• kendisi yani orijinal guy ritchie muhtesem filmler ceken kendine ozgu bir sinema dehasi ve kurgu ustasidir. ama soyle bir konu var;

    (bkz: türk sinemasında guy ritchie şablonu)

    (bkz: türk sinemasında guy ritchie dönemi)

    eger bu adam olmasaydi son 20 yilda cekilen turk filmlerinin yuzde ellisi olmazdi herhalde. gunumuzde artik akli basinda herkese gina getiren turk filmi sablonu var ya hani soyle bir sey;

    -her biri birbirinden tuhaf, korkutucu ama bir yandan da komik buyuk mafyalar,

    -bunlarin filmin baslangicinda bir anlik goruntusunun dondurulup pastel hale getirilerek ozelliklerinin anlatilmasi,

    -tesadufen veya kendi hallerinde cakallik yapmaya calisirken kendilerini devasa ve karmasik olaylarin icinde bulup istemeden buyuk suclara karisan alik bir kisi/grup,

    -arka planda eski zamanlardan kalma hareketli sarkilardan olusan adeta dj listesi gibi bir soundtrack,

    -olaylarin yavas yavas cigirindan cikmasi, ve en beklenmeyen karakterin en kapsamli plani yaptiginin sonradan ortaya cikmasi

    vesaire vesaire.

    son yirmi yildir turk sinemasini esir alip aile filmlerinde bile ortaya cikan "olaya mafya karismasi", "korkutucu ama komik ve egzantirik mafya liderleri", "zengin olmak icin suc islemeyi planlayip ellerine yuzlerine bulastiran arkadaslar" temalari bu elemanin filmlerinden birebir alintidir.

    hatta oyle ki cogu filmde ritchie rich abinin filmlerindeki efektler, muzik ritmleri, kamera acilari hatta benzer mekanlar birebir kullanilir. buna cogu kisinin son donem turk sinemasinin efsanesi dedikleri ve absurd komedi ornegi sanilan butun o dandik filmler de dahildir(absurd komedi oyle bir sey degil zaten). en populer unlulerin oynadigi birbirinden bagimsiz ama guy ritchie filmlerinin kotu birer kopyasi olan bu filmlerin ovulmesi ise utanc sebebidir. inanmazsaniz guy ritchie'nin butun filmlerini seyredip sonra turk sinemasindan son 20 yildaki "eglenceli tiplerin suca/mafyaya karismasi" temali filmleri seyredin, hatta aile komedi filmleri diye yutturulanlari da seyredin neredeyse sahnesi sahnesine calinti oldugunu gorursunuz.

    nasil ki john carpenter habersiz olarak yesilcam filmlerine soundtrack yaptiysa, yani adamin kendi filmleri icin yaptigi muzikler ondan habersiz/izinsiz/telifsiz olarak yesilcam'da kullanildiysa, guy ritchie'nin film sablonu da son 20 yilda turk sinemasindaki butun yeteneksiz unlulerin caldigi bir kaynak olmustur.

    isin daha da tuhafi guy ritchie'in her filminde mutlaka bir turk muhabbeti gecmesidir. kalp kalbe karsidir mi diyelim ne diyelim bilmem ki.

    not: niye guy ritchie de quentin tarantino degil derseniz, tarantino'nun tarzi bu yeteneksizler icin fazla vahsi kaciyor herhalde ne bileyim.
  • zamanında yunanlının biri tarafından fena kazıklanmış yönetmen. lock stock and two smoking barrels'da filmin en aptal, şişman ve sakar karakteri nick the greek'in rory breaker'dan yediği küfürler hıncını almasına yetmemiş olacak ki, "ulan neydi sizin en sevmediğiniz millet, türkler dimi" diyerekten snatch'in en cool karakterine turkish adını vermiş.*
  • dünya üzerindeki en iyi yönetmenlerden biridir. filmlerinin kendine özgü bir havası vardır. ilk başta karmaşık bir şekilde başlayan filmlerinde sonlara doğru olaylar yavaş yavaş çözülür. filmleri seyirci beğenir mi veya gişe yapar mı kaygısı taşımaz. anlatmak istediğini, kendi istediği şekilde anlatır ve film biter. sherlock holmes hariç bütün filmlerinin hem senaristliğini hem de yönetmenliğini yapmıştır. her filmi ayrı güzeldir ve ayrı bir tat bırakır.
  • filmlerinde oldukça "ölmek bilmeyen rus" bulunur.
  • bu adama ver 30 kişi, on dakika sonra hepsi aynı olayın içinde bulur kendini.

    sonra 30 tane nesne ver, on dakika sonra bu 30 nesneyi önceden verdiğin 30 insanla ilişkilendirir.

    daha sonra bir bakmışsın ki bu insanlardan ve nesnelerden sana bir film yapmış eline vermiş.

    (piyano üstünde uyuyan adamın ayakkabısının çıkma sahnesini bile çeker sana)
  • türkçe: adamsın riçi.
  • kendisi adana'da sadece 1 ay geçirsin göreceklerinden en az 10 film senaryosu çıkarıp tekrar o eski günlerine dönmezse madonna'yı bulup getirir nikahlarını ben kıyarım.
  • snatch ve lock stock & two smoking barrels gibi iki mükemmel film çekip madonna ile evlendikten sonra çektiği swept away ile literatüre "evlilik sinemayı öldürüyor.", "madonna sinemayı öldürüyor." kavramlarını katan ingiliz yönetmen.
  • filmleri misler gibi ironi kokar, durup dururken başı mafayayla falan belaya giren insanların yine durup dururken hiç birşey olmamış gibi kurtulması olayı çok yaşanır. herkes ölür bir tek bizim eblek kahramanlar kalır eskisi gibidirler, ne daha zengin, ne daha fakir falan.. türkiyeden herşey çok güzel olacak filminin temasına benziyo guy ritchie filmlerinin teması. ingilizlik akar her yerinden.
  • kendisi hakkinda "bu adam tarantno ya basar abi" seklinde bi fikre vakif oldugum senarist yönetmen. filmlerinde olaylari istedigi bicimde dugumler karistirir sonra o dügümü de cok da komik cok da güzel cözer. bunu cözerken de öyle bi denge olusturur ki cok gözden kacan cok ayrinti bi olay bile olmazsa koskoca olaylar zinciri sona eremeyecek bi hal alir. filmleri iki dakkada bi kahkahaya bogar filmlerdeki karakterlerin hepsi birbirinden eglenceli hepsi birbirinden orjinaldir. karakterleri oynayacak aktörleri de itinayla secer. brick top karakterine o beyaz sacli lavuktan, boris the blade karakterine de o sakalli yavsaktan daha iyi oturacak yoktur heralde. brad pitt ve del toro nun kendisine lock stock dan sonra "abi bizi siradaki filminde oynat" seklinde yalvarmisligi vardir.
hesabın var mı? giriş yap