hesabın var mı? giriş yap

  • -buba valla ders çalışcam
    --sıçtırtma lan dersine pezevenk, okuyup da apartman yöneticisi olcan sanki.

    tanım : adamın dibidir ibram.

  • uzun zamandir izledigim en doyurucu program. iyi ki her gun cekiliyor, onu bile beklerken zorlaniyorum, bagimli oldum.

    biliyorum zaten kendi basina cok yeterli ve keyifli; ama biraz daha eglenelim, bir alternatif olsun diye icki icme oyunu haline getirdim *.

    istedigimiz icecegimizi hazirlayip ekran karsisina geciyoruz. asagidaki listedeki durumlar yasaninca da iciyoruz. shot da yapabilirsiniz, arzuya gore. program ilerledikce listeyi guncellemeyi dusunuyorum.

    genel:
    - kizlardan birisi aglayinca
    - gizem veya nur icin 'sen cok guzel bir kizsin' denilince
    - oyuncu, oynuyor musun, oynuyor muyum benzeri kaliplar kullanilinca
    - 'nar cicegi' denilirse
    - 'boyunu kesmis' denilirse
    - seyirciler coskulaninca
    - birileri baskasinin daha once giydigi seyi giyince veya pisti olunca
    - siyah-pembe kombinasyon yapildigi zaman

    nurella:
    - 'sebastian' dedigi zaman
    - masanin altindan nereden geldigi belli olmayan objeler cikarttigi zaman
    - kuslar gundeme gelince

    ivana:
    - 'bunun aynisindan bende de var' dedigi zaman
    - kendine bedava urun kapatinca

    kemal:
    - yerinden kalkip juri onundeki yarismaciya mudahale edince
    - gozlerini kisarak hafif yan donup elini uzatip tarzsin onayi verirse

    ugurkan:
    - 'ben 60'larda ortaokuldayim' derse

    ozlem:
    - 'ya aslinda' dedigi zaman

    program da uzun zaten kafalar iyice guzel olsun.

  • iş için bi şehirdeyim. ertesi gün saat 15'te toplantı var. otelde gece kendi kendime "öğlene kadar yatarım, sonra kalkar giderim" dedim. uyandığımda saat sabahın 6 sıydı. dön dön uyuyamadım. çıktım dışarıya. şehir merkezinde yürümeye başladım. yürü yürü vakit geçmez. saat 9'a doğru sinemanın önünden geçiyorum. "bi film izleyeyim bari vakit geçer" dedim. köstebek filmi girmiş o ara gösterime. sinema 10'da açılıyormuş, bekledim açılsın diye. açıldı, gişeye yanaştım "köstebek'e bir tane bilet" dedim. "filmi oynatmamız için en az 3 bilet satılmalı" dediler. lan manyak 3 bilet al otur izle filmi işte.

    ben ne yaptım? sinemanın önünden geçenleri çevirdim "çok güzel film buyrun beraber izleyelim" diye. 2 kişi buldum oturduk izledik filmi.

  • bu entrye yolu düşenlerle paylaşma arzusunda olduğum ilginç bir hakikat de pek çok dilde "mutluluk" sözcüğünün şans, baht, talih ve hatta kader gibi sözcüklerle ya birebir aynı olması, ya da etimolojisinde bu izleri barındırmasıdır.

    hint avrupa dilleri'nde bu pek bir nettir: misal almanca’da glück bugün hem mutluluk, hem de şans anlamındadır. keza italyan, ispanyol ve portekizliler’in mutluluk yerine kullandığı kelimeler (sırasıyla felicita, felicidad, felicidade olacak) hep latince “felix” gibi köklerden uzanırlar bizlere, ki talih, baht anlamları da aynı kökün içindedir. fransızca mutluluk demek olan bonheur’ü ise modern dile rahatlıkla “iyi talih” şeklinde çevirebiliriz. ingilizce’ye gelince, happiness kelimesinin middle english’teki “hap” kelimesinden evrildiğini anlatır bize sözlükler ve perhaps, haphazard, to happen gibi kelimelerde de kendini belli ettiği üzere, “hap” başa gelen şey, şans anlamındadır. son olarak sevgili türkçe’ye dönersek görürüz ki, “mutluluk” kelimesi sonradan üretilmiş köksüz, acayip bir kelime olduğu için, şansla, talihle, kader kısmetle bir alakası yoktur, fakat en azından (farsça asıllı) bahtiyar kelimesi açık açık baht’tan türememiş midir?

    bu saydığım ve bir de aşina olmadığım daha kimbilir kaç dildeki mutluluk-talih bağlantısı mutluluğun insan arzu ve iradesinin çok dışında, ancak fortuna’nın döngülerinde, bahtın rüzgarlarında, kaderin cilvelerinde bir yerlerde denk gelinebilecek bir mefhum olarak algılandığı çağların ürünü olsa gerektir. mutluluğun, ilahi lütuflarla değil de bireysel tasarrufla ulaşılabilecek ve hatta ulaşılması gereken bir hak olduğu fikrinin yaygınlaşacağı aydınlanma çağı’na daha vardır.

    sözlerimi şu bilgi parçasıyla nihayetlendireyim ki, amerika ve avrupa’da yapılan araştırmalar kişinin hayatında başına gelenlerle öznel mutluluk düzeyi arasında öyle beklendiği kadar kuvvetli korelasyonlar bulamıyorlar. talih ve mutluluk öyle görünüyor ki atalarımızın varsaydığı kadar özdeş değiller, en azından asri zamanlarda, en azından batı alemlerinde...

  • allah her iktidara böyle halk nasip etsin. ne güzel lan ne terörden sorumlusun,ne ekonomik krizden. şehit geldi mi cehape de, dolar uçunca dış güçler de ama ne dersen de halk sana oy versin. yemin ederim adamlar bu halk sayesinde dünyada cenneti yaşıyor.
    tanım: yanlış bir hareket.
    edit: imla
    büdüt: “yüzünden” kelimesi,”sayesinde” ile değiştirildi. uyaran arkadaşlara teşekkürler.

  • yararları saymakla bitmez. saymayı bir denersek;

    *mikroorganizmalar (antiviral, antifungal, antiprotozoon, antiparazitik ve antibakteriyal ) üzerine antibiyotik etkiye sahiptir. özellikle mantarlara karşı çok etkilidir. çiğ olarak veya yağı kullanılır.

    *antiseptik özelliği vardır. crotonaldehy de sarımsaktaki değerli bir iç antiseptik görevi gören bakterisittir. grip, nezle, ses kısıklığı, astım rahatsızlıklarına iyi gelir. terleticidir, ateş düşürülmesine yardım eder.

    *bademcik enfeksiyonlarında; 1 yemek kaşığı bal içerisine, 1 diş sarımsak doğranır ve yavaş yavaş yutulur.

    *öksürük ve bronşitte; kıyılmış bir diş sarımsağı, yarım litre süt ile 15 dk. kaynatılır günde iki fincan içilir. yada; yeteri kadar sarımsak koyun sütü ile haşlanır, tereyağı ile pişirilir, bal ilave edilerek macun haline getirilir, birer kaşık yutulur.

    *romatizma ve eklem iltihaplarında şikayetleri azaltır.

    *bağışıklık sistemini güçlendirici ve hücre koruyucudur. (afrika'daki aids'li çocukların ölüm nedeni sayılan kriptokok'ların neden olduğu menenjit, çin'de sarımsak kullanılarak tedavi edilebiliyor. abd'de erişkin aids'li hastalarda görülen yemek borusu, boğaz, ağız enfeksiyonlarına neden olan kandida grubu mikroorganizmalarda sarımsağa karşı savunmasızdır.) çiğ olarak veya yağı kullanılır.

    *kanserle mücadele eden interferonun üremesini sağlar.yapılan araştırmalar sonunda sarımsak tozunun yiyecek ve içeceklerde katkı maddesi olarak bulunan nitratların, n-nitrozoaminler gibi vücutta kanser yapan bileşiklere dönüşmesini engellediğini, sarımsağın yapısındaki allisinin tümör gelişmini engellediğini; radyasyon nedeniyle oluşabilen kanserler üzerinde de etkisi olduğu saptandı. düzenli kullanımının barsak kanserleri üzerinde önleyici etkisi olduğu savunulmaktadır. bütün bu antikanser etkilerde sarımsağın güçlendirdiği bağışıklık sisteminin rol oynadığı düşünülmektedir. sarımsağın yapısındaki selenyum ve kükürtte bu etkiye katkıda bulunmaktadır.

    *kardiyovasküler güçlendiricidir. serum kolesterol seviyesini ve trigliserit oranını düşürür ve hdl/ldl oranını düzeltir.

    *trombositlerin damar içinde pıhtılaşmasını engelleyen etkisiyle, damar tıkanıklıklarından kaynaklanan rahatsızlıklara karşı, hem koruyucu hemde tedavi edici rolü vardır. çiğ olarak veya yağı kullanılır.

    *tansiyon düşürücüdür.
    -250 gr. sarımsak, 6 tane limon suyunu cam kavanozda bir hafta bekletilir, öğlen yemeğinden önce 1 çay bardağı ılık suya 1 çay kaşığı koyulup içilir. 15 kaşığa kadar arttırılır. sonra 1'er eksiltilir, 1 kaşığa indirilir. yılda 3 kez tekrarlanır. (kolesterol içinde kullanılır)
    -6 diş sarımsak havanda dövülür. bir kahve fincanı votka içinde bir hafta bekletilir, sonra uygun bir şişeye süzülür. her gün yarım kahve fincanı suya 10 damla damlatılarak içilir.

    *astım içinde yukarıdaki hazırlanan karışımdan her gün 1 kesme şeker üstüne, 10 damla damlatılarak yenilmesi faydalıdır.
    -200gr. sarımsağı 400 cl suyun içinde kaynatılır. kaynattıktan sonra sarımsak sıkılır, aynı ölçüde şeker eklenir. hazırlanan şurubun ağzı sıkıca kapatılır. her gün yemeklerden önce 3 çorba kaşığı alınır.

    *kan şekerini düşürür. sarımsağın etken maddelerinden allicin önemli derecede hipoglisemik etki gösterir. çiğ olarak veya yağı kullanılır.

    *midedeki yanma, gastrit ve mide iltihaplarına iyi gelir. hazmı kolaylaştırır. iştah açıcıdır.
    sindirim enzimlerinin akışını uyarır ve vücuttan deri yoluyla toksinlerin atılmasını sağlar.

    *böbrek taşlarının düşürülmesine yardım eder.

    *kabızlığı giderir. yetişkin insanlarda barsak parazitlerini düşürür.
    -500 gr sarımsağı ezip 1 litre kaynar suya atılır 1 saat kadar bekletilir, 1 kg şeker ilave edilir. 3 hafta boyunca her sabah aç karnına 2-3 kaşık içilir.

    *kulak ağrısında; zeytinyağında ısıtılmış sarımsağı süzüp soğuttuktan sonra ağrıyan kulağa konur.

    *histeride, hastaya ezilmiş sarımsak koklatılır.

    *her gün yenilen bir diş sarımsak gözdeki kılcal damarları açar daha iyi görmeyi sağlar.

    *yara ve çıbanlarda; -sarımsak suyu kullanılır
    -yaraları dezenfekte etmek için 10 gün boyunca 30gr. kesilmiş sarımsağı ezerek oluşturulan karışım kullanılır.

    *erkekler için afrodizyaktır.

    *siğil ve nasırlarda ; bir baş sarımsak yağlı kağıda sarılarak pişirilir. birkaç gün bekletildikten sonra kullanılır. nasır veya siğili olgunlaştırıp, kökünden sökülmesine yardımcı olur.

    *ergenlik sivilcelerinde, arpacıkta; günde birkaç kez sürülür.

    *zehirlenmelerde; yılan, akrep sokması, kuduz köpek ısırmalarına karşı sarımsak faydalıdır. sarımsağın yapısında ki bazı kükürt bileşikleri ağır metallere (kurşun, civa, kadmiyum, arsenik) ve gıda katkılarına, gıda boyalarına, koruyucu ve tatlandırıcılarına bağlanarak onları zararsız hale getirerek koruyuculuk sağlar.

    *saçkıran ve uyuzda kullanılır.

    *saç dökülmesinde; 1 baş sarımsak ayıklanır. 1 fincan zeytinyağında sarımsaklar kavrulur. bu yağ süzülüp saç diplerine sürülür. mümkünse 3 gün yıkanmaz bir ay boyunca 2-3 kez svı saçlara sürülür ve 5-6 saat sonra yıkanır. (bu karışımın sebep olabileceği basuru engellemek için, hıyar, marul, veya ebegümeci tohumlarıyla beraber kullanılır.)

    saçların beyazlamasında sürekli kullanımın (40 gün günde 1 diş) etkisi vardır.

    sarımsak yağı-su karışımı tarım ürünlerini zararlı böceklere karşı korur.

    tavsiye edilen genel kullanım

    *kış aylarında gülsuyu ile yenilmeli

    * taze sarımsaktan elde edilen ve kokusu giderilmiş olan sarımsak yağıda kullanılabilir.

    *çiğ olarak yendiğinde, ünlü kokusunu veren allisin bileşiği pişirmeyle bozulur ama bu sarımsağın antibiyotik etkisini kaybetmesine de neden olur.

    *sarımsak suyu yeşil sarımsak yapraklarının sıkılması ile elde edilir.

    *yedikten sonra ağız kokusunu gidermek için; önlem olarak küçük parçalar halinde suyla yutulur, birkaç kahve çekirdeği veya karanfil çiğnenir. ayrıca eczanelerden de hulasası (hapı) temin edilebilir.