a man from the northern lights

• kimilerinin ilginç eylemlerini artık klinik vaka olarak gören yazar.
  ilgili kişiler herkesin kendi istedikleri gibi yazmasını, işine gelenlerin yazılmasını, işine gelmeyenlerin yazılmamasını isteyen insanlar bunlar. tipin bir işi abartıp schindler's list gibi bir liste yapmış ve atın bu yazarları diyor moderasyona. moderasyonu da bu işin içine katıyorlar zaman zaman. misal; moderasyon bugun 10 girimi çatır çatır silmiş. sebep; organize işlermiş. yok öyle bir şey diyorsun, inanmıyorlar. kanıtla diyorsun. kanıtlayamıyorlar. çamur at izi kalsın.
  
  fikir ve düşünce faşisti çok burada. madem herkesin sizin gibi düşünmesini, sizin gibi yazmasını, sizin gibi söylemlerde bulunmasını istiyorsunuz böyle anonim bir mecra yerine gidip parti binalarında, parti konferanslarında, parti dergilerinde yazın bence. mis gibi. ne bir muhalefet ne bir eleştiri. “hoppala paşam malkara keşan”.
  
  nasıl aktroll diye yafta yedim; anlatayım.
  
  seküler, atatürkçü, cumhuriyetçi vatanını seven bir insanım. akp’ye siyasi tarihi boyunca oy vermemiş ve bunu bir onur nişanesi olarak taşıyan biriyim. inanırsın ya da inanmazsın o seni bağlar. yaklaşık 1 ay kadar önce sayın kemal kılıçdaroğlu yerine sayın mansur yavaş’ın cb adayı olmasını çünkü sayın kılıçdaroğlu’nun cb seçimini riske attığını söyledim. eleştirdim. hala da eleştiriyorum. eleştireceğim. bununla ilgili başlık açtım. başlık tuttu. sonra biri gelip aktroll olduğumu yazdı ilgili başlığımın altına ve beni organize işler çevirmekle suçladı. kanıtla diyorum “işte bu kadar hızlı bir şekilde entry sayısı artmazmış”. anlatıyorda anlatıyor. yok diyorsun inanmıyor. ben ne yapayım?
  
  artık aktroll damgası yemiştik ilgili başlıktan ve tipten ötürü. değilim diyorsun inanmıyorlar. yok öyle bir şey diyorsun yine inanmıyorlar. artık aktroll damgası yedikten sonra yaptığın her kk, hdp, muhalefet, chp vb. eleştirisi başlık altında yine ve yeniden aktroll damgası yemene vesile oluyor bu mecrada zaten. tipin biri yazdığım yazıyı beğenmiyor ve seni yaftalıyor ardından gelen sürü de aynı şeyi yapıyor. olay bu.
  
  sözün özü. buradayım. yafta yesem de bildiklerimi ve doğru olduğuna inandığım şeyleri yazmaya devam edeceğim. eleştireceğim. nereye kadar? sonuna kadar.
  
  hadi eyvallah…