1 entry daha
  • üstad jean-pierre melville'in sonradan inci gibi dizeceği başyapıtlarının habercisidir bob le flambeur. bir yandan fransız yeni dalgasının gelişini muştularken, diğer yandan bir ustanın doğuşunu haber verir. melville'in üçüncü uzun metrajıdır ve ilk karakteristik filmidir belki de.

    kahramanımız bob, hapisten çıkalı uzun zaman olmuş, tatlı tatlı yaşıyor, barbutunu atıyor, kazanıyor kaybediyor, aynasız dostlarının da uyarılarını dikkate alarak beladan itinayla uzak duruyor. lakin büyük vurgun şansı kucağına geldiğinde, kaçırmak istemiyor, doğası gereği...

    roger duchesne'in bob'daki janti performansının üzerine, isabelle corey'in güzelliğini ekle, film zaten şahane çekilmiş; al işte sana bildiğin başyapıt.

    neil jordan da boş herif deil tabi, yeniden çevrim işine giriyorsa vardır bir bildiği...
14 entry daha
hesabın var mı? giriş yap