ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
16 haziran 2023 bozcaada'da fiyatların çıldırması
-
şüphesiz ki bu fiyatları normalleştiren dallamalar birazdan başlık altına damlayacaktır.
dolar bazında bile bu fiyatlar abes kaçıyor. ibiza'da, floransa'da bile böyle değil lan.
turizmciler, galericiler, taksiciler, emlakçılar… mahşerin dört atlısı.
%52'nin %48'e %100 hükmetmesi
-
hayırlı olsun kardeşim, başkanlık sistemi ile tanışmışsın.
cüneyt özdemir'in osmanlıca haber sunması
-
cüneyt özdemir haber sonrasında marsa giden uzay aracının haberini sunmasıyla pastanın üstündeki çileği koymuştur.
deli kuvveti
-
insana dair sınırların aslında ne kadar zihinsel olduğunun bir göstergesidir.
deliliği, insanın dünyayla bilinen zihinsel bağlarının kopması ya da gevşemesi diye tanımlayabilirim. uzunlamasına bir süreç olabildiği gibi, geçici de olabilir.
deli kuvveti ise bu durumun içindeki insanın olmadık yer ve biçimlerde ortaya koyduğu bedensel güçtür. onlarca örnek hatırlıyorum ama bir kaçı aklımda yer etmiş.
18 yaşında bir hastamız vardı. gencecik, ufak tefek bir kız. bipolar bozukluk tanısıyla izliyorduk. manik atakla servise yattı. ufak tefek dedim, gerçekten minicikti. 1.50 boylarında, 40-45 kilo bir şey. yattığında zaptedilemez haldeydi. hemşire odasından kırılmaz camla izlenebilen bir gözlem odamız vardı. geniş gözlem odasında, 4 tane yatak ve devlet malzeme ofisinin o kocaman, ağır, hantal masalarından bir tane var. bazen hastaları kendilerine zarar vermesinler diye yatak tespitine alıyoruz, bazense diğer hastaları korumak için ilaç etki edene kadar gözlem odasında serbest tutuyoruz.
neyse, kızı odaya aldık. ben alt servise indim bir sebeple. alt kattaki asistan odasındayım. yukarıdan bir ses geliyor. güm güm güm...tabii hemen yukarı koştum. gözlem odasının penceresinden baktığımda gördüğüm manzara şu: o minicik kız, o kocaman masayı kaldırıp kaldırıp yere vuruyor ve bunu sanki yastık kaldırır gibi kolayca yapıyor.
elbette adrenalin gibi hormonların da etkisi var ama asıl mesele, inhibisyon. insan başkalarıyla ve dünyayla kontağında kendini sınırlar. yapılması gerekenler ve yasaklar, ahlak, yasalar, kurallar zihnimizi dönüştürür. delilik, insanı bu akıştan koparır. aslında bir kertede zihni özgürleştirir. inhibisyon yani baskılanma ortadan kalkınca, beden de farklı işlev görmeye başlar. kas kuvveti, acı eşiği ve hatta sıcaklık algısı bile değişir. yaz günü paltoyla gezip terlemeyen şizofrenlere rastlamışsınızdır sokaklarda.
zihinsel zincirleri kırmak için 'delirmek' şart mı peki? dmo masasını tüy gibi kaldırabilir miyiz bilmiyorum ama zihnimizi kalıpların dışına çıkarmaya çalışırsak, doğru denileni sorgularsak, bize dayatılanları olduğu gibi kabul etmeden önce üzerine düşünürsek çok daha özgür ve güçlü olabileceğimize eminim.
"where other men blindly follow the truth, remember;
nothing is true."
23 kasım 2021 ekonomi protestosu
-
olmayan protestodur. geç gelen hamburgeri, iade edemediği donu, gol atamayan kenan karamanı protesto eden bu kadim halk, batmakta olan ekonomisini protesto e-d-e-m-i-y-o-r.
yaran tweet'ler
-
''yeditepe üniversitesi'nde odtü'nun yanında olduğumuzu haykıracaktık lakin, olaydan haberdar 7 kişi bulabildik, sustuk...''
aslında yarmaktan ziyade trajikomik
0 850 484 xx xx numaralı telefon terörü
-
ben açıyodum bu numaraları ve karşımdaki kadın erkek demeden yürüyodum. çok tatlısın çok kaslısın falan filan derken baya baya blacklist e alınıyorsunuz. birinde ofisin nerde, çiçek göndercem kısmına kadar gelebilmiştim.
kalp yapıyordunuz şimdi masa yumrukluyorsunuz
-
masaya vurçak tabii napçak.
deutsche welle foncusu nevşin yine açmış ağzını. suriyeliler suriye'ye gidecek nevşin, almanya'ya değil. bu kadar heyecan yapma.
120 kilo olup sosyalizmi savunmak
-
(bkz: marx okusam yarıyor)
üst soy bilgisinde rastlanan tuhaf isimler
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: inci sözlükte herkes 5 tl verse neler yaparız
entry: aramızda paylaşırız herkese 5 lira düşer amk deli para
anneler günü
-
mutsuz bir evlilik bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri.
işin mi kötü, değiştirirsin. arkadaşların mı nankör, hayatından defedersin. ailende mi pislikler var, görüşme; neticede sen seçmedin onları, doğumunla gelen bir eklenti paketiydi hepsi.
oysa evlilik öyle değil.. sırtına zibilyon tane umudu, hayali, planı yüklenip evleniyorsun biriyle. sen seviyorsun. sen seçiyorsun. sen yürüsün istiyorsun. aşkınız kabından taşıyor, çocuğun oluyor. ama olmadı mı olmuyor, yürümüyor.. isteyerek seçtiğin ve bir nikah memurunun önünde "evet" diyerek başladığın hayatı, bir başka salonda, bir hakimin karşısında "evet, boşanmak istiyorum" diyerek bitiriyorsun.
bugün anneler günü.
kızım babasında.
sabahın beş buçuğunda, gözleri çakmak çakmak geldi yanıma.
"gitmek istemiyorum, anneler günü bugün, seninle olmak istiyorum" dedi.
baba günü bugün dedim.. gitmezsen üzülür dedim.. yarın acısını çıkartırız biz dedim..
"kahretsin ki beceremedik geçinmeyi..
yanlış insanlar seçmişiz evlenmek için..
mutsuz olduk, mutsuz ettik..
affet kızım, üzüntümüzü senin üstüne de bulaştırdık.." diyemedim.
baba günü bugün dedim.
2022 yılı migros yılbaşı sepeti
-
migros değil de arabistan sepeti gibi duran sepet. nerede bunun birası, şarabı?
edit: dinsiz, alkolik diyenler olmuş. yılbaşı paketinden bahsediyoruz uhud savaşı için hazırlanan bir erzak değil bu arkadaşlar.*