the new

• i wish i could live free
  hope it's not beyond me
  settling down takes time
  one day we'll live together
  and life will be better
  i have it here, yeah, in my mind
  baby, you know someday you'll slow
  and baby, my hearts been breaking.
  
  i gave a lot to you
  i take a lot from you too
  you slave a lot for me
  guess you could say i gave you my edge
  
  but i can't pretend i don't need to defend some part of me from you
  i know i've spent some time lying
  
  you're looking all right tonight
  i think we should go
• en cok interpol'a yakistirdigim, sapasakin bi sesle soylenmis mukemmel parca.
• başı ayrı sonu ayrı muhteşem olan interpol şarkısı,hiç beklemediğiniz yerden vuruyor.arkasından leif erikson gibi bir şarkı geldiği için yeri güzel ayarlanmıştır ayrıca.bana sanki devam ediyor hissi uyandırıyor her seferinde.
  baby you know someday you'll slow..
• şizofrenik bir eser. bir dr jeykll ve mr hyde vakası. sağ gösterip sol vuranlardan.
  
  (bkz: büyüleyici)
• insanların hayatlarında en önemli şarkılar vardır,hiç bir yere koyamadıkları,dinlemeye kıyamadıkları.yıllar geçse bile dinlerken ilk tazeliğinde içine çektikleri şarkılar.the new bir nehrin denize dökülen kısmı gibi.hiç bitmemesi için yalvarılan bir rüya gibi.i gave a lot to you derken arkadan gelen gitar sesi,3. dakikadan sonraki hadi rüya bitti kaçıcak delik ara,uyan der gibi ruha işlemesi.benim için bu grubu ölümsüz kılacak şarkıdır.gecelerin vazgeçilmezi,uzun tren yolculuklarının baş tacı.
• "i know i've spent some time lying"
  
  sabah sabah dinlenmesi hoş durumlar yaratmıyor bünye üzerinde. keza başım çatlıyor; ki biraz da mutsuzum. yani benim bana yaptığımı düşmanım bana yapmaz, yapamaz, yaptırmazlar uleyn!
  
  neyse; her şeyden öte adına tapılası bir eser. batı müziği.
  
  "one day we'll live together
  and life will be better
  i have it here, yeah, in my mind"
• kozmik bir bilinç boyutunda benim için yazılan şarkı, hatta dua. bencillikse bencillik.
• sabırsız bir insan olduğum için 01:48'den itibaren dinlemeye başladığım şarkı, zira buraya kadar bekleyemiyorum:
  
  but i can't pretend i don't need to defend some part of me from you / i know i've spent some time all lying
• tek kelime ile söylemek gerekirsek abartı, iki kelime ile çok abartı bir şarkı.
  
  "but i can't pretend i don't need to defend some part of me from you
  i know i've spent some time lying"
  
  tokat gibi çarpıyor.
• önce sakin bir ritimle "bir gün birlikte olacağız ve hayat daha güzel olacak, en azından ben kafamda buna inanıyorum. sen de bir gün üzüleceksin de kalbim çok kırık" diye başlayan, sonrasında yavaş yavaş "sana karşı bir parçamı savunmaya ihtiyacım yokmuş gibi davranamam, biliyorum bazı zamanlarda yalan söyledim" diyerek giderek güçlenen gitar riffleriyle ters köşeye yatıran ve içindeki isyanı dışa vuran bir interpol şarkısıdır. mutluyken ve umarsızken dinlenmemesi tavsiye edilir:)