3 entry daha
  • bu konuda yapılan değerlendirmelerin çoğu bende mide bulantısına yol açıyor.

    insanların sağlayabilmek için ömürlerini harcadıkları, insanca yaşayabildikleri, kendilerine, sevdiklerine vakit ayırabildikleri alandır aslında konfor alanı.
    ama bazıları tarafından sürekli sanki kötü birşeymiş gibi saldırı altındadır.
    bu kişiler devamlı insanları bu alandan çıkmaya zorlar, konfor alanını aşağılar.

    bazıları bunu bilinçli yapar (sermaye sahipleri, yöneticiler) çünkü bu şekilde çalışanlarını daha çok sömürürler. bazıları da sadece akılsızlıklarından yapar (kişisel gelişim konusuna meraklı bireyler), çünkü bir takım söylemleri çok da düşünmeden ezberleme ve tekrar etme size bazı avantajlar sağlar. akılsızlık diyorum çünkü bu kısa vadeli avantajlar, uzun vadeli zararlar pahasınadır.

    "konfor alanının dışına çıkmadan birşey olamazsın, kendini geliştiremezsin diye" bır bır insanların beyni yıkanır sürekli. eğer kişi kendi refahını, rahatlığını, kendine ayırdığı zamanı bırakır, o zamanı da şirketine harcarsa elbette bu şirketin işine gelir ama insanın en kısıtlı kaynağı, yani zamanı elinden gider. bunun karşılığında gösterilen havuçların hiçbiri o rahat geçen zaman kadar kıymetli değildir.

    ha eğer kişi kendisi macera meraklısı ise, kendisini zorlayıp, zamanını işine, şirketine vermek istiyorsa bu zaten onun konfor alanıdır. yani o kişi o şekilde mutlu olduğu için bunu yapıyorsa o da konfor alanının dışına çıkmıyor, sevdiği şekilde yaşıyor demektir zaten.
85 entry daha
hesabın var mı? giriş yap