hesabın var mı? giriş yap

  • değişik bir sektör bu. ekmeğimizi bundan yiyoruz. fazla bilinmeyen birkaç şey paylaşayım sizle.

    - asansör firmalarının çoğu üretim yapmaz. sizin muhattap olduklarınız çok büyük ihtimal montaj firmasıdır.

    - üretim yapan firmalardan malzemeleri alır, montajını yapar. kısaca işçilik ücreti alır.

    - üretim yapan firmalar asansörcü veya müteahhitler dışındakilerle muhattap olmamayı tercih ederler. ( bkz madde 1 )

    - bulunduğunuz binada asansör revizyonu yapılacaksa ya da yeni binanıza asansör yaptırmak istiyorsanız montaj firmasını iyi seçin. ( çok şahit olduk parasını alıp montajını yapmayan, yarısını tamamlayıp işi uzatan vs.. )

    - periyodik bakım denen şey aslında hiçbir şeydir. yani asansörcüler için öyledir. bu onlar için gelir kapısıdır o kadar.

    - 50 liraya da 500 liraya da aylık bakım yapanlar vardır. ayda bir kere gelir uğrarlar. bir şey yaptıkları da yoktur açıkçası.

    - son yıllarda internetin yardımıyla da olsa bina sahipleri ya da yöneticileri üretim yapan firmaları bulmakta, fiyatları sorgulamakta, asansörcülerin söylediği fiyatlarla üretici fiyatları arasındaki uçurumu görünce çıldırmaktadırlar. gerçi burada asansörcüleri anlıyorum. adamların işçiliği var, benzini var, osu var busu var. bulabildiğine geçirecek işte. yapacak bir şey yok.

    - türkiye asansör sektöründe üretim bakımından son yıllarda oldukça gelişim göstermekte. a'dan z'ye bütün malzemeler burada üretiliyor artık.

    - bu sektöre girecek arkadaşların muhattap olacakları insanlar biraz değişik söyliyeyim. yani öyle beyaz yakalı tipler değil bunlar. farklı biraz. alışmak da zorluk çekebilirsiniz.

    - örnek vermek gerekirse 4 kişilik 6 duraklı bir binanın orta kalite asansör malzemesi fiyatı peşin olarak 13-14 bin civarı. kişi, durak sayısı, kalite fiyatın değişmesinde büyük etkenler. bu fiyatın altında ve çok üstünde malzemeler de bulabilirsiniz. ayrıca size yapılacak teklif tabi ki o fiyatlar olmayacak. üstüne işçilik yani montaj fiyatı eklenecek.

    asansörle ilgili her türlü soruya açık olan juninho de macedo saudade sundu.

    not: eksi seyler’de paylasilmis. o fiyatlar uctu gitti.

  • 1997 yılının başlarında üretilmiş olan, ve sanırım o yıllar için iyi özelliklere sahip olan bir telefonmuş.
    tasarımında ileri bilgisayarlı donanım ve yazılım tekniklerinin kullanıldığı aselsan 1919, özellikleri bakımından uluslararası alanda rekabet edecek güçtedir. donanım teknolojisi gsm telefon tasarımlarında öngörülen en son yenilikleri içermektedir. halihazırda gsm faz ii özelliklerini destekleyen aselsan 1919, aynı zamanda gelecekte şebekelerde yer alacak ileri özellikleri de sağlayacak şekilde tasarlanmıştır.

    standart pili dahil 185 gram ağırlığıyla, en hafif telefon sıralamasında ön sıralarda yer almaktadır. gömlek cebinde taşınabilecek kadar küçük olup; boyu 12,9 cm, eni 4,7 cm ve kalınlığı da 2,5 cm'dir.

    kullanımı menü işlemleri ve ekran mesajları ile son derece kolaydır. kullananın çocuk, genç, yaşlı olması farketmez; karanlıkta aydınlanabilen tuşlar ve yüksek çözünürlükteki ekran, gece ve gündüz kullanımını oldukça kolaylaştırmaktadır.

    550 mah kapasiteli standart pili ile konuşma süresi 1,5 saat, bekleme süresi 40 saattir. opsiyonlar arasında bulunan güçlü pil kullanıldığında ise konuşma süresi 2,5 saate, bekleme süresi 70 saate kadar çıkabilmektedir.

    # cep telefonunda önemli isimlerin ve telefon numaralarının kaydedildiği bir rehber bulunmaktadır. bu rehbere sim kartına bağlı olarak 315 numara ve isim kaydedilebilir.
    # rehberdeki herhangi bir numaraya tek tuşa basılarak ulaşılabilir ve yine tek tuşla bu numaraya çağrı yapılabilir.
    # aselsan 1919, dünyanın birçok ülkesinde kullanılan gsm şebekelerine uyumlu olduğundan, söz konusu olan ülkelerde de kullanılabilir.
    # telefon meşgul ya da kapalı olduğunda, kendisine gelen çağrılar kullanıcının önceden belirlediği başka telefonlara yönlendirilebilir.
    # telefonun tuşlarını kullanarak hazırlanan kısa mesajlar bir diğer cep telefonuna gönderilebilir veya alınabilir.
    # telefon çaldığında, arayan kişinin telefon numarası görülebilir. bu özellik sayesinde, arayan istenmeyen biriyse, telefona yanıt verilmeyebilir.
    # ücret bilgisi ekrandan görülebilir. böylece, son çağrı ücreti ya da toplam çağrı ücreti öğrenilebilir.
    # telefondan aranabilen numaraların listesini hazırlar ve şifresini yalnız kullanıcının bildiği bir kilit ile kilitlerseniz bu numaralar dışında çağrı yapılması kısıtlanabilir. bu sayede telefonunuzu emanet ettiğinizde korkulu rüya görmezsiniz.
    # şarj adaptörü ile standart pil 1 saat içinde doldurulur. masa üstü şarj cihazı ile; cihazın üzerindeki pil ile birlikte yüksek kapasiteli yedek pil de şarj edilebilir.
    # yüksek kapasiteli piller, masa üstü şarj cihazı, çakmak adaptörü, araç içinde tutucu, anten güçlendirici ve ahizesiz kullanım kiti gibi zengin aksesuar çeşitlerine sahiptir.

    (bkz: http://www.aselsan.com.tr/dergi/ocak97/aselgsm.htm) sayfa başlığının "2000'li yılların tanki ve aselsan" olması ise ilginç.

  • montajlamışlar, kötüye kullanmışlar, kandırmışlar ya kıyamam amkun vahşisi. sana bu ülkede yem ve su veren haysiyetsizlerin de abv!

    yallah talibana!

  • yabancı uyruklu denince kafamda hala turist canlanıyor. kaç yıl geçti hala aşamadım şunu.
    habeş maymunu bir sığınmacıya dersini veren abladır.

  • 250 - 300 bin bandında çıkacağı ifade edilmiş. abicim yerli aracın halka faydası ne o zaman. hani yerli olur, vergisi olmaz falan. 300 bin tl'ye araç alabilen adam zaten tesla'ya da biniyor, mercedes'e de biniyor.
    yerli araç yine zengine hizmet edecek yani anladığımız kadarıyla. muadilleri 300 bin tl falan denmiş bir de. ulan yurt dışından ülkeye giren arabayla, bizim yerli aracımızın fiyatı nasıl birbirinin aynı olabilir yav?
    aydınlatacak olan beri gelsin.

    edit: saçma sapan cevaplar aldığım için entry'i düzenleme zorunluluğu hasıl olmuştur. arkadaşlar bakınız ben ülke para kazanmayacak ya da bu araç faydasız demedim. mercedes de muadili olduğu için yazmadım. bakın mala anlatır gibi anlatayım derdimi.

    bu aracın muadili mesela tesla cybertruck diyelim. bu araç amerikan malı bir araç. bu araç ülkesinde amerikanın yerli parası olan dolar üzerinden 40bin dolardan başlıyor. çünkü ülkenin aracı kendi ülkesinde gümrüğe tabi olmaz, kur farkı olmaz, vergileri düşük olur v.s.
    bizim çıkardığımız yerli aracın 300bin bandında çıkacağı söyleniyor ve bunun da açıklaması muadillerinin bu fiyat üzerinden satılıyor oluşu. şimdi yabancı marka muadillerinin 300bin liraya satıldığı aracın yerlisi de 300bin liraysa "bu nasıl yerli?" diyorum. bu aracın gümrüğü ve kur farkı olmaması gerekmiyor mu sizce de? ve vergisinin düşük olması.

    verdiğim mercedes örneğine gelirsek; halk içerisinde 300bin lira arabaya para verebilecek olan adam zaten istediği markaya binebiliyordur manasında referans örnek olarak mercedes yazdım. araba elektrikli falan filan buralara girmeye gerek yok. kastım buydu yani.

    şimdi bütün bu sebepler doğrultusunda halkın binebileceği ( en azından orta direk ) tabir edilen kesimin teşvikle falan filan alabileceği fiyatlara çıkmayacak olan aracın yerli araç olmasında nasıl bir yarar var halka? ülke ekonomisine elbette öyle ya da böyle bir katkısı olur.

    debe editi: arkadaşlar yüzlerce mesaj aldım. ve ortak fikre göre o zaman bu araca yerli araba demekle, kanuni markalı motosiklete yerli demek arasında bir fark yok. bazı motosikletler var ismi türkçe örneğin kanuni, asya motor, harput gibi. bu araçların parçaları çin'den ithal edilip montajı ülkemizde yapılıyor ve ithalatçı firma kendi ismini kullanıyor.
    bu aracın da bir farkı yok bunlardan o halde. evet ucuz olamaz çünkü tüm parçalarını dolar üzerinden satın alıyoruz. hepsinin de gümrük vergisi v.s. var. o zaman demek ki üretmediğimiz şeye yerli demeyeceğiz. umarım başlangıç için böyle olur da ileride kendimiz üretmeye başlarız.

  • dinleyeni, seveni, sayanı gözümde otomatik olarak kalitesizleşen kişi. adına aşk dedikleri ve büyük çoğunlukla salt aşk ile zerre alakası olmayan taklit ve kopya ilişkileri hayatının merkezine koyan zavallılarca girdiği o ağır abla tripleri karizmatik bulunur. "ah ulan biz neler çektik be" temalı leş arabesk kültürün on yıllardır genelde erkeklere hitap etmesi ulaşılmamış kitleler doğurdu, bu durum da aynı kültürün pop soslu lacivertini günümüzde doğurdu. benzerleri hep vardı ancak imaj olarak bu en güncellenmişi ve genele hitap edeni. sürekli bir dert hali, 1.çoğul şahıs ekli kopya sözler. "'rakı candır'cı kadın modeli" de bunu dinleyen kitle işte. erkekler de geri kalır mı tabii modern arabeskten, hemen nasipleniyorlar.

    özet tanım: türkiye'ye yakışan kalitedeki pop yıldızı.