• ülke isimlerinin diğer dillerdeki karşılıklarındaki farkettiğim ilginç durumlar:

    - mısır: mısır olarak sadece türkçe ve arapçada var. bunlara en yakın swahili (mısri) ve endonezyaca (mesir) saymazsak geriye kalan dillerde egypt veya bu kelimenin okunuşuna benzer türetilmiş şekilde söyleniyor.

    - yunanistan: norveçin hellas demesini saymazsak diğer dillerde greece ve benzeri kelime ve telafuzlarda söyleniyor. burda da yine istina türkçe ve arapça. araplar da bizim gibi yunan diyorlarmış, el yunan şeklinde.

    - fas: bu belki yazılmıştır, türkçe dışında fas kullanan dil var mı bilmiyorum bu ülke için. *

    https://www.101languages.net/world-countries/
  • piyano sesi insan sesine en yakın tınıya sahip olduğu için kulağa her zaman hoş gelir bende neden seviyorum diye sorardım kendime bir zamanlar sevmeyeni de bulmak biraz zor. ufku katlar mı orası size kalmış benim için güzel bir bilgi.
  • tuvalette gidere su dökünce koku basmaması
  • mercedes'e amerika'da "mörseedis" denmesidir.
  • sinan canan sohbetinden dinlediğim aşk notları...

    *aşk; tutkulu, duygusal, bağımlılık halidir.

    *bir üreme güdüsünün dışa vuruşunun insanda ki üst düzey halidir.

    *ömrü kısa bir biyolojik dürtüye dayanıyor aşk. ama 1-2 sene içerisinde bu dürtü söner.

    *insan, kültürel evrimle kendi biyolojisine yabancılaşmıştır.

    *bütün canlıların neslinin devamını sağlayan hayatın dibinde yer alan cinsellik bizde ayıp olarak kodlanmış toplumda.

    *insan yeni aşık olduğu zamanlarda beyinde hayvanı bölüm çalışır.
    bir süre sonra ön beyin devreye girmeye başlayınca sorunlar çıkmaya başlar ilişkide. ilişkiyi, eşini, ölçme tartma başlar.

    *uzun süreli ilişki yaşayan çiftlerin beyin görüntüleri incelendiğinde ise yeni aşık olmuş çiftlerin tam tersine beynin ön bölümün aktif olduğu görülüyor.

    *beynin ön tarafının çalışması ne demek?
    bu insanlar dürtüsel olarak birbirlerine bağlı değiller sadece amaç birlikteliği, hayat birlikteliği kura bilmişler.
    onun için "aynı filmi seyretmekten hoşlanmayanlar eninde sonunda boşanırlar"

    *ilişkide risk biterse aşk biter. kaybetme korkusu biterse aşk biter.

    *aşk dediğin şey insanın eksiklik duygusunun tamamlanma arzusudur.
  • maaş kelimesinin arapça kökeni:

    ma: su
    : yemek

    "maişet(yaşam, geçim) için ödenen para"
  • yeni doğmuş bir bebeğin ev halkı arasında birdenbire ortaya çıkmasını çocuklarına açıklayabilmek adına iskandinavyalı anneler çocuklarına bebeği bir leyleğin getirdiğini söylerdi. ayrıca loğusa döneminde annenin yatıp dinlenme ihtiyacını açıklamak için de çocuklara, bebeği getiren leyleğin evden ayrılmadan önce annenin ayağını ısırdığı anlatılırdı.
    özellikle bebeklerin evlerde doğduğu bir zamanda, bir bebeğin eve gelişini çocuklara açıklayabilme ihtiyacı anlaşılabilir bir şey, ama neden leylek?
    eski iskandinav doğa bilimcileri leylekler ve onların bacalarda yuva yapma alışkanlıkları üzerine çalışma yapmıştı. söz konusu kuşlar yetmiş yıl olan uzun yaşam süreleri boyunca her yıl dönüp dolaşıp aynı bacaya gelir ve tek eşli bir şekilde yaşardı. daha genç kuşlar yaşlı ya da sakat olanlarıyla ilgilenir, onları besler ve kanatlarıyla desteklerdi. aslen eski romalılar leyleğin bu yardımsever karakterinden etkilenip çocukları ebeveynlerine bakmakla yükümlü kılan “leylek kanunu” anlamındaki lex ciconaria yasasını geçirmişti. yunanlılar da bu kuşlardan aynı derecede etkilenmişlerdi. “güçlü, doğal sevgi” anlamındaki storge terimleri leylek anlamına gelen ingilizce stork kelimesinin de kökenidir.
    böylece iyi huyluluğu ve bacaya yuva yapma âdetiyle beraber leylek, bebeği baca vasıtasıyla ev halkına teslim etmek için ideal bir yaratıktı. yüzyıllarca bu eski norveç efsanesi baştan sona bütün iskandinavya’da popülerdi. bu miti on dokuzuncu yüzyılda dünya çapında üne kavuşturan ise danimarkalı yazar hans christian andersen’in peri masallarıydı.
  • ışınlanma, eğer mümkün olsaydı, pek çok işimizi kolaylaştırırdı. peki neden mümkün değil?

    albert einstein'ın görelilik teorisine göre kütleye sahip olan hiçbir şey ışık hızından daha hızlı gidemez. (bkz: e^2 = p^2 c^2 +m^2c^4)
    yani kendimizi ışınlasak bile ışınlanma anında belli bir süre geçtiği için "anlık ışınlanma" diye bir şey mümkün olmuyor.

    diğer sebebi ise enerji. star trek izleyenler bilir. oradaki ışınlama makinesi, yolcuları temel bileşenlerine ayırır ve diğer tarafta yeniden birleştirir. birini parçalarına ayırmanın ve onu öldürmeden bir araya getirmenin zorluklarını bir kenara bırakalım, bunun için gereken enerjiyi bile sağlayamayız.

    ancak kendimizi ışınlayamasak da bilgileri kuantum dolanıklığı sayesinde ışınlayabiliyoruz. ( kuantum fiziğine göre iki benzer parçacık birbirine bağlanabilir. bu parçacıklar birbirlerinden çok uzak mesafelerde olsalar dahi birinde olan değişiklik diğerini de aynı şekilde etkiler.)

    peki kuantum dolanıklığı bizim üzerimizde çalışır mı? ortalama bir insan 10^28 atom içerir. bir insan vücudunun toplam kuantum konfigürasyonu, dna’nın yapısından kemiklere kadar her şeyi içeren bu atomların nasıl düzenlendiğini içerir. taşınması gereken çok fazla bilgi barındırıyoruz.

    bu yüzden hiç kimse kuantum ışınlanmanın insanları taşımasını beklemiyor. diyelim ki şansımızı denedik ve tüm bilgileri ilettik. bir de hiçbir şey yetmezmiş gibi diğer tarafta tüm bu bilgilerden bir şekilde “tam” bir kişiyi bir araya getirmemiz gerekecek. büyük ihtimalle bu durumda kobay ölecek veya başka bir birey ortaya çıkacak.

    kaynak
  • shakespeare'in, kraliyet tiyatrosu'na girmeden önce ki tiyatrosunun sahne zemini, giresun-ordu bölgesinin fındık kabuğundandır... kaynak, oscar brokett - history of the theatre.
  • sinema dergisinin 1999 yılında okuyucularının katılımı ile yaptığı anket. ankete katılım zahmetlidir, dergideki boş bir listenin olduğu sayfa kesilip 10 film sıralanır ve postayla sinema dergisine gönderilmek suretiyle ankete katılınır ki olay ciddidir, fotokopi kabul edilmez.

    efsanevi sinema dergisi'ne saygılarımızı gönderip listeyi hatırlayalım.

    1. yurttaş kane
    2. 2001 a space odyssey
    3. the godfather 1-2
    4. casablanca
    5. taxi driver
    6. potemkin zırhlısı
    7. pulp fiction
    8. üç renk üçlemesi
    9. bisiklet hırsızları
    10. blade runner
    11. altına hücum
    12. braveheart
    13. the unforgiven
    14. ailen
    15. serseri aşıklar
    16. modern zamanlar
    17. metropolis
    18. ran
    19. hiroşima sevgilim
    20. barton fink
    21. titanic
    22. vertigo
    23. apocalypse now
    24. schindler's list
    25. saving private ryan
    26. yedi samuray
    27. yedi
    28. ince kırmızı hat
    29. kızgın boğa
    30. yol
    31. batı yakasının hikayesi
    32. star wars
    33. psycho
    34. sekiz buçuk
    35. gazap üzümleri
    36. tatlı hayat
    37. the shinning
    38. esaretin bedeli
    39. insanlar yaşadıkça
    40. the truman show
    41. andrey rublev
    42. rüzgar gibi geçti
    43. hoşgörüsüzlük
    44. malta şahini
    45. cinayeti gördüm
    46. olağan şüpheliler
    47. hayat güzeldir
    48. bir zamanlar amerika'da
    49. bonnie and clyde
    50. ölü ozanlar derneği
    51. yağmurdan önce
    52. otomatik portakal
    53. forrest gump
    54. amarcord
    55. yağmur adam
    56. trainspotting
    57. kuzuların sessizliği
    58. ingiliz hasta
    59. leon sevginin gücü
    60. ben-hur
    61. iyi kötü ve çirkin
    62. şahane hayat
    63. gizli teşkilat
    64. raşomon
    65. yedinci mühür
    66. guguk kuşu
    67. çöl aslanı
    68. burjuvazinin gizemli çekiciliği
    69. terminator 1-2
    70. çığlık 1-2: (scream serisi)
    71. yaban çilekleri
    72. bazıları sıcak sever
    73. uşak - the servant
    74. oyunun kuralı
    75. kurtlarla dans
    76. ulis'in bakışı
    77. aliens
    78. aşçı, hırsız, karısı ve uşağı
    79. son imparator
    80. üçüncü adam
    81. piyano
    82. rıhtımlar üzerinde
    83. çin mahallesi
    84. yolcu - the passenger
    85. full metal jacket
    86. kayıp otoban
    87. rezervuar köpekleri
    88. büyük hesaplaşma
    89. venedik'te ölüm
    90. arizona rüyası
    91. cennetin çocukları
    92. fargo
    93. roma açık şehir
    94. kahraman şerif
    95. sonsuz ölüm
    96. yüz yüze
    97. 400 darbe
    98. dalgaları aşmak
    99. leopar
    100. e.t.

    birinci sıradaki film 359 oy almışken 100. sıradaki film 11 oy almıştır. katılım yüksek olmasa bile o yıllarda dergiyi takip eden kesimin film tercihlerini ortaya çıkarması yönünden kıymetlidir.

    sinema dergisi bir daha da böyle bir anket çalışması yapmamıştır
hesabın var mı? giriş yap