ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ilk reglde tokatlanmak
-
bu ne lan kabilede mi büyüdünüz aq tokatlanmak falan.
tanım: regl olan kızın tokatlanması olayı.
edit: şimdi aklıma geldi. beni de dedem sünnet olurken ağladığımda dövmüştü. sonra dövdü diye ağlamaya başlamıştım.
türkiye'de en fakir insanın 4 dairesi var
-
doğru olabilecek iddia. aha da buraya bıraktım dört daire, kusura bakmayın.
o o o o
artık kimsenin telefonun zil sesini değiştirmemesi
-
benim telefonum her zaman sessizde, we genelde whatsapp üzerinden haberleşiyorum. ayda 1-2 kere telefonla konuşurum. çok nadir telefonla aranırım. geçenlerde bir telefon çalma sesi geliyor ulen nerden geliyor kimin telefonu bu diye bakınırken farkettim kendi telefonummuş. kendi telefonumun zil sesini bile bilmiyorum. haliyle de değiştirmeye ihtiyacım yok.
isveç'i babam da yönetir
-
isveç'te profesör olamayacak adamın beyanatıdır. isveç'te burhan kuzu'ye benzeyen adamlar baya vardır. türk ve kürt kökenli bu arkadaşların isveç'te ne işler yaptığı da malumdur. burhan da isveç'e gitse bırak profesörü, çöpçü olamaz.
burhan kuzu cebinde milletvekilliği sayesinde aldığı pasaport olmasa isveç'ten vize alamaz.
dm'den fiyat bilgisi verilmiştir efendim
-
uzak durulması veya trollenmesi gereken satıcıdır. geçen yine böyle bir satıcının reklamı düştü önüme, yorum bölümüne fiyat 600tl'ymiş, boşuna sormayın yazdım, onlarca kişi çok pahalıymış, bu fiyata alınmaz diye yorum yaptı, satıcı da biraz tepki gösterdi:)
1.75 boyuyla topuklu ayakkabı giyen kadın
-
benden uzak allah'a yakındır.
aşk acısı çekerken hiç tahammül edilemeyen şeyler
-
uğruna acı çekilen kişinin başkasıyla öpüştüğü-koklaştığı fikri.
fikrine bile tahammül edemiyorken onun bunları yapıyor olması ayrı bir acı olsa gerek.
bir semtin fakir mi zengin mi olduğunu anlamak
-
-sabah koşuya çıkan insanlar varsa
-avm dışında açılmış bi starbucks varsa
-kadınlar tayt giyip yürüyüş yapabiliyorsa
-kaliteli bir burgerci varsa
-lüks markalardan alışveriş yapabileceğiniz mağazalar varsa
-gurme market bulabiliyorsanız
yüksek gelir düzeyine sahip, elit bir muhittesiniz demektir
-insanlar kaldırım yerine yoldan yürüyorsa
-restoranlar genelde çiğ köfteci, kebapçı, şerbetli tatlıcı ise
-discount marketler normal marketlerden fazlaysa
-sokağa çıktınızda 10 tane erkek görürken 1 tane kadın görüyorsanız
düşük gelirli, gerici bir semtte olmanız olasıdır
yaran olaylar
-
şimdi efendim bizim bir kooperatif var yüz kadar üyesi olan buranın da son dönem bir başkanı var, benim de aram iyidir sohbetleşiriz arada. olay başkanın başından geçiyor;
başkan orta boylu 60’lı yaşlara yakın kumral bir abi..
kendisinin yüzünde aslında çok da göze batmayan lekeler var.
bir gün başkan bey’in hanımı kendisine “arkadaşlarının laserle buna benzer lekeleri yok ettirdiklerini” başkan beyin de lekelerinden kurtulması için bir yol olduğunu kendisine aktarıyor ama bizim abi pek umursamıyor..bir gün, iki gün, beş gün derken “ e madem öyle gidelim yaptıralım diyor” ve özel muayenehanesi olan bir dermatologun yolunu tutuyorlar..
işlemler yapılıyor, doktor “ güneş kremi, pomatlar filan reçete edip güneşten 6 ay kadar korunmasını istiyor”, ayrılıyorlar.. başkan son dönemlerde hep şapkalı bir şekilde maske de olunca sadece gözler açıkta .. laser işlemi öncesi başkanın yüzünde leke var mı anlamadığım adam da laser sonrası kabuk bağlamış şekilde siyahlaşmış yara izleri mevcutlaşmış, iyileşmeyi bekliyor.. soramıyorum da “ abi yüzüne ne yaptın” diye
olay bundan sonra başlıyor;
başkan bizim üyelerden birisine yazılı bir tebliğde bulunmak için kapısını çalıyor, neyse hoş beş muhabbet, üye kişi doktor başkanın yüzündeki lekeleri görünce başkana soruyor, “ne zaman yaptırdınız, kime yaptırdınız” gibi..başkan da yakın dönemde özel bir muayenehanede yaptırdım, hatırlamıyorum hocam diyor ama mutsuzluğunu da dile getirince doktor da diyor ki “sorun değil bunlar çözülür ama mevsimsel olarak çok yanlış bir zamanda uygulamış doktorunuz diyor”
neyse eve geçiyor başkan bey, eşine durumu anlatıyor, üyelerden bir doktorun “mevsimsel olarak yanlış zamanda yapıldığını ama güneşten kendisini koruması gerektiğini” söylediğini ifade ediyor..
başkan bey elde telefon google’ı açıyor, bizim üye doktor kimmiş diye ad soyad bakıyor. adı ali veli olsun.. hanıma sesleniyor bizim işlemi yapan doktorun adı ali veli miydi diyor,
hanımı diyor evet ali veli, başkan sesleniyor “e bu adammış bana laser uygulayan”..
tebliğ esnasında ne doktor hastayı tanıyor, ne bizim başkan doktoru.. abi diyorum nasıl tanımazsınız bir birinizi “yüzümüzde maske var, kafasında bandana var, ben doktoru çıkartamadım o da beni, eşin zorlamasıyla adını bile bilmeden işlem yaptırdım” diyor, doktora gelince hastayı yani başkanı o da tanımıyor üstüne bir de kendi yaptığı işte kendini gömüyor, diğer yandan başkan “ ulan ayak üstü sohbette işlem yapan doktora saydırmadık iyi ki diyor” ama ilk fırsatta karşılaştığımızda “hocam işlemi siz yapmışsınız ya bana” diyeceğim diye de gülümsüyor..
5 mart 2014 rte basın açıklaması
-
"ben imamhatip okudum. dinimi az da olsa bilirim elhamdülillah. benim dinimde böyle bir dinleme yapılamaz."
ok tayyip. senin dinin diktatörlüğe, yolsuzluğa, adaleti kendine yontmaya, ihalelere fesat karıştırmaya ne diyor bizi aydınlat hele.
la hala montaj diyor ya.
ekşi sözlük'ün yeni tasarımı için ne dediler
-
(bkz: 17 yıllık enkazı kaldırdık)