ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cumhuriyet valsi üsküdar'a ihanettir
-
üsküdar belediye başkanı hilmi türkmen’in yeğeni cihat türkmen; ilahiyatçı ama gençlik ve spor müdür yardımcısı. keşke liyakattan , kul hakkından da biraz rahatsız olsaymış. yiyin efendiler yiyin, doyuncaya tıksırıncaya çatlayıncaya kadar yiyin!
3 nisan 2024 buket aydın'ın ekrem imamoğlu yorumu
-
dunya tarihinde bir astronota karsi belediye secimi kazanmis tek insan onemli tabi ahah.
mehmet cengiz'in 34 milyon tl bağış yapması
-
allah razı olsun kendisinden. milyar dolarları kazandığı dönemde 5 milyon dolar gibi bir rakamı bağışlaması inanılmaz.
bilen var mı kaç milyon dolar vergi borcu silinmişti bu şirketlerin?
hiçbir kızın ilki olamamış erkek
-
tüm içtenliğimle söylüyorum, keşke ben olsam dediğim erkektir. ,
hayatım boyunca hep ilk olan erkektim ben. bu ne demek biliyor musunuz? pantolonlar aşınana kadar sürtünmek demek. imkansız hesaplar ödeyerek "zamana ihtiyacım var." lafını duyup tavana bakarak uyuyakalmak demek. hep ertelenmek demek, hevesi kursağında bırakılmak demek. ve hepsinden önemlisi müzakere etmek demek.
o yatağa girdin mi müzakere edeceksin arkadaş. bu topraklar kolay kazanılmadı. elin bele değmesinin bile şanlı galibiyet olarak addedildiği nice geceler yaşandı o er meydanında. sütyeninin kopçasını açtığımda gözleri yuvalarından fırlayan sevgilim oldu benim. birini elimle yerine taktım. iç çamaşırına dokunduğumda "hayatımda bu kadar kirlenmiş hissetmedim" cevabını aldım. yılmadım, müzakereci tutumumu korudum. "sadece uyuyalım hiçbir şey yapmayalım" dedim ve sadece uyudum. yaz sıcağında kışlık eşofmanlarla girdim yatağa, isilik oldum. yeri geldi ayaklarımız birbirine değsin diye mücadele verdim.
sonra vay efendim neymiş ikinci olunca rererö. oglum mal mısınız lan?
daniel faraday ile tutamıyorum zamanı
-
(bkz: sawyer ile adını sen koy)
kore'deki türk askerinin eşine gönderdiği fotoğraf
-
görsel
15 nisan 1954 günü kore'deki türk birliğinde görev yapan bir askerin eşine gönderdiği güzel bir fotoğraf. arkasındaki not ise iç ısıtan türden.
"sevgili mukaddesim. gerçi kıymetsiz hatıralarımla sizi meşgul ettim. amma hayat bulan baharın taze kır çiçeklerini koklamak kadar güzel bir zevkin mevcudiyetini taktir edersiniz. sevgilerimle. eşin hasan."
dedem.
adana'da genç kızı taciz eden suriyeli mülteci
-
bizim sapıklarımız yetmedi ithal ediyoruz artık dediğimdir.
hatunların efendi adam yerine piç tercihi
-
bu başlık her hortlayışında, yine bir kız efendi bir adamı harcıyor diye düşündürendir.
sosisli + ayran sadece 1 tl
-
sosis diye verilen maddenin büyük ihtimalle yeryüzündeki herhangi bir hayvanın eti olmadığına dair herkes hemfikirdir herhalde. yani öyle çift tırnaklı, tek tırnaklı, tırnaksız falan değil, işte ne bileyim çin'de konfeksiyon atıklarından falan sosis yapıp satıyorlardır. onu da ihaleye girip 4-5 ton alarak yurda sokuyorlardır.
ekmek+ayran'ın parasını nasıl çıkarıyor o konu hakkında da başkası saçmalasın benden bu kadar.
arabada çılgınca dans eden kız
-
sivas'a, peru'dan göç etmiş ailenin kızıdır.
edit: başlık taşındı, ekşisözlük nüfus idaresi kızın kütüğünü bulmuş. kız sivaslı değilmiş.
winnie the pooh
-
gelmiş geçmiş en güzel, en sıcak, en güzel pazar sabahlarının çizgi filmidir. ne zaman aklıma gelse içime garip bir mutluluk doluyor. garip diyorum çünkü yanında sebebini tam olarak kestiremediğim bir hüzünle beraber geliyor bu mutluluk. winnie the pooh desenli, ağzında ufak bir kırık olan ilk kupam da geliyor aklıma. çocukluğun masumiyeti, hayatın dostluk, sevgi ve uykudan ibaret olduğu o güzelim yıllar.
türkçe seslendirmeleri orijinalindan kat kat sıcaktır.
hamas'ın yaptığını türkiye'de yapmak zorundayız
-
(bkz: islam çok güzel gelsene)
bakin degerli insanlar, gercek muslumanlar budur.
bunlarin eline guc gectiginde, inanmayanlarin emdigi sutu burnundan getirirler.