lisa mitchell
-
bana morrissey'i, audrey hepburn'ü, ağlamadan önceki son üç-dört saniyede sesin titrek çıkışını, marais'deki vintage dükkanlarını, frambuazlı tartelette'leri, tumblr'ı, yeni evimizde pazar sabahlarını, yalnız başına yürümeyi, terkedildikten sonra birkaç dakika ağlayıp içinin temizlendiğini hissetmeyi, buraya getiremediğim ufak beyaz demliğimde çay yapıp sütle içmeyi ve daha bir çok başka sevdiğim şeyi anımsatıyor.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap