3 entry daha
  • hegel'in idealist felsefesindeki 'yabancılaşmak' kavramını farklı anlayan kişidir. şöyle ki g.w.f.hegel' e göre 'yabancılaşma' bütün bir düşünüş içinde gizli kalmış bir çelişkiyi ifade eder. bu ise bir fikrin kaçınılmaz olarak kendi karşıtını yaratacağı anlamına gelir. hegel bunu bilincin içinde ve bilincin kendisiyle çözmeyi amaçlamıştır. yani bilincin bir biçiminin eksikliği ,tekrar tekrar gerçek bilime ulaşıncaya dek başka birinin eksikliğine dönüşür.bu durumda hegel'in diyalektiği idealisttir.marx ise yabancılaşmayı , kendini tasarlayan akıldan koparıp gelişmekte olan bilincin gerçek tarihi olarak görülen sınıf mücadelesine kaydırarak ona materyalist bir temel sağlamıştır. marx'a göre burjuva kapitalizmininin endüstriyel işçi sınıfı tarafından mağlup edilmesi ve nihayetinde sömüren ile sömürülen arasındaki görünmez çelişkiyi ortadan kaldıracak komünist bir toplumun kurulmasıdır. sonuç olarak marx yabancılaşmayı hegelci özbilinçlenme süreci olarak değil sınıf koşullarının belirlediği bilinçsiz ve kendinden yabancılaşma süreci olarak açıklamıştır.
    (bkz: ntv yayınları çizgibilim serisi)
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap