• hepsi olmasa bile çoğu için doğruluk payı yüksek gerçek. kendimi de dahil ediyorum.

    o yüzden biraz birşeye benzeyenler el üstünde tutuluyor. çünkü genel ortalama düşük. ortalamanın biraz üstü kral muamelesi görüyor.

    ünlülerimizi yabancı ünlüler ile kıyaslayın ne demek istediğimi anlarsınız.
  • (bkz: ork-iye)
  • yediğimiz şeylerden kaynaklanıyor galiba (bkz: mumbar)
  • kastedilen fiziksel özellikler ise evet, yazar balıkesir il merkezinde yaşıyor olmalı, koca kafalı, onca zeytinyağı tüketimine rağmen kauçuk suratlı, vücudu bacaklarına oranla oldukça kısa, yoluk saçlı bir yığın kız görebilirsiniz, güzelini bulursanız baş tacı edin
  • elbette çok güzel insanlarımız var ancak amerika ya da avrupa standartlarından geriyiz sanki bu konuda.

    spordan, sağlıklı beslenmeden uzak, zorlu hayat şartları,salmış bir yaşam tarzını çoğunluğun benimsemesi ve belki daha çabuk yıpranılması olabilir sebebi kim bilir?
  • ee, doğru söze ne denir?
    üstelik yakında daha da çirkinleşecektir.
    çünkü suriyeli kardeşlerimiz de katılıyorlar.
    fetöşün kırmızı dipli mumla afrikanın sefillerini,
    libyalıları, kuzey ırak kürtlerini,
    iş bulmak için gelen açıkgöz özbek, kazak, türkmen,
    gürcüleri de ekledin mi...tamamdır.

    ama ahlak geninden söz ediyoruz.
    yoksa biyolojik genden değil...
    ahlakımız bozuldukça çirkinleşiyoruz...
  • güzellik kavramı göreceli olmakla beraber, genetik miras güzel olmaya yetmez. başka şartlar da gerekir. (genellemeler bütün kötülüklerin annesidir)

    maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi'ne göre insan ihtiyaçları temel ihtiyaçlar ve üst düzey ihtiyaçlar olarak ikiye ayrılır.
    temel ihtiyaçlar;
    1. temel ihtiyaçlar (yeme, içme, şu)
    2. güvenlik ihtiyaçları (barınma, tehlikeden korunma)
    3. ait olma, sevme, sevilme ihtiyacı (kız arkadaş, bir gruba girme, statü kazanma)
    4. saygı, saygınlık ihtiyacı (başarılı olmak, isim yapmak)

    üst düzey ihtiyaçlar;
    5. bilme, anlama ihtiyacı (dünya turuna çıkma)
    6. estetik ihtiyacı (sanatsal ve kişisel tatmin)
    7. kendini gerçekleştirme ihtiyacı (emekli olup, kendi domatesini yetiştirmek)

    amerikalı psikolog abimiz abraham harold maslow'a göre insan ihtiyaçları seviye seviye ilerler. yani bir insan açken telefon modelini, güvenlik sorunu varken tiyatroyu, geçim sıkıntısı varken dış güzelliğini düşünmez. ülkemiz yıllarca terör sorunu, darbeler, işsizlik, enflasyon, daha özelde aile baskısı, evlen baskısı, erkek şiddeti gibi sorunlarla uğraştı durdu. insanlar spora, sanata, kendilerine vakit ayıramadılar. çünkü daha önemli sorunları vardı; para kazanmak, dedikodu çıkmasın diye evlenmek, töre cinayetine kurban gitmemek için evlenmek, çocuk yapmak vs.

    kimse kız çocuklarına da erkek çocuklarına da fikirlerini sormadı. evlendirdiler, ya istedikleri işte çalıştırdılar ya çalıştırmadılar. ses çıkaranı dövdüler. mutsuz nesiller yarattıklar. mutsuz, geçim sıkıntısı çeken insanın nasıl göründüğü, nasıl koktuğu, vücut hatları, saçı, makyajı, dişi, game of thrones umrunda olmuyor maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre.(istisnalar vardır tâbi)

    mutlu, refah seviyesi yüksek insanlar mutlu nesil yetiştiriler, mutlu nesiller kendilerine bakarlar, spor yaparlar, hobi edinirler. hem fiziksel hem ruhsal olarak yetişir giderler...

    önce fakir bir ailede dünyaya gelmiş ünlülerin 15-20 yaş arası hallerine bakın sonra da 30 yaş civarı hallerine bakın. para, mutluluk, imkan ve istek olunca insan kendini hem fiziksel hem ruhsal olarak değiştirip, geliştirebiliyor.

    başka ülkelerden örnek vermek gerekirse hindistan'da bir bollywood'un kadın yıldızlarına bakın bir de sokaktaki kadınlara bakın. bollywood yıldızları dünya çapında güzellikleriyle göz kamaştırırken sokaktaki kadının yüzünden acı, korku eksik olmaz. çünkü 15-16 yaşında zorla evlendirilmiştir, şiddet görmüştür, tacize uğramıştır, değil okumak için kitap tuvaleti bile zor bulmuştur.

    son olarak 1-2 ülke dışında spor ve sanatta başarılı, söz sahibi ülkelerin hepsinin refah seviyesinin yüksek olduğuna hepiniz dikkat etmişsinizdir. işsizlik, iç savaş, siyasi-ekonomik krizler, salgın hastalıklar, kıtlıklar varken sanat ve spor ilgi görmez.

    edit; ekleme.
  • takvimlere bakıyoruz 18.07.2017 ve hala dünyada ülke adı vererek milyonlarca kişiyi kategorize eden insanların neslinin tükenmediğini görüyoruz
  • türkiye insanı da ne ola ki (bkz: algı yaratmak için tespit sıçmak) türk lafını kullanmaktan kasma be birader, anadoluda yaşayan tüm ırkları kapsar o kelime, hani yeri gelmişken hatırlatayım
hesabın var mı? giriş yap