çimenlik kalesi
-
canakkale bogazi'nin ne dar yerinde, kilitbahir kalesinin karsisina fatih sultan mehmet tarafindan 1452 yilinda yaptirilan kale. piri reis de bir aralar burada ikamet etmistir.
-
(bkz: çimpe kalesi)
-
her yanı emir ve yasaklarla dolu. oradan yürüme, duvara yaklaşma, dokunma, hoplama, zıplama, nefes alma...
-
queen elizabeth gemisinden atılan yarım tonluk mermi 13 km yol adıktan sonra kalenin önce güney surlarına çarparak sekmiş, sonra da batı duvarına ok gibi saplanmış.
mermi her iki çarpma sırasında da patlamamış. şu anda hala o duvarın içinde duruyor.
kalenin içinde çok güzel bir sunumla, görevli askerler sizi gezdiriyor. giderseniz mutlaka görünüz. -
çimenlik kalesi 1462 yılında fatih sultan mehmet tarafından istanbul’un savunulması amacıyla çanakkale boğazının anadolu yakasında en dar yerine yaptırılmıştır. karşısında kilitbahir kalesi vardır.kale zaman içinde doğan ihtiyaçlara göre tadil edilmiş özellikle 19.yüzyılda boğaza paralel batı sur duvarları yıkılarak çağın silah teknolojisine uygun top mevzileri ve cephaneliği inşa edilmiştir.
1915 çanakkale savaşında da merkez savunma grubu’nun sevk ve idare mevkii olmuştur. kale bahçesinde baruthane binasının yanında fatih ve abdülaziz döneminde yapılmış ve kendi adlarıyla anılan 2 adet cami yer almaktadır. 18 mart 1915 günü ingiliz filosunun en güçlü gemisi queen elizabeth’ten atılan ve kuzey sur duvarında açtığı iki metrelik delik içinde patlamadan kalan top mermisini görmek mümkündür. kale-i sultaniye olarak da anılan bu kale bugün halka açık müzedir.
çimenlik kalesi, dış surlar ve iç kale olmak üzere iki kısımdan oluşur. dış surlar, 5 m kalınlığında, 100x l5x m. ebadında olup, dikdörtgen şeklindedir. kapıdan girişte, 15.5 metre yüksekliğinde, yumak biçiminde bir kulesi, bunun yanında 5x12 m. boyutlarında bir camisi vardır. avluda aynı tarihlerde bir hamam yapılmıştır. iç kalesi 29x44 m. boyutlarıyla ve 22 m. yüksekliğiyle kitlevi görünümdedir. iç kalenin duvarlarının kalınlı-ğı 7 m. civarındadır. taş bir merdivenle kaleye girilir. kale dört katlıdır. ikinci katta, 5 m. çapında kub-beli 10 oda vardır. kale dışında 25 cm. çaplı uzun menzilli iki adet sahra topu vardır.
türk milleti'nin mümtaz denizcilerinden birisi olan piri reis'in ünlü kitabı kitab-ı bahriye'sini yazdığı bu kale bir zamanlar kale-i sultaniye olarak anılmıştır. -
şu dünyada bahçesini gezerken en çok huzur bulduğum yerdir. memleketime geldiğimde mutlaka giderim, misafirim varsa kapalı olmadığında mutlaka gezdirmeye çalışırım. malum maketinin yerine birebir kopyası yapılan tcg nusret kalenin içindeki müze ve resim müzesinden oluşan 3'lü ziyaret resim müzesinin sadece belirli zamanlarda açıldığını öğrenmemle 2'ye düşmüş.
resim müzesinde mehmet ali laga'ya ait savaş zamanında yapılmış eserleri burada göremeyeceksiniz.
kapalı olan resim müzesinde göremeyecekleriniz
bir önceki ziyaretimde iç kaledeki müzenin üst katında müzeye bağlı askerliklerini yapan askerlerimizin ufak bir tiyatro gösterisi olmuştu. etkileyici bir ortamdı. burada şu an sadece bir adet asker gelenlere maalesef çanakkale savaşlarında, yani barışın savaşı yendiği bu yerde, üslubu çok da iyi olmayan bir metinle monolog bir eser sergilemektedir. birkaç asker yerine mağazalardan getirilmiş plastik mankenlere ingiliz, anzac ve osmanlı askerlerinin üniformaları giydirilmiş ve bu tarihi ortamda ehliyet kursundaki ilk yardım istasyonu gibi durmaktadır.
bu eleştirileri yaptığım müze yetkililerinden bir de ne öğreneyim? çimenlik kalesinin aydınlatmaya dayalı elektrik faturası bile ödenmiyormuş.
çanakkale'nin sembol eserlerinden biri olan çimenlik kalesi'nin faturasına sponsor olamıyorsanız çok yazık sayın uedaş -
beni ziyarete gelen her arkadaşımı götürdüğüm, bahçesinde bile dolaşırken ne kadar mutlu olduklarını yüzlerindeki ifadelerde kolayca anlayabilmemi sağlayan tarihi mekan.
tarihi dokusunu herkes zaten anlatmış ve anlatacaklardır da. ben belki buradaki tarihi olayları o kadar güzel anlatamam ancak benim için ifade ettiklerinden bahsedebilirim.
bizim gibi o zamanlar genç olan insanlar sevdiklerini bu kaleye götürür, ilk arkadaşlık tekliflerini burada eder, çimenlerde otururken askerler tarafından uyarılır ve kalbi çarpa çarpa başka bir yere gitmeye devam ederler.
burası hakkında hatıralarım çok olmasına rağmen söyleyeceklerim bu kadar. -
lise yıllarımda gitmiştim.
oradaki anlatıcı askere aşık olmuştum. ne yapıp, ne edip rehberi ikna etmiş, onca yer gezdikten sonra yine bu kaleye getirtmiştim herkesi. gruptakiler -niye girdik buraya yine bıt bıtı yapıyorlarken, ben o delikanlıya kavuşacağım diye heyecandan ölmüştüm.bir hışım koşmuştum kalenin içine. fekat o da nesi, çocuk nöbet değiştirmiş, ben hüsranla geri dönmek zorunda kalmıştım.
hatta ulaşmaya falan çok çalışmıştım sonra haftalarca. adını bile bilmediğim çocuğa. heey gidi gençlik..
bugün yine ziyaret etme fırsatı buldum. anılarımı gülümseyerek tazeledim...
sahii o çocuğa şimdi nolmuştur yaaww!! * -
(bkz: çanakkale deniz müzesi)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap