi falan olsaydi soyle sparta prag, legia varsova falan.

  • sürahiyle vazoyu ayıran tek şey kulptur.

    demek insanlara tutabilecekleri bir kulbunu sunmazsan, çok çok içine bir çiçek koyup masanın üzerinde öylece bırakır seni rahatsız etmezler. ama tutunmaları için kulpların kolların olursa, bugün suydu, yarın meyve suyuydu seni doldurur taşırır, mutfakla yemek masası arasında dolaştırırken elbet bir gün de yere düşürüp kırarlar..

    hastasıyım düz mantığın.

  • woodcastle : tahtakale
    darktown : karaköy
    mt. belt : kayışdağı
    newtown : yeniköy
    medalstone : nişantaşı
    midtown : ortaköy
    topfield : tarlabaşı

    gibi örneklerle desteklenen, ingiltere'de yaşıyormuş izlenimi veren düşünce...

    edit: ...yi destekleyen örneklerdir.
    başlığım taşınınca tanımım babasız gibi ortada kalmış.

  • bu adam tüm ülkeye birşey gösterdi. bir insanı dış görünüşüyle yargılamanın ne kadar ahmakça olduğunu. ulan hırbolar, dingiller, hatta çok kibar olamıyacam ibnenin evlatları şu adamı dışarda görseniz, şuna bak satanist gibi amk dersiniz. ama işte gördünüz. o takım elbiseler içinde gördüğünüz saçı başı düzgün çoğu adamdan on gömlek daha kaliteli olabiliyormuş bu görünümde kişiler. ön yargılarınıza tükürdüklerim.

  • tam bir issiz, kari kiza hos gorunme hikayesi. anladik, turkiye'de abaza ve kezban dolu, surekli birbirine kopya mal mal yazilari bloglamaya ne gerek var.

  • küçüklükte yapılan aktivitelerden biridir.

    ınşaat çevresinden toplanan mermerleri tokuşturup, ortaya çıkan osuruğumsu kokuyla eğlenebilmek ne güzel şeydi lan.

    edit: sirie hatırlattı, tükürüyorduk da öncesinde.

  • hep diyorum, dünyada tek bir hakiki ayrım varsa o da vicdan sahipleri ve vicdan sahibi olmayanlar şeklinde olanıdır. diğer tüm şunlar bunlar, şu -izmciler bu bilmemneyciler, kadınlar erkekler, fakirler zenginler.. hepsi kocaman illüzyonlar kanımca. zamandan ve mekandan bağımsız, tek ayrım vicdan ile alakalı olan.

    bakın aşağıdaki bağlantıda, artık takım tutar gibi particilik, adamcılık yapmamaya karar vermiş biriyle bir sokak röportajı var. keşke elden ele dolaşıp viral olsa, hayat belki bayram olmaz hemen ama ne bileyim, bir şeylerin tohumları ekilir de filiz verirse diye ümit etmek de mi yasak?

    buyrun:

    https://twitter.com/…tatus/1661316448562585602?s=48

  • nispeten az bilinen 10 film:

    la ardilla roja (kırmızı sincap).

    olağanüstü bir bulmaca çözmekle eşdeğer kalibredeki bu muhteşem ispanyol filmini lynch filmlerini sevenlere özellikle öneriyorum.

    mute witness (tilki oyunu).

    seyirciyle kedinin fare ile oynadığı gibi oynayan, bol şaşırtmacalı, sürprizlerle dolu bir film.

    magic (büyü).

    anthony hopkins'in harikalar yarattığı film budur işte, kuzuların sessizliği değil!

    nobi (fires on the plain/ovadaki alevler).

    japon sinemasının en iyi savaş filmlerini seçseydik bu film ilk beşe rahatlıkla girerdi.

    heli.

    şiddetin enine boyuna araştırıldığı natüralist bir hikâye.

    imprint (damga).

    bir korku antolojisinin en sıradışı filmi. japonların manyaklığa varan, hastalığa teğet geçen hayal gücünün bir başka örneği. bütün grotesk mizansenine karşılık patolojik bir araştırma denebilir.

    the trip.

    bir devrin anatomisini çıkartan kült filmlerden.

    hanyo (hizmetçi).

    japon sinemasına epey kıyak geçtik bu ankette ama tıpkı yukarıdaki filmler gibi nispeten az bilindiği için yazmak istedim. uzak doğu'dan seslenen sıkı bir kara film izlemek isteyenler için.

    seconds (saniyeler).

    varoluşçu bir bilim kurgu, yabancılaşma üzerine grotesk bir hikâye.

    ve son film, o da bizden olsun:

    geçmiş zaman elbiseleri.

    welles etkisinin apaçık hissedildiği bir başka metin erksan filmi. mekân-insan ilişkisi, rüya-zaman estetiği, karakterleri izole eden kadraj tercihleri, mekânı ele geçiren usta işi alan derinliği...