• bugün 21 yaşında genç bir erkeği ameliyat ettim. erkekte meme büyümesi anlamına gelen jinekomasti sebebiyle.
    bu hastalık çoğu zaman sebepsizdir, daha doğrusu tıbbi terminoloji ile idyopatiktir yani sebebi bulunamayan anlamına gelir. ama kimi zaman da hormonal dengesizlikler sebebiyle ortaya çıkar. bu çocuktaki sebep işte bu hormonal dengesizliklerdi.
    çok muhtemelen yüzündeki kadınsı görünüm, tavırları vs de aynı sebeptendi. (elbette olmayabilir de).
    ücretsiz ameliyat olabilmesi için "ileri evre jinekomasti" tanılı sağlık kurulu raporuna ihtiyacı var. (aksi halde estetik ameliyat kabul ediliyor ve sgk tarafından ödenmiyor). annesi çok uğraşmış ve raporu almış. neticede ameliyatını oldu ve normale döndü.
    sohbet ederken sol gözünün görmediğini öğrendim. buna sebep olan olayı öğrenmekle bende yarattığı travmayı düşününce, kendisinin yaşadığı travmayı hayal etmem pek mümkün değil.
    mahallesinde birileri apartmana girerken sıkıştırmış, dövmüş ve gözüne taşla vurmuşlar. sebebi : "sen kız mısın erkek misin lan".. sonuç: bir gözünde kalıcı görme kaybı.
    ben öyle her olaydan duygusal sonuçlar çıkaran bir adam falan değilim; ama sanırım uzun zamandır bu derece ezilmişlik, dışlanmışlık, çaresizlik ve kabullenmişlik görmemiştim bir insan yüzünde.
    sadece kendilerine ters geldiği için, babasız büyümüş, belki isteyerek belki istemeyerek edindiği bir kişiliğe ve karaktere sahip savunmasız bir insandan, onun gözünü çıkartacak kadar nefret etmektir sanırım homofobi. insana karşı olan herhangi bir fobiden de farkı yoktur. masumlaştırılamaz. insana karşı olan her fobi gibi kendisi gibi olmayan insandan nefret etmenin bir başka türüdür.
  • ülkede en eğitimlisinden en eğitimsizine kadar herkesin içinde biraz da olsa bulunan şeydir. kardeşime ve kuzenlerime eşcinsel olduğumu söylediğimde beni yargılamadılar anlattıklarımı bir bir dinlediler. o günden sonra rahat bir nefes alacağımı, artık açık bir eşcinsel olarak hayatımın daha farklı olacağını düşünüyordum. fakat ne yazık ki o günden sonra bu konu hakkında tek kelime konuşamadık.herkes bu durumun utanılacak bir şey olduğunu düşünüyor. kimse konusunu dahi getirmek istemiyor. söz konusu kuzenlerim sözde üniversite mezunu,aydın,açıkgörüşlü insanlar...hepsi hikaye.

    daha rahat bir hayatım olacağını düşünmüştüm fakat açıldığıma çok pişman oldum. elime hiçbir şey geçmedi. kendimi hala gizli bir eşcinsel gibi hissediyorum.hatta hissetmiyorum öyleyim.

    heteroseksüellerdeki homofobik tutumlar bir yana eski sevgilim bile bir keresinde bana “eğer eşcinsel olmasaydım ben de homofobik olurdum” demişti. eşcinsellerin bile homofobik olduğu bir yerde heteroseksüellerden nasıl tepkiler beklemeliyim bilemiyorum.

    dün de bir entrym’e ithafen bir yazar kadın olduğumu düşünüp mesaj attı ve ben de eşcinsel olduğumu söylediğimde “ size iyi sikişler” diye bir cevap verdi. bu cevap da neyin nesi? şok oldum.eşcinsellik neden sadece cinsellikle özdeşleştiriliyor? bizler de insanız bizim de heteroseksüeller gibi duygularımız var, ailemiz, bir çevremiz ve de normal hayatlarımız var. fakat ne yazık ki homofobi her yerde. ve size yaşam hakkı tanımıyor.

    edit: yazarlardan şu şekilde tepkiler alıyorum: bizler de heteroseksüeliz ama bunu sürekli dile getirmiyoruz bunu nasıl homofobiye bağladın diye. ben de sürekli eşcinsel olduğumu konuşalım demiyorum zaten. fakat şöyle bir şey söylemek istiyorum ben kardeşime ve kuzenlerime açıldığım zaman sevgilim vardı.ondan da bahsettim fakat bir kişi bile sevgilimin adını sormadı.ne işle uğraştığını sormadı.bırakın gelsin de tanışalım demeyi, merak edip fotosunu bile görmek istemediler.sevgilimle ayrılalı 1 yıla yakın bir zaman oldu ama şu an ayrıldığımı bile kimse bilmez. herhalde hala eski sevgilimle devam ettiğimi düşünüyorlardır. gerçi düşündüklerini de sanmıyorum. umursamıyorlardır.

    edit2: ekstra ilgi beklediğimi düşünenler olmuş. hiçbir şekilde ilgi beklemiyorum.o kadar yazdığım şeyden bunu çıkarmışlar gerçekten hayret ediyorum. vurgulamak istediğim nokta şuydu ki ailemi ve yakın çevremi çok iyi tanıyorum. onlar da beni çok iyi tanıyorlar ve sevgilim erkek değil de kız olsaydı tepkileri bambaşka olacaktı.
  • 1970'lerde yapilan bir calismayla, kendi egiliminden korkmayla alakali oldugu gosterilmistir. calisma soyle: erkek katilimcilara homoseksuellige dair tutumlariyla ilgili bir olcek doldurtuyorlar. bu asamadan sonra katilimcilari laboratuvara aliyorlar ve penis etrafina icinde sensorler olan bir elastik bant sariyorlar (amac ereksiyonun seviyesini olcmek) ve uc farkli porno film izletiyorlar: ilki bir heteroseksuel cift, ikinci film 2 kadin ve ucuncu film 2 erkegin cinsel birlesmesi olmak uzere. gozunu sevdigimin yetmisli yillari. bu arada filmleri kendilerine hic bir temasta bulunmadan izliyorlar ve rastgele dagilimla farkli katilimcilara farkli siralamayla izletiyorlar tabii ki filmler (1-2-3/ 1-3-2/ 2-1-3/ 2-3-1/ 3-1-2/ 3-2-1; counterbalance), ki deneyin sonuclarini ekileyecek fazladan bir karisirici degisken olmasin.

    sonuc olarak adeta sut gibi sonuclar buluyorlar diyebiliriz: kendi cevapladiklari olcek sonuclarina gore en homofobik olduklarini belirten erkekler, iki erkegin cinsel birlesmesini izlerken, iki kadin ya da heterosaksuel seks izledikleri zamana oranla daha cok erekte oluyorlar. esas debriefing denen deneyin amacini katilimcilara aciklama kismini nasil yaptilar cok merak ediyorum, gecmis olsun beyler, gecmis olsun agalar, uzulmeyin mi dediler acaba? hayatimda soyle bir tane calisma tasarimi gelistirmek nasip olsun, ben oldum deyip dukkani kapatir, kariyerimi tepe noktadayken birakirim.

    edit : orijinal calisma/ mavissikalian, n., blanchard, e. d., abel, g. g., & barlow, d. h. ( 1975 ). responses to complex erotic stimuli in homosexual and heterosexual males. british journal of psychiatry, 126, 252-257.

    edit 2: mavissikalian'ı da refere eden ve aynı sonuçları bulan daha güncel bir çalışma için adams et al. (1996) ıs homophobia associated with homosexual arousal? journal of abnormal psychology, 105 (3), 440-445.
    linki: https://www.psychologytoday.com/…47/henry_et_al.pdf
  • cocuklugundan itibaren avci olarak yetistirilen erkegin genellikle agresif flort eden hemcinsi karsisinda beklenmeyen sekilde av durumuna dusmesinden kaynaklanan asiri tepkisel ruh hali. kadinlarda daha az rastlanmasi kadinlarin av kimligini sindirmis olmalarindan kaynaklanmaktadir.
  • erkek escinsellere 'ibneeee,tooop,gotverennn' gibi duzeyli ve yaratıcı yaklasımı bulunan,lezbiyenlere ise 'ama o bir zenginlik,yaratıcılık,super bi olay,ohssss,pardon dilim surctu' gibi yorumlarda bulunabilen,anavatani turkiye olan bir kınkanatlı turu...
  • kadinlar yeterince porno izlese gay pornosuna ilgili olsalar porno endustrisi de kadinlara yonelik erkek escinselli pornolara da agirlik verse homofobinin siddeti daha azalirmis gibi geliyor bana.

    su an lezbiyenlere genel olarak ve veya hetero erkekler acisindan escinsel erkeklere nazaran daha az "kotu gozle" bakiliyorsa bu tamamen porno endustrisinin bir basarisidir. haliyle homofobi din vs den sonra porno endustrisine yeterince ekmek vermeyen kadinlarin sucudur ahah.

    kadinlarin "iki erkegin sevismesi beni cok tahrik ediyor" dedigi bir toplum hayal et sirf mala vurmak icin once kendi malina vurdurtan erkekler peydahlanir lan.
  • bizim toplumumuzda homofobik diye nitelenen insanların hepsi aslında eşcinsellerden korkmamakta, onlara karşı bir öfke duymaktadır. yani homofobi ülkemizde bir fobiden ziyade bir öfkedir, kindir. ki bu da tamamen hastalıklı ve yanlış bir yaklaşımdır.
  • eşcinsellerden korkma/tiksinme hali.

    neden derseniz, önce eşcinseli tanımlamak gerek. eşcinsel nedir? eşcinsel bir vampirdir. evet, bildiğiniz vampir...

    bunlar aksam karanlık çöktüğünde inlerinden çıkarlar. en seksi latekslerini çekip şehre dağılırlar. tek amaçları vardır, heteroseksüelleri de eşcinsel yapmak. sizi vahşi cazibeleri ile ağlarına düşürürler. ve bir kere yakalandınız mı kaçış yoktur. penislerini götlerimize sokmak suretiyle bizi de kendilerine döndürürler. penis bir kere göte girdi mi artık dönüş yoktur, siz enfekte bir heterosunuzdur. ve eşcinsele dönüşme yolunda saat işlemeye başlar. tik tak tik tak...

    önce götünüz kaşınmaya başlar. naapsanız geçmez. halbuse götünüz ne istediğini, neye susadığını bilmektedir ve istediğini alana kadar kaşıntısı geçmeyecektir. siz çaresiz bir şekilde niçin hep hemcinslerinizi düşündüğünü, karanlık köşelerde onları aradığınızı anlamaya çalışırken, saat işlemeye devam eder. tik tak tik tak.

    enfeksiyonu kaptıktan tam 28 gün sonra, ilk dolunayda uçkurunuz dokuz yerden çözülür ve götünüz penisten başka hiçbir şeye cevap veremez hale gelir. artık siz de bir eşcinsel olmuşsunuzdur. bundan sonraki hayatınız karanlık kuytularda göt avlamakla heder olacaktır.

    şimdi söyleyin a dostlar, bizi böylesi korkunç bir sona götürecek varlıklardan korkulmaz mı?
  • "homoseksüellik doğal seçilim tarafından kayırılmayacak, evrimsel döngünün çarkları arasında kaybolacaktır." denilmiş.

    sanki doğal seçilim geçen hafta başlamış gibi.

    yüzbinlerce, milyonlarca (hatta milyarlarca) yıldır devam eden doğal seçilimin bugüne kadar eşcinselliği neden "ortadan kaldırmadığını" sorgulamıyor da, kendi eksik bilgisi sayesinde her şeyi bildiğini iddia ediyor. bu konu üzerine fikir beyan eden ne ilk kişisin ne de son olacaksın, aç da bilim camiası nasıl yaklaşmış bu konuya oku biraz.

    bilmemek herkesin hakkı, ama bilmediğini bilmemek ve bildiğini iddia etmek küstahlık. biraz okuyun amk ya.
  • teknik olarak hatali bir terim oldugu icin ilgili tartismalar binbir turlu kavram karmasasiyla mundar olmakta.

    homofobi teriminin ilk sakat noktasi fobinin tanimindan ileri geliyor. fobi irrasyonel korkudur. kirkayak gorunce ciyaklamak, kosarak baska odalara kacmak gibi. kirkayak duvardan ustunuze atlayip sizi yutacak degil. aslina bakarsaniz evinizde bir tane bulundurun, diger bocekleri yiyor. ote yandan yuksekten korkmak tumuyle irrasyonel degil cunku dusup olme riskiniz yuksek olabilir. 50 sene once nazilerden korkmanin ise fobik bir tarafi yoktur. dolayisiyla fobi, motivasyonun irrasyonel oldugu, temel nedenin bir cognitive anormallige, patolojiye bagli oldugu korkulari betimler.

    terimin ikinci sakat noktasi da asiri genel bicimde kullanilmasi. irrasyonel bir korkuyu gecelim, her turlu korkuyla dahi sinirli bir tanim degil homofobi. duruma gore ayrimciligi eyleme dokmek (gayler oy kullanamaz), kanunen esit sayilsalar da onlardan nefret etmek (gay musterileri restoranimdan kovamam ama corbalarinin icine kirkayak atarim), hoslanmamak, elestirmek yahut salt gormezden gelmek olabiliyor.

    insanlar genelde ikinci neden yuzunden gicik oluyorlar, "ayrimcilik yapmiyorum ama sevmiyorum da, sisman insanlari da sevmiyorum mesela, zorla mi" diyorlar. oysa homofobik etiketin asil hakaret iceren kismi ilk maddeden ileri geliyor: "gaylerden korkmaniz (veya sevmemeniz) irrasyoneldir, bir patolojidir, siz hastasiniz". isin ironik yani, eskiden homoseksuellik icin hastalik denirdi * ( http://en.wikipedia.org/…mosexuality_and_psychology )

    oysa bu anti-gay duygular, cogunlukla yanlis olsalar da, son derece rasyonel dusunce akislarina dayaniyor olabilirler (rasyonel demek dogru demek degil, sonuctan ziyade sonuca ulasma mekanizmasiyla ilgili bir terim). ornegin homoseksuellik alternatif yasam tarzlariyla ve bu baglamda aids'le, uyusturucuyla vs iliskilendirildigi icin bir insan gay'lerden uzak duruyor olabilir. istatistiki veriler bu iliskilendirmenin gecerliligini belirler ama rasyonelligini degil. eger ortada kuvvetli bir sosyal sartlandirma varsa (ornegin medyada gosterilen tum gay karakterler aidsliyse) medyanin "tuketicisinin" de bu cikarimi yapmasi dogaldir, rasyoneldir ve gay korkusu/tiksintisi/nefreti/ayrimciligi (artik skalanin neresindeyse) fobik degildir.

    [aids'le ilgilinenler icin: 80'lerde yasamadigimiz icin bunun bir "gay hastaligi" olmadigini biliyoruz. abd'deki aids oranlari gayler arasinda daha yuksek -ki orada bile kadinlarin orani neredeyse esit, yani olay sirf anal seks degil- ama ornegin genital mutiliation denen igrenc seyin uygulandigi afrikada veya asya ulkelerinde heteroseksueller bu "sektoru" domine etmistler]

    daha zor akla gelecek bir ornek vereyim: dini inanclar yuzunden gaylerden uzak durmak da fobi olarak tanimlanamaz. cunku bir prensibe dayaniyor. kutsal kitaplarin dogruluguna dair onkabulu olan biri icin (bu onkabulun kendisi "gay=aidsli" ornegindeki gibi bir sosyal sartlandirmayla olusmus olabilir), gayleri tasvip etmemek, sevmemek, onlardan uzak durmak rastgele veya patolojik bir cikarim degildir. (tabii ayni standarda gore bu kisi gayleri dovmemeli, oldurmemeli cunku ayni kitapta daha temel bir kural olan thou shalt not kill denmekte)

    bir grup zamaninda ne kadar ezilmisse, kabuklarindan cikarken asiriliklara kacmalari da o kadar beklendik (san francisco gay pride paradeinde birbirini daltasak tasmayla gezdirenleri sevgiyle aniyorum). ve yine daireyi tamamlayacak sekilde, bunlara karsit tepkilerin dogmasi da beraberinde "x fasizmi", "y fobisi" gibi turlu genel-gecer, karsit tepkileri getirecektir. sizin thou shalt not kill'iniz evrensel insan haklari olsun da gerisi laissez-faire, daha uzun yasarsiniz
hesabın var mı? giriş yap