• çevremdeki insanlara bakıyorum. normal insan yok gibi; ülkede olan şeyler ; yoksulluk yüzünden intiharlar, taciz ,tecavüz, oy verdiğimiz partiler ,fanatik bir şekilde savunduğumuz düşünceler, trafikteki tahammülsüz davranışlar , herkesin bağırarak konuşması, empati yoksunluğu vs..bazen acaba normal olmayan ben miyim diye sorgulamıyor değilim .bence sorun eğitimin kötü olması, kültür, cahillik falan değil ülkecek psikolojimiz bozuk :(
  • (bkz: tahammül)

    edit: arkadaş düzeltmiş yazım hatasını.

    o zaman ben de bir tespit bırakayım.
    koşulsuz sevgi sadece annenin evlatlarına olan sevgisidir, baba bile evladını belirli koşullar çerçevesinde sever.
  • insan fark etmeden kendini eleştirir. bu durum genelde birini suçlarken ortaya çıkar. çok rastladığım bir hadisedir. örneğin bir kişi karşısındaki kişiye bencilsin diyorsa, asıl bencil olan onu söyleyen kişidir.
  • insanların zekası çoğaldıkça düşer. çünkü kendi aklınızla hareket etmek yerine farketmeden o toplumun aklına uymayı tercih edersiniz.
    örnek:
    en basitinden sokakta görseniz fotoğraf çektireceğiniz birisine statta 40 bin kişi kufredersiniz. linç kültürü de bunun aynısıdır. beğendiğiniz bir şeyi o güruh beğenıyorsa ayrı bı seversiniz. tam tersiyse ayrı bi söversiniz. (ekşide bunun her gün yüzlerce örneği vardır.)
  • tespit bırakabılmek için psikolojinin olması gerekir. bırakmadılar ki. aynı gün hem depresif,hem manik,hem şizofren hem de paranoyak olabiliyorum mesela ben. ülke açık hava tımarhanesi gibi. koca bir sosyal deneyiz .
  • depresyon gerçek. dünya yalan.
  • birilerini yönetmek derdinde olan insanlarin, bir zamanlar birileri tarafindan yönetilmis olmasi ve bu durumun onlara agir gelmesi.

    eziklik göstergesi.

    bunun tabi yan etkileri de var, mesela adamdan bir sey rica ediyorsun sirf yönetilmis olmamak icin yapmiyor ya da degistirip yapiyor.

    böyle eziklik sorunu olmayan insanlar ise sirf gönül kazanmak, birisini mutlu etmek icin kendisinden istenileni yerine getiriyor.
  • diğer insanları eleştirmek, suçlamak, davranışlarınızın sorumluluğunu onlara yüklemek ve dünyayı boklamak yerine; kendi iç dünyanıza yolculuğa çıkıp bastırdığınız her şeyi kurcaladığınızda, tüm kötü pis yanlarınızla yüzleştiğinizde, çocukluğunuzdaki diğerlerini ve en çok da o kadar da harika olmadığını acıyla fark ettiğiniz kendinizi affettiğinizde; yıllardır sırtınızda taşıdığınız aşırı ağır bir yük bir anda yok olmuş ya da yüzlerce saattir maruz kaldığınız inşaat sesleri bir anda kesilmiş gibi oluyor.
  • "bir insan durduk yere ne kadar sıklıkla ahlâktan söz ediyor, onu bunu ahlâksızlıkla itham ediyor, cepheyi ne kadar büyütüyorsa gündelik hayatında toplumdan gizlediği veya gizlediğini sandığı o kadar ahlâksızlığı, o kadar rezilliği, o kadar kepazeliği vardır!"

    (bkz: cephe büyükse arkası kalabalıktır)
  • bugüne değin kör doğan kimse şizofreni olmadı
hesabın var mı? giriş yap