• yedi yılı aştı sanırım dostluğumuz.
    bir isviçre çakısıyla başlayan muhabbet bana hayatımdaki en değerli insanlardan birini kattı.
    yıllar içinde paylaşılanlar, verilen kavgalar, depresyonlar, sevinçler, üzüntüler.
    kah başkentte kah otuzbeş buçukta geçen birbirnden güzel zamanlar.
    onun dostluğunu, hayatıma kattıklarını anlatmak zor. kelimeler yetmez.
    başkası da anlamaz zaten bize ne amk der.
    doğru.
    ama ben söz uçar yazı kalır diye düşünüyorum. buraya yazdıklarımız bir ömür boyu kalacak çünkü.
    kim önce veda eder bu hayata bilinmez.
    barkın mesela, önce davrandı aldı tek tekere gitti vuslata ya.
    üzüldük birlikte...
    neyse sebebi yazım bugün için, hayata merhaba diyen bu güzel insanın sene-i devriyesi içindi.
    doğum günü zira. unutmadım bu sefer.
    geç hatırladım sadece.
    iyi ki var...
  • birali ortamda nane limon icen ismet inonu'nun nisanlisi.
  • sorulardan ve şikayetlerden yılmış yıldırılmış bünyesine rağmen; aydınlatmacı, yardımsever sözlük yazarı. aynen de öyle.
  • zatı şahaneleri mentorum olur. biraz uğraşaydık köylüm olacaktı, bir kaç kilometreyle kaçırdık o şansı yapacak bişey yok malesef. bir birimizin topraa olmakla yetiniyoruz (bkz: hemşo). tabi ileride potansiyel patronum olabilir o konuda net bir durum yok ama hayır demem kendilerine. içinde yatan valentino rossi'yi de ayrıca taktir ettim. aha yazıyorum buraya bir kaç yıla kalmaz ekşiteker yetkili eğitmeni olacak.
    bi de hoş sohbet, tadından yinmiyor yeminle. zaten izmir'deki bağlantılarıma haber uçurdum. elbet kaçırtacam bursaya da acele etmiyorum, öncelikle çekirdek ve bira stoğunu tamamliyim.

    hepsi bir yana, şu eğitim öğretim konusunda bana verdiği desteği (tabi gazı) herkes bir yakınına verse, yemin ediyorum ülkece kalkınırız ya, çok borçluyum kendisine, bir şekilde manevi olarak çözecez artık*
  • amma çok kenarda dursun diye not almışım...

    herşey bir viktorinoks çakı ile başladı...
    konuştukça ortak noktalar çıktı.
    müzikten tut ta avcılığa kadar...
    muhabbetlerimiz hiç bitmedi, sabahtan akşama kadar anlattık...
    ama öyle böyle değil, bir kere bile teklemedik konudan konuya geçerken...
    hep sordu bu bu böyle acaba yanlış mı diye, çekinmedi. bende hep doğru olanı seçmişsin ya da yanlış olmuş diye gerçek olanı söyledim. kızmadı gücenmedi.
    yanıldığım da oldu yani işin doğrusunu söylemek gerekirse ama olsun o da hayatın renkleri arasında dedik güldük geçtik, tutmadık içimizde kini nefreti.
    makarasına didiştiğimizde de çok keyif aldık.

    entryleriyle hep güzel bilgiler verdi, aa öylemiymiş dedik.
    sünger performansları yaptık bir araya geldiğimizde, nice koçyiğitler yere serildi, ölen ölmüş kalan sağlar, sağlar bizimdir dedik dadaloğlu'ndaki gibi... anadolu rock'a gönül verdik 10 derste...

    benim için değeri çoktur, can dosttur.hatırlayandır, sorandır...

    kendisine buradan büyük usta kayahan'ın da dediği gibi "la fa la sol"...
  • hic biseyden hazzetmeyen bir sozluk kullanicisi. sozlukten de hazzetmiyormus sanirim .sanki yazmak zorunluymus gibi.
  • sözlük'e yazmak için mayıs ve haziran aylarını tercih eden dördüncü nesil yazar.
  • bol şekerli, hoş sohbetli, kısa sürede ankara zirvelerinin aranan siması haline gelmiş şirinlik muskası. normal şartlarda kimseye kolay kolay sempati duymayan bünyem sanki uzun zamandır tanışıyormuşuz gibi bir havaya sahip.
  • dünya görüşümüz genel olarak benzer çerçevede olsa da (yazdığı 1-2 entry'den yaptığım çıkarım), bazı konularda kendisiyle ciddi anlamda ayrışıyoruz. yazdığı entry üzerinden karşılıklı fikir münakaşası yaptık biraz :) saygılı ve belli ki hayat dolu biri. başka bir entry'sinde memuriyetten istifa edip yurt dışında yaşamaya başladığını yazmıştı. umarım istediği gibi iyi bir hayat yaşar yaban ellerde.
  • valla arkadaşlığını te buralardan hissettiğim badim. izmir'e gidersem ilk işim yamaha'sını kaçırmak olacak. hehe.
hesabın var mı? giriş yap