dominik livakovic
-
oyuncu profili itibariyle (bkz: fenerbahçe)'nin bi 10 yıllık dönemde falan yapabileceği açık ara en iyi kaleci transferi. dönüm noktası olabilecek, kulüp ve lig tarihinin akışını değiştirebilecek ayarda bir transferdir.
dikkat çeken ve heyecan veren yanları dünya kupası performansı değil sadece. ülkesinin dominasyon kurmuş kulübünde (bkz: dinamo zagreb) 2017 yılından bu yana çok az maç kaçırarak büyük bir istikrarla sıfırdan teker teker basamakları tırmanmış karakter sahibi bir futbolcu. kaleci konusunda gözle karar vermek kadar istatistikler de önemlidir, zagreb'in daha az gol attığı ve hücumda kısır sayılabileceği sezonlarda olağanüstü az gol görmüş kalesinde, hücumda daha skorer oldukları dönemlerde de gol yediği maç sayısı arasında uçurum yok, gayet güzel bir ortalaması var. bu iki kriter her oyun tarzında fark yaratabilecek bir kaleci olduğunu gösterir.
lig, avrupa ligi ve şampiyonlar ligi eleme maçlarındaki kalesini gole kapatma oranı harika mesela(bu 3 kulvarda 253 maçın 123'ünde gol yememiş, 2 maçta bir gol yemiş demek oluyor ki örneğin 36 maç oynanan bir süper lig'de 18 gol yiyerek sezonu tamamladığını düşünün, o kadar çarpıcı bir istatistik.(bu arada şampiyonlar ligi grup maçları istatistiği maç başına 2 gol yeme şeklinde ama takımının o arenadaki seviyesini düşünürsek açıkçası absürt bir sayı değil.) yine kendi ülkesinde oyunu domine eden 3 takımdan birine geldiği için bu kıyası yapmak fikir vermesi açısından önemli.
gelelim saf kalecilik yeteneğine. bir kalecide benim için çok kilit 6 özellik vardır. birebirdeki becerisi, refleksleri, doğru karar verebilme, konsantrasyon seviyesi, doğru pozisyon alabilme ve iyi zamanlamayla hamle yapabilme ki buna yan top, kaleden çıkma vs dahil. bunlardan ilk 2 sıraya yazdıklarımda dünya standartlarında bir isim livakovic, o büyük sahneye çıktığında dünya kupasında herkesi şoke eden performansında da bu 2 özelliği kilit rol oynamıştır zaten. diğer özellikleri de gayet makul seviyede ve en önemlisi kendisi sürekli absürtlük peşinde koşan ve anlamsız çıkışları olan tip kalecilerden değil, boyu falan da gayet iyi 1.87-88 bir kaleci için olabilecek en mükemmel boy olabilir kısa boylu kaleci yorumu ne alaka çözemedim o yüzden.
fenerbahçe hazır oralara gitmişken takım arkadaşı ve çok büyük potansiyeli olan (bkz: josip sutalo)'yu da bir şekilde halledebilse muhteşem olurdu bu arada ama o çok çok zor tabii.
dilerim burada iz bırakan muhteşem bir kariyer yapar, uzun süredir çok istediğim bir isimdi ve çok büyük umutlar bağladığım nadir oyunculardan biridir bu topraklara gelen. hayırlı, uğurlu olsun.
edit: alıntı yapan kardeş sen ne değişik bir kardeşmişsin ya, geçmiş entry'lerinin alayı fenerbahçe'nin herhangi bir futbolcusunun zayıf yanlarını yazma üstüne kurulu. büyük kulüpten bir diğerine gelmesi avantaj diyoruz zaten adam dinamo çok iyi ondan istatistik iyi yoksa defolu kaleci falan diye sayıklıyor. türkiye'de efsane olmuş kalecilerin alayı vasat takımlardan gelmiş ve büyük takımlarda yedek olarak bile barınamamış adamlar. basbaya bu transferin kötü çıkması için totem yapıyorsun başlık altında bir de foruma çevirmeyeyim yazmış, tek entry'de analizini yapar basar gidersin kime neyi kanıtlama isteği ve nasıl bir nefrettir bu anlamak imkansız. başarı olarak türkiye ligi tarihinin belki de en iyi ismi muslera şampiyonlar liginde 4 üstüne 4 yemekten helak oldu ama bu onun galatasaray efsanesi ve maksimum fayda sağlayan bir isim olduğu gerçeğini değiştirmiyor mesela ki bu adamın öyle leş bir istatistiği bile yok. ağız tadıyla yorum bile yaptırmıyorlar adama aq hep kendi istedikleri ve dedikleri gibi olacak her şey, ya siyah ya beyaz ortası yok heriflerin bir de spor yorumu yapıyorlar burada bağnazca.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap