3 entry daha
  • nekropolitika, toplum bireylerinin yani insanların nasıl yaşayabileceğini ve nasıl ölmesi gerektiğini dikte etmek için sosyal ve politik gücün kullanılmasını içeren siyasal temelli bir kavramdır.

    nekropolitika teriminin ilk detaylı incelemeleri, yazar achille mbembe tarafından, 2003 tarihli bir makalesinde ve daha sonra 2019 tarihli bir kitabında incelenmiştir.

    genellikle, temeli michel foucault'a dayanan, insanların hayatlarını kontrol etmek için sosyal ve politik gücün kullanımıyla alakalı terim olan bioiktidarın bir uzantısı olarak tartışılır. foucault bio-iktidar ve biopolitika kavramlarını ilk olarak 1976 tarihli the will to knowledge: the history of sexuality volume ı adlı eserinde tartışır. biyo-iktidarı bir tür koruma mekanizması olarak sunar, ancak bu korumanın kendisini çoğu zaman normatif olmayan nüfuslara boyun eğdirme olarak gösterdiğinin altını çizer. foucault'a göre, belirli nüfusları daha değerli olarak önceliklendiren kurumların yaratılması ve sürdürülmesi, nüfus kontrolünün nasıl normalleştirildiğidir. mbembe'nin nekropolitika kavramı, çağdaş devlet destekli ölümün biyoiktidar ve biyopolitika teorileriyle açıklanamayacağını kabul eder ve "nekroiktidar koşulları altında direniş, intihar, fedakarlık, kefaret, şehitlik ve özgürlük arasındaki çizgilerin bulanık olduğunu" belirtir. jasbir puar, "ikincisi, varlığını birincinin sınırlarında ve aşırılığı aracılığıyla bilinir kılar; birincisi, ölüm ve öldürmeyle olan ilişkilerinin çokluğunu, ikincisinin çoğalmasını sağlamak için maskeler" diyerek, biyopolitika ve nekropolitika tartışmalarının iç içe geçmesi gerektiğini savunur.

    mbembe, nekropolitikanın bir tür öldürme hakkından (foucault'un droit de glaive) daha fazlası olduğu konusunda açıktı, aynı zamanda diğer insanları (bir ülkenin kendi vatandaşları dahil) ölüme maruz bırakma hakkı konusunda da açıktı. nekropolitika görüşüne sosyal veya sivil ölüm dayatma hakkı, başkalarını köleleştirme hakkı ve diğer siyasi şiddet biçimleri de dahildir. nekropolitika, teknik olarak yürüyen ölüler teorisidir, yani "yaşamın ölümün gücüne tabi `kılınmasının çağdaş biçimlerinin bazı bedenleri yaşam ve ölüm ``arasında farklı konumlarda kalmaya nasıl zorladığını`" analiz etmenin bir yoludur.
hesabın var mı? giriş yap