ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1 haftadır aralıksız yanan zombi
eniştecimle akşam akşam delirmeler
-
ablacığımla saç başa girişmeler'den hemen önce olandır.
beşiktaş tribünlerinin tezahürat yapamaması
-
(bkz: at avrat tezavrat)
johann wolfgang von goethe
-
"kişinin başına gelebilecek en kötü şey yapayalnız kalmak değil; yapayalnız hissetmesine neden olacak insanlarla birlikte yaşamaktır." sözünün kendisine atfedildiği yazar.
şu ana kadar en az 6 ay ikamet edilen iller
-
bu başlığa alınması yetersiz. bence öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler başlığına yazılmalıydı. bu kadar elzem bir konu nasıl atlanılır aklım almıyor.
(bkz: hayırlı forumlar)
direk görünce dayanamayanlar
-
bülent arınç'ın doğrudan doğruya asena erkin'i hedef aldığı açıklamaları. jacxxajkbcja
ulan sen bu ülkeyi 12 yıldır yöneten 3 adamdan birisisin. kaç gündür magazinle uğraşıyorsun. yürü git be kardeşim...
polo ile golf'ü ayırt edemeyen erkek
-
atlısına polo, atsızına golf denir.
koskoca atı ayırt edemeyen erkek.
uche okechukwu
-
hatırlıyorum, gaziantep fener maçı, uche ile ayhan omuz omuza mücadeledeler, ayhan yre düşüyo, uche topu uzaklaştırıyo, sonra ayhan sinirleniyo, hakem bakmazken geriliyo, ucheye tekrar omuz atıyor ve tekrar yere düşüyor...
gürses opel rezaleti
-
gerçek bir rezalet.
ya şöyle olsaydı: yetkili servise emanet ettiğiniz arabanızla firma personeli gezip tozuyor. bu sırada aşırı sürat yapıyor ve bir yayayı eziyor. panik olup kaçıyor. yaya kazanın etkisi ile hayatını kaybediyor. bu arada görgü tanıkları/ kamera kayıtları aracın marka/model ve plakasını kayıt altına alıyor.
araç size teslim ediliyor. teslim tutanağı gargaraya getirilerek imzalatılmıyor. siz de alışık olmadığınız için ve aracınıza kavuşma heyecanı ile aklınıza bile getirmiyorsunuz teslim tutanağı istemeyi. düşünün, kaçınız aracını servisten alırken size tutanak gösterilmese bunun için ısrarcı olursunuz.
birkaç gün sonra polis kapınızı çalıyor ve aracınızın ölümlü bir trafik kazasına karıştığını bildiriyor. kelepçelenerek savcının karşısına çıkıyorsunuz. savcı tutuklu olarak yargılanmanıza karar veriyor. avukatınız servise başvuruyor. o da ne? servis aracı size günler evvel teslim ettiğini beyan ediyor.
yıllarca, ilişkiniz olmayan bir suçun cezasını hapis yatarak çekiyorsunuz. tüm bunların sebebi, dünya çapında bir araba markasına ve onun yetkili servisine duyduğunuz güven. onların müşterisi olmanız.
anlatılan olaydan sonra, bu yazdığım varsayımın asla gerçekleşmeyeceğini düşünen birisi kaldı mı acaba? işte bu kaybedilen şeyin adı müşteri güveni ve ticari itibar.
sabah gazetesinin kuponla verdiği müzik seti
-
bu müzik setini taşıyabilmek için eşinden dostundan araba alıp gelenler bile olmuştu yaysat bayiine.
hayatı özet geçen cümleler
-
"öldüm der durur, yine de yaşarsın."