beşinci mevsim
-
-
pastirma yazinin hak ettigi ünvan.
-
bir başka gece'den daha ağır, yine o dönemlerin bir müzik eğlence programı. ayşe egesoy sunardı.
-
a$k mevsimi. ay ay ay...
-
serinin diğer filmleri için toptan bakınız:
(bkz: 25 inci saat)
(bkz: 8 inci gün)
(bkz: 32 nci gün)
(bkz: 53 üncü hafta)
(bkz: binikinci gece) -
ülkemizin eurovision'a katildigi en guzel parcalardan biriydi aslında. ama o gunler itibariyle pek bi tutulmadı. sebnem paker hanımefendi soylerdi ki lakin sözleride şöyledir.
kapandi son kapim, vuruldum bilmeden,
sakin o senmisin giden.
soyundu dallarim, delindi gökyüzü?
kaçinci sonbahar bugün.
hep sondu, hep zordu, çok yordu yollar.
sen orada, ben burada bak yasta yillar.
besinci mevsime, uyansa güllerim,
hayaller ölmeden gel.
kapandi son kapim, vuruldum bilmeden,
sakin o senmisin giden.
soyundu dallarim, delindi gökyüzü?
kaçinci sonbahar bugün.
hep sondu, hep zordu, çok yordu yollar,
sen orada, ben burada bak yasta yillar.
besinci mevsime, uyansa duslerim,
hayaller ölmeden gel.
besinci mevsime, açilsa yelkenim,
yeter bu sonbahar yeter -
belki de şu ana kadar eurovision'a katilan en güzel şarkımız. gerçi eurovision standartlarinda olmayisi ve birazcık da produksyonun kötü olması bu güzelim şarkıyı insanlara unutturmuştur. hatta sebnem paker'e ne oldu o da ayrı bir muamma...
-
yukarıda belirtilen abdurrahim karakoç şiiri olması dışında şair bu betimlemeyi bir şiirinde de şu şekilde kullanmıştır:
hep beşinci mevsim, her taraf duvar
ne çiçek,ne güneş, ne yağmur, ne kar...
ikinci mısrada yer alan bahar,yaz,sonbahar ve kışı tasvir eden örnekler ve ilk mısradaki 'her taraf duvar' ibaresinden de anlıyoruz ki dört mevsimin yaşanamadığı, dört duvar arası mekan yani 'hapishane' beşinci mevsim olarak tasavvur edilmiştir.
yine şair bir röportajında beşinci mevsim'i kişinin iç dünyası olarak açıklamış ve kiş iç dünyasında hangi mevsimi yaşıyorsa realitede de o mevsimde yaşar demiştir.
fikrimce de haklıdır. ve bir örnekle desteklemem gerekirse;
iç dünyasında huzursuz bir insan için yazlar hep çok sıcak, kışlar hep dayanılmaz soğuk olurken huzurlu ve mutlu kişiler 'tam denize girilecek hava var veya tam çıkıp kartopu oynayacak hava var' demektedirler.
edit: yukarıda belirtilen abdurrahim karakoç şiiri demişim ama uçmuş zamanla... aşağıda belirtilen abdurrahim karakoç şiiri diyelim
beşinci mevsim
düştü can evime dördüncü cemre
dünyayı üçüncü gözümle gördüm.
dörtyüz seksenbeş gün çekti bir sene
onaltıncı aya takvimsiz girdim.
aynalara baktım korku gösterdi
saatler her sabah kırkı gösterdi
namlular, nişanlar türk'ü gösterdi
hayatım boyunca hedefte durdum.
gül sundum yediler, koklamadılar
armağan can verdim saklamadılar
gittim... gelir diye beklemediler
kaybolan gölgemi yollara sordum.
getirdim yanıma ay'ı bir karış
ölçtüm ki dağların boyu bir karış
şehiri bir adım, köyü bir karış
damlada denizdir en küçük derdim.
savurdum, eledim, seçtim zamanı
yaprak, yaprak tel tel açtım zamanı
haftada üç asır geçtim zamanı
nereye gittimse zamansız vardım.
yırtıldı ruhlara çizdiğim resim
yazık, kuklalara sığmadı sesim
yaşadığım şimdi beşinci mevsim
çağın çilesini sırtıma sardım -
kış, bahar ve yazın kültürlenmesi, sentezlenmesi ile ortaya kendini meydana getiren şeylere benzemeyen bir mevsim çıkıyor: mevsim x. (beşinci mevsim) izmir'de kış-yaz arası aylarda gözlemek mümkün; geçiş mevsimi filan değil. öyle geçiş olmaz. daha doğrusu olmaz olsun. aynı ortamda üstünde mont olan terlemiyor, askılı olan üşümüyor. ve bunlar, onların kişisel özelliklerinden kaynaklanmıyor. hem güneş gözlüğü takılıyor hem şemsiye taşınıyor. dolayısıyla hiçbir mevsime oturmuyor özellikler. bence mevsimler tablosuna yeni bir mevsim eklenmesinin zamanıdır.
-
istanbul'un son birkaç aydır içinde bulunduğu, sonbahardan hallice, yazın yandan yemişi mevsim.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap