ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
komşumuzun kızının doğum gününde oğlumla konuşmaktayım:
ben: oğlum ayşenur ablana hediye olarak ne alalım?
oğlum heyecanla: senin gibi kocaman bir ayı alalım baba.
noktalama işaretlerini icat edenlere bir kez daha saygı duydum.
çaykur'un türkiye'de 26 almanya'da 10 tl olması
-
ihraç ettiğimiz çayı ithal edebiliyorsak çok ucuza geliyor.
3 haziran 2015 galatasaray bursaspor maçı
-
fernandao'nun sahasında kupa kaldırılarak gerçek fenerbahçeli olduğu maç.
dumlupınar denizaltısı
-
dedemin de içinde şehit olduğu denizaltı.
vefatı b.manço veya k.sunal etkisi yapacak kişiler
-
(bkz: cem yılmaz)
birisi ölünce r.i.p. diyen türk insanı
-
ruhuna il phatiha diyor, sakin olun.
oğuz haksever
-
tam şu an kendisinin yaşadığı adrenalini sanırım aramızdaki kimse yaşamıyordur.
(bkz: çember daralıyor orhan)
her şeyin kötü gittiği dönem
-
birkaç ay içinde özetle şunlar oldu; çok sevdiğim dedem sağ çıkma ihtimali düşük bir beyin ameliyatı geçirdi, akciğer kanseri olduğu ortaya çıktı, kemoterapi almaya başladı, annem iflas etti, cepte beş kuruş kalmadı, akşam yemeği olarak yemekhaneden ekmek çaldığım günler oldu*, evi satışa çıkardık. beş kardeşler, diğer kardeşlerinin hepsi çil yavrusu gibi dağıldı, dedeme sadece annem bakıyor ve telefonda sürekli teyzemlerden aldığı taciz telefonları yüzünden ve ödenmesi gereken kredileri yatıracak para olmadığından sinir krizi geçirir hale geldi, biz bir arkadaşımla birbirimize girdik, hop tek dersten kalırsam okulun uzayacağı stresli sınavlarım başladı, zaten hali hazırda okulu uzatmışım, bitirmeye çalışıyorum, sınavların tam ortasında bir dünya sebebin birleşmesiyle ev taşımak zorunda kaldım. tam sınavlar bitti, memlekete gittim, hastanelerde koşturuyoruz pat başka bir kötü haber.... artık son nokta gibi geldi.
derin bir nefes aldım, dolu dolu ulan dedim hayat ben senin ta amk. ne bok yemeye çalışıyorsun? birkaç gün kafam güzel gezdim. sonra sakinleştim. kalktım ayağa.
mevlana'nın bir sözü var, diyor ki; ''her şeyin üstüne gelip, seni dayanamayacak bir noktaya getirdiğinde sakın vazgeçme; işte orası kaderinin değişeceği noktadır.''
her şey insan için. hikmetinden sual olunmaz, vardır elbet bir hayır. sıkıntılar gözüne perde olmuşken görmeyi bekleme. geçer gider. su yolunu bulur bir şekilde. pollyanna olacak son insanım ama sabah ola hayrola güzel kardeşim. bir şeyler değişip de bunlar olduysa, başka şeyler değişir neler neler koyar önüne. gecenin en karanlık anı şafağa en yakın anıdır. takma. şafak doğan güneş.
edit: dedem o yıl rahmetli oldu. teyzelerimle bir daha hiç görüşmedim. annem işlerini düzeltti, borçlarını kapattı ve emekli oldu. ben geçen yaz nihayet diplomamı aldım. şimdi az aksiyonlu, işten eve gidip gelmeli bir hayatım var. ufak tefek günlük sorunlar dışında can sıkıcı pek bir şey olmuyor. öyle işte sevgili sözlük...
izmir'de deprem sırasında istifini bozmayan dayı
-
avukat amca milyon dolarlık dava yakalamış gibi başka türlü o koltuğa yapışıp telefonla konuşmaya devam etmenin izahı yok.
türkiye vatandaşlarının sosyal medyada fişlenmesi
-
forbes dergisinin iddiasıdır. türkiye hükümeti abd'li bir teknoloji firmasından sosyal medyada fişleme, şifre kırma vs. için hizmet aldığı ortaya çıkmış. öyle ki söz konusu teknoloji firmasında çalışan bazı işçiler etik dışı bir işe alet olduklarını düşünerek istifa etmişler.
haber şurada: http://www.forbes.com/…llance-erdogan/#51a33d5275ce
bu haberin üzerine gidecek türkiyeli gazeteci bulunur mu, bilmiyorum. hükümet bir açıklama yapar mı ondan da emin değilim. ne yapacağımızı bilmiyorum.
en rahatsız edici ingilizce kelime
-
(bkz: recap) başka çağrışımlar yapıyor bana.
ayda 30 bin tl altı kazanırsam zarar ettim sayarım
-
bunu diyen doktor, öğretmen, akademisyen olsaydı bu başlık altına 1000 entry girilir haram edilirdi ama kabzımalsa sorun yok, onunki alınteri.