5812 entry daha
  • antakya ve samandağ'ın tam ortasında kalan yaylıca beldesinde yaşadım o geceyi, deprem başlamadan 20 dk önce uyanıp tuvalete gittim, yatağa geri döndüğümde hep olduğu gibi uykuya dalamadım, sarsıntı başladığında uyanıktım.
    depremin büyüklüğünü, şiddetini tarif edemiyorum, beynim bazı kareler hariç o gece yaşadıklarımızın çoğunu sildi.
    herkes birkaç kez de olsa ufak tefek sarsıntılar yaşamıştır hayatında, bu ufak sarsıntılar hiç ürkütmezdi beni, yerimden bile kalkmazdım,
    ama bu depremde sarsıntının ilk anıyla birlikte yataktan fırlayıp çocuğuma doğru koştum,
    demek nasıl şiddetli sarstıysa.

    giriş katında oturuyoruz, deprem başladığında uyanık olmamdan dolayı abartmıyorum ilk 15. saniye kucağımda çocuğum yanımda eşim dışarı atmıştık kendimizi.
    depremin geri kalanını dışarda binanın, yerin ve etraftaki her şeyin sallanmasını, düşmemek için birbirimize tutunarak izledik.
    deprem esnasında anlık düşünceler geçiyor insanın aklından.
    yaklaşık 25 ve 30. saniyeler civarında bir ara depremin şiddeti 3-5 saniyeliğine de olsa çok çok hafifledi sanki deprem bitti gibi oldu, içimden ulan biz mi abarttık böyle çıplak ayakla sağanak yağmur da dışarı attık kendimizi diye geçirdim daha sonra eşimle konuştuğumda o da aynı şeyi düşünmüş,
    sonra deprem öyle bir şiddetlendi ki bina neden yıkılmıyor diye düşündüm.
    şoka girmiştim kendimden ummazdım bu tırsaklığı, bir çok şey sayıklamışım hiçbirini hatırlamıyorum sonradan eşim söyledi hepsini. kaldığım belde 2-3 katlı binalardan oluşan bir yer ve hiç bina yıkılmadı ama samandağ ve antakya çok çok büyük bir yıkım yaşadı,
    ayrıca orda enkaz altında kalsam günlerce yardıma gelin(e)meyeceğini de gördüm.
1845 entry daha
hesabın var mı? giriş yap