• bir arkadaşım fark etmiş ben de herkesin bilmesini isteğim için bu rezaleti sözlüğe taşıdım. popüler kültür nerede başlar, edebiyat nerede biterse bavul dergisi'nin şubat sayısı orada!

    çünkü sözde edebiyat/sanat dergisi olma amacı güden bavul dergisi şubat 2017 sayısının kapağına "çakma" şiir taşımıştır. kendilerine çok satırıp para kazandıracak turgut uyar, cemal süreya, orhan veli ve nâzım hikmet gibi şairlerin adlarını, emeklerini yağmalamaktan gocunmayıp ekmeklerini yemelerine rağmen tutumları o kadar pervasızdır ki "kapak" yaptıkları şairin şiir kitaplarına bakmayı akıl edemezler. öyle ki sosyal medyada altlarına turgut uyar, nazım hikmet etiketi yapıştırılmış "şiirleri" kontrol dahi etmezler. okuyuculardan ancak bir ya da birkaçı "büyük saat"e, turgut uyar'ın düzyazılarına, "korkulu ustalık"a ve "bir şiirden"e göz atar ve "şiir turgut uyar'a ait değil." der. pekiyi yüz binlerce okuyucudan elde edilen hasılat yapılan ayıbı örtmeye yeter mi?

    işte rezalet gibi rezalet! boyu bavul dergisi ve türevlerini aşıp edebiyat camiasına ulaşan.

    peşin edit: derginin "yazar" kadrosunu tenzih ederek bu hatanın illüstrasyon, tasarım, redaksiyon ve dizgiyle ilgili olduğunu varsayıyoruz.
  • rezalet gibi rezalettir. yanilmiyorsam tiraji da bi hayli fazla bir edebiyat dergisidir. edebiyat severlere hakarettir. ne kadar özensiz, edebiyatı ne kadar dikkate almadan basitleştirdiklerinin göstergesidir. edebiyatı değersizleştirerek para kazanma güdüsünden dolayi yapılmış olan rezalettir.
  • madem kapağınıza basacak kadar beğendiniz o pop şarkısı kıvamında çakma dizeleri bari sahibini bulun da derginizde bir köşe verin. isyankar34 gibi bir nicki vardır muhtemelen adamın. biraz değer katar derginize.

    bir defa bir insanın o dizeleri turgut uyar'ın yazdığını sanması için hayatında hiç turgut uyar okumamış olması gerekir. okumamışlar ama adam hakkında utanmadan dosya çıkarmışlar. türk edebiyat dergiciliğinde böyle bir dip görülmemiştir.
  • kimse kusura bakmasın ama, ben derginin "yazar" kadrosunu tenzih ederek bu hatanın illüstrasyon, tasarım, redaksiyon ve dizgiyle ilgili olduğunu varsayamıyorum... edebiyatla yakından ilgili biri olarak popülist, çıkar için belli bir zümrenin dar alanına sıkıştırılmış edebiyat ortamının geldiği son nokta diyebilirim... 'ben var seversen çay var içersen'li aşık veysel kapağı da bekliyorum yakında kendilerinden... yeter ki edebiyat bu janjanlı isimlerin ortamının tekelinden çıkmasın... her yol mübah ne de olsa... yazar kadrosu dediğimiz kadroya da bir baksanız can bonomo, koray avcı, gökhan türkmen var... benim içimi acıtan ise bunun aslında normal olmaması... olmaması gerektiği, olmasına izin verilmemesi, hoş görülmemesi gerektiği... en azından turgut uyar, cemal süreya, sabahattin ali gibi isimleri bu çiğ çarklarına meze etmemeleri gerektiği... bu insanlar hayatlarını bu yola koymuş, gerçek yaşamış insanlar, bu uğurda bedel ödedikleri dahi olmuş gözlerini kırpmadan... bu insanları yeni nesil bu bayağı ve pespaye çarkın dişlilerinden öğrenmemeli... bu her şeyden önce o insanlara haksızlık... yoksa git koray avcı, can bonomo'nun peşinden koşan kitleyle istediğin kadar para kazan... zerre umrumda olmaz... yazıklar olsun size de, sizin gerçek yüzünüzü gördüğü halde ağzını açmayan yazar, şair bozuntularına da...
  • ekşisözlük rezaletlerinin çıtasını muasır rezaletler seviyesine çıkarmış rezalettir. okuyacakların fularlarını ve kasket şapkalarını yanlarında bulundurmaları tavsiye edilir.
  • yazar kadrosunu tenzih edemediğim dergidir. nazım hikmet'li sayısını almıştım, o da nazım kapak diye. tatmin etti mi? tabii ki hayır. neyse onu da geçtim, şu yazar kadrosunun kaç tanesi yazar, cahilliğime verin?
  • edebiyatı ve sanatı popüler kültüre hizmet amacıyla kullanan bir dergiden ne beklenirdi ki..!
    adamlar çok satmanın yolunu bulmuşlar... her sayıda ünlü oyuncuların, şarkıcıların yazıları var diye yaz kapağa isimlerini, üstüne bir de ahmet kaya, neşet ertaş gibi dikkat çekecek birinin koy resmini iş tamamdır...
    koray avcı, gökhan türkmen, erdem yener bir edebiyat dergisinde ne arar yaa..!
    edebiyat bu kadar sıradan ve basit olmamalı..!
  • bizde böyle rezaletler iplenmeye başladığı gün, bence ülkenin her noktasında rahat ve güvenle adım atmaya başlayabilmiş oluruz.
  • (bkz: çünkü herkesin bir gideni vardır)

    sözlük de bu dizeler turgut uyar'a ait diyor. internette bir kaç yerde de turgut uyar'a ait olarak geçiyor. muhtemelen dizeleri kapağa koyanlar da biraz internet aramasından sonra "tamam hoca turgut uyar'ın bunlar" dediler.
  • tumblr kıvamına gelmiş dergidir. kendilerine edebiyatçı diyen bir tayfa tarafından yapılıyor editörlüğü anlaşıldı. allahtan turgut uyar'ı fiziki olarak tanıyormuşsunuz. sonuçta şemsiyeyle yağmurlu bir havada yürüyen sepya bir kadın fotoğrafı da koyabilirdiniz. galiba buna şükretmemiz gerekiyor şu an. bi de turgut uyar'ı kapak yapacaksın, gidip onun olduğunu düşündüğün bu dizeyi koyacaksın. bilemiyorum ya vizyonsuzluk biraz bu. "benim dengemi bozmayınız" yazıp iliştirecektiniz sağ alt köşeye. tadından yenmezdi işte. google olmasa demek ki dergi de çıkaramayacaksınız.
hesabın var mı? giriş yap