• ölüm yıl dönümünde saygıyla andığım dürüst devlet adamı, şair, gazeteci.
    ve aynı zamanda bence türkiye sol siyasetinin son gerçek lideridir.

    ölümünden sonra 16 yıl geçmiş olmasına rağmen hala bir yerlerde sevgi, saygı ve rahmetle anılan bu dürüst devlet adamının değeri umarım bugünlerde daha iyi anlaşılıyordur.

    bugün iktidarda olanlar öldükten sonra kim bilir nasıl anılacak? ecevit gibi anılmayacakları benim açımdan kesin.
  • gabriel garcia marquez 1982 yılında nobel ödülü aldığı zaman onuruna verilen yemekte, 11 konuk arasında bülent ecevit de var. bülent ecevit'in siyasi gücü yetmez o yemekte olmaya. ki siyasi gücü de yok, 1982 kenan evren cumhurbaşkanı. onu oraya götüren aynı zamanda şair de olması. şimdiki siyasetçilerin hiçbiri böyle bir anı hayal bile edemez.

    görsel

    lütfen kenan evren'in ressamlığı(!) ile bülent ecevit'in şiirlerini kıyaslamayın. kenan evren, pablo picasso tablosu gördükten sonra "ne var bunda canım, bizim ilkokul öğrencileri de aynısını çizer" diyen bir ressamdır. lütfen.

    nobel ödülüne davetiyle ilgili olarak gabriel garcia marquez'in gerald martin tarafından yazılan biyografi kitabındaki paragrafı aynen yazıyorum:

    "ayın 9'u perşembe akşamı garcia marquez'le mercedes, harpsund'daki başkanlık konutuna giderek palme ve 11 özel konukla yemek yediler, konuklar arasında danielle mittterand, regis debray, pierre schori, günter grass, türkiyeli şair-devlet adamı bülent ecevit ve artur lundkvist vardı. isveç dışişleri bu davetin özel istisna olduğunu, şimdiye kadar pek az verildiğini açıkladı"
  • öldükten sonra sırma saçlı, badem gözlü oldu.

    hırslarından dolayı ülkenin bugünkü durumunun en büyük sorumlularından biri... 20 yılımın müsebbibi. öldükten sonra öbür dünya varsa 1 gram hakkımı kendisine helal etmeyeceğim.

    edit: 1994 seçiminde, bu hırsları yüzünden ülkenin geleceğini nasıl değiştirdiğini şu tweet dizisinde anlatmışlar.
    https://twitter.com/…?t=weqp8a-h0oc1eziobocfca&s=19

    edit 2: "dürüsttü, akceli işleri olmazdı" demişler. sağ kolu hüsamettin özkan olan "dürüst".
    yersen...

    bir de, çıkardığı af ile nerede katil, hırsız, uğursuz varsa hepsini sokağa saldı. hep dürüstlükten..
  • biz demirellerden, türkeşlerden milliyetçilik dersi almayız.
    sevgili kardeşlerim;
    biz milliyetçiliği; sokak duvarlarına değil,
    kıbrısın topraklarına,
    egenin deniz yataklarına yazmışız,
    biz milliyetçiliği batı anadolunun haşhaş tarlasına yazmışız...

    tekrar ruhun şad olsun güzel insan.
  • bu toprakların gördüğü son dürüst politikacı. bir daha da kendisi gibi dürüst ve değerli bir devlet adamı geleceğini sanmıyorum. bir ceket ile geldi, bir ceket ile gitti…
  • bu adamı halen yağlayıp ballayanlar allah aşkına 1994 yerel seçim sonuçlarına bi baksınlar.dsp ile aday çıkarıp geleceği nasıl şekillendirdiğini bir görün.özellikle istanbul ve ankara sonuçlarına iyice bi bakın.tanım:ölmüş bir siyasetçi.
  • içinde bulunduğumuz kriz durumunda çok büyük payları olan politikacı. başbakan olarak başarabildiği hiçbir şey yok. tarihimizin en büyük iki üç ekonomik krizinde kendisinin imzası var.

    bunun dışında erdoğan'ın önünü de bahçeli'yle beraber en fazla açan politikacı 90'larda.
  • kimse tamamiyle ak yada kara değil. birileri öldü diye badem gözlü de olmamalı.

    ecevit'in hırsızlık yapmadığı ve mütevazı yaşadığını kimse inkar edemez. bir taraftan kıbrıs barış harekatındaki rolü ile de alkışı hakediyordur fakat ülke siyasetini derinden sarsan 2 büyük hatasını da unutmamak gerekir. biri ahmet necdet sezer ile olan kavgayı basına yansıtması , öteki de merve kavakçı olayıdır.

    ahmet necdet sezer ile olan krizi de çok kötü yönetip ülke ekonomisinin çökmesine sebep olmuştur. ülke idaresindeki birini basına ağladığında ne kazanım sağlayacağını iyi öngörmesi gerekiyor. bu çok bariz bir siyasi beceriksizliktir.

    başörtüsü konusu ise daha vahimdir. ülke kadınlarının %70'inin baş örtülü olduğu dönemde kadınları eğitim almalarının yasaklatan , kamuda çalışmalarını engelleyen zihniyet çok büyük yıkımlara sebep olmuştur. olayın atatürk ile de hiç ilgisi yoktur(atatürk'ün türbanı yasaklattığı falan yok. annesi, kız kardeşi,karısı başörtülüdür, hatta annesi çarşaflıdır)...

    o dönem başörtülü anneler askeriyede yemin törenlerine bile gidemiyordu. okullarda ya başını aç yada giremezsin diyorlardı. bu durumun sonucunda ülke kadınlarının büyük bir kısmı eğitim alamamış oldu. bir şekil parasıyla yurt dışında okuyanlar da kamuda çalışamıyordu. türbanlı kadınlar kocasının eline muhtaç edildi. ülke kocasından şiddet görüp boşanamayan, ilkokul mezunu annelerin yetiştirdiği çocuklarla yol almak zorunda bırakıldı. bu çok büyük bir sosyolojik kıyımdır

    bunun o dönemdeki sorumlusu maalesef karaoğlanın hırslarıdır. dünyanın da hiçbir laik ülkesinde böyle bir zorlama yok. bu saçmalık sadece bizde var. bunu halen savunan ve kendini çağdaş sanan manyaklar var.

    bu mağduriyeti yaşayan insanlar da o zihniyete oy vermekten imtina ediyor. akp hükümetinin ne yaparsa yapsın kemik bir kitlesinin olmasındaki en büyük etken de aslında bu olaydır.

    siz bir mağduriyet yaratırsanız karşı taraf da bunu çok güzel kullanır tabi.

    özetle karaoğlan bildiğini yapmaya çalışan dürüst bir liderdi ama başarılı ve verimli değildi.
  • dürüst, şerefli ve vatansever bir insandı. kültürel donanimi da yüksekti. bu konularda tek kelime aleyhine söz söyleyemem.

    ama başarısız bir siyasetçiydi ve özellikle son başbakanlığı donemi hiç de hoş olmayan anılarla anılacaktır.
  • devleti temsil eden kişiler mütevazı, ileri görüşlü, dünya ile barışık, modern çağa ayak uydurabilen, devlet adabına uygun bir üsluba sahip, ilgi alanları olan bir karakterde olmalı. bülent ecevit bu kriterlere uygun beyefendi bir devlet figürüydü.
    allah rahmet eylesin, nurlar içinde uyusun.
hesabın var mı? giriş yap