hesabın var mı? giriş yap

  • şarkılarından çok aklımda bir olayla yer etmiştir. 1998 yılında kendisinin irc'de yassax nick'iyle takıldığı dönem çalıştığım şirkete uğramıştı. bizim çalışanların bir kısmı eski aidata irc sunucusu adminleriydi. oradan tanışıyorlarmış. ofise geldiğinde bilgisayar başında çalışıyordum. beni geçip doğrudan elemanların yanına gitmek yerine durup son derece saygılı bir tonda selam verip hatrımı sormuş idi. ünlü bir sanatçı olmasını geçtim, istanbul'da kimseden böyle bir yaklaşım görmediğimden ve doğal olarak beklemediğimden baya şaşırmıştım. aklımda her zaman sıradışı iyi biri olarak kaldı.

  • "ilkokulda altına işeyen kızı facebookta buldum, taş gibi hatun olmuş. hani görsen, gelsin şimdi ağzıma sıçsın dersin, o derece"

  • gemicik sahiplerinin finoları gelmiş 9 yıllık reno 12 arabasında katledilen adamın oğlunu ağzı havyarlı olmakla itham ediyor. sadece bir köprüden milyarlarca doları cukkalayanların paralı askerleri gelmiş onlar elit bi garibanız ayağı çekiyorlar. insan mısınız lan siz? ne cins bir mahluksunuz?

  • menekşe: (şair ihsan yıldırım’ın yazılı anonsunu yapmaktadır)
    efendim müsaadenizle. baylar bayanlar ve pek değerli muhterem,
    sözlüklerde azamet kelimesi, saygı duyulan, büyüklük, ulaşılmazlık, huşu veren bir güç kelimeleriyle ifade edilir, ancak iki kelime hep unutulur: ihsan yıldırım!!!!
    sözü daha fazla uzatmadan, huzurlarınıza sizlerin sevgili dostu -benim değil- şairi azam ihsan yıldırımı davet ediyorum…..

    ihsan yıldırım: (sahneye çıkar ve başlar şiirlerini okumaya)
    sevinç sevinç
    sen ki sevgide benim için birinç
    senin yerini tutamaz ne dolunay ne de bir vinç
    sevinç, sen ol hep bana ayıklayan pirinç

    pelin pelin
    aldım seni gelin
    hem de piskopos olmasına rağmen velin
    fakat, bana torun verdin
    afferin afferin

    yorgo ve feraye
    sizin bu gidişat nereeeye nereeeye
    sizi dökesim geldi egeeeye egeeeye
    fakat, özlerim sizi biraz yüzüp dönün geriiiye geriiiye

    irfan
    seni her görüşümde derim haydaaaa
    bana öyle geliyorki senin akrabaların var uzaydaaa
    fakat, yerini tutamaz kimse ne dünyada ne aydaaaa
    fidayda da irfancığım fidayda

  • sene 2009, avea'nın avealılarla sınırsız konuşma paketine sahip olduğum zamanlar. süper pinti ve yüzsüz arkadaşıma bu pakete sahip olduğumu söylemek gibi bir gerizekalılık yaptığım için telefonumu benden daha çok kullanıyor olması son derece sıradanlaşmıştı benim için. beraber gittiğimiz kursta kendisine sorgusuz ve rutin bir şekilde telefonu teslim ediyordum sevgilisiyle yarım saat iğrenç "aşkişkom nasılsın" muhabbetini yapsın diye. gün boyu yine bedava telefon olduğu için normalde hiç aramadığı insanları araması da artık "haber" niteliği taşımıyordu.

    paraya kıyıp nasıl yaptığını bugün bile anlamadığım şekilde yeni telefon almıştı. yine bir gün telefonumu istedi, sonuç olarak bedava telefon neden istemesin ki (bu arada gerçekten böyle düşünüyordu, zaten sınırsız konuşma hakkı var, sanki ben bu tarifeye ekstra para vermiyormuşumcasına benim 'bedava' telefonumu kullanma hakkında en ufak şüphe duymuyordu) verdim telefonu, en az bir saat geçti, baktım kendi telefonu da benimki de masada duruyor ve ikisi de açık.

    "hayırdır ne yapıyorsun" dediğimde "abi yaa telefonumun şarjı çabuk eskimesin diye tamamen şarj bitmeden takmayayım dedim, hazır senin bedava (!) hattın varken kendimi senden aradım şarjımın bitmesini bekliyorum" dedi.

    küçük hesapların adamı kimdir, nasıl olunur o gün ufkum açılmıştı.

  • --- spoiler ---

    --- spoiler ---

    bir yerde kırılma noktası var. abisi chuck kendini yakmış. ölmüş. jimmy avukatlıktan geçici bir süre de olsa men edilmiş. (abisinin gözüne girmek için avukat olduğu, sık sık dünyada abisinden başka yakını olmadığını vurguladığı unutulmamalı bu arada) kim ona bir psikoloğa gitmesini tavsiye ediyor. adam her şeyini kaybetmiş. o noktada devam ediyor. kendi üzerinde düşünmeden. (düşünse bile biz onu anlamıyoruz.) psikoloğun kartını yırtıp çöpe atıyor ve kendini birilerine beğendirme amacından da vaz geçmiş -ki ilk iki sezon önce abisinin sonra sevgilisinin olmasını istediği kişi olmaya çalışıyordu- elinde kalan tek şeyle mücadele ediyor. her hareketi daha da batmasına sebep olsa da çırpınmaya devam ediyor. bütün bozgunlara rağmen. kendini iyi gösterip gücün ve paranın köpeği olmuş bütün çevresine rağmen -ki burada dizideki diğer şerefsiz karakter howard’ı kasdediyorum. ama ötekiler de sayılabilir.- elinden geleni yapıyor. ben diziyi böyle okudum. elinden gelenin en iyisini yapmış ve kendi olmaya çalışan mütevekkil insan mutluluğu var bu adamda. manikürcünün arka odasında penceresiz yatağına uzandığı bir sahne vardı. lüks rezidansı bırakıp geldiği. ellerini ensesinin altına alıp uzandığında ne kadar keyifliydi. mutluluk lüks arabada ya da rezidansta değil insanın kendi olmaya çalışmasında. bunu yaparken de kendi hakkında öyle uzun uzadıya düşünmeden elinden gelenin en iyisini yaparak. sorunlarla yüzleşerek. onlarla mücadele ederek. görmezden gelerek değil.

    bir de hayat karşımıza rastlantılarla iyi ya da kötü şeyler çıkarır. ama o rastlantılar bizim yaptığımız küçük seçimlere bağlıdır. kartelle girdiği ilişkiyi hatırlayacak olursak başlangıcı patenci kardeşlerle yaptığı dolandırıcılığa dayanır. yani çölde mahsur kalmışken bilmiyorum bunları düşündü mü ama. düşündüyse raslantılara suç atmak yerine kendi yaptığı seçimleri hatırlaması gerekir. niyet kaderi inşa eder de diyebiliriz. öyle işte.

    dizi aslında insanı anlatıyor. bütün karakterleriyle. kendimizi birilerine beğendirmeye çalıştıkça kaybediyoruz. kendimiz olmaya çalışırken de kaybediyoruz. ama kendimiz olarak kaybediyoruz.

  • tur rehberi bir kiliseyi anlatıyor; kızlardan biri rehbere yanaşıp soru soruyor.
    rehberin mikrofon açık ve her şeyi 200 kişi duyuyor.

    - peki kilisenin üstündeki saatin 10.20'yi göstermesi neyi ifade ediyor?
    + saat 10.20 şu anda.

    kızı turun kalanında görmüyoruz.

  • 4,5 yaşındaki kızımın rahatsızlığından dolayı hiç çikolata ve dondurma yememiş olması gerçeği...
    dahası reklamlarda çıkınca ''bunlar acı dimi anne'' demesi...

    duzeltme; arkadaslar cok fazla mesaj geldi eksik olmayin. kizimin rahatsizligi merak edilmis basta belirtmeliydim sut alerjisi var kizimda.

    edit: müjdemizi verelim: tedavisinin sadece zaman,sabır ve diyet olduğu süt ve çoklu gıda alerjisi hastalığını geride bıraktık.

    bizim için kızımızın bebekliğinden beri süregelen zorlu bir süreçti. darısı tüm alerjik çocukların başına...
    artık kızım süt ürünleri ve dolayısıyla dondurma çikolata vs tüketebiliyor..

    gelen mesajlara bakılırsa şu kocaman dünyada bu ufacık derdimizle hepinizi çok üzmüşüz.. destekleriniz, mesajlarınız ve dualarınız için sonsuz teşekkürler...

  • buzluktaki dondurma kaplarının içinde dondurma olmasıdır. eğer içinde dolma varsa iflah olmaz ırgat ruhluyuz demektir.